WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti'nin aynı bankadan farklı bir genel kredi sözleşmesi ile kullandığı krediler bakımından teminat teşkil eder mi ? 2-) Müvekkilin ilk genel kredi sözleşmesine verdiği kefalet Ardil Ltd. Şti. 'nin aynı bankadan başka bir genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı kredi bakımından teminat teşkil eder mi ? . Söz konusu uzman görüşünün 6. Sayfasının son paragrafında ve devamında 7. Sayfada ; "üçüncü kişi teminatlarında ticari ilişki kapsamındaki her borç ilişkisinden değil, sadece teminat işleminde doğrudan veya dolaylı olarak bağlantı kurulan ya da teminatın verilmesine vesile olan borç ilişkisinden doğan alacakların belirlenebilir olup teminat kapsamında oldukları kabul edilmelidir....

    GEREKÇE: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı tarafından, davalı ve dava dışı ... ... A.Ş. Aleyhine Ankara ... Müdürlüğü'nün 2018/10222 Esas sayılı dosyasında toplam 9.133.084,96 TL alacağın tahsili için 9.200.000,00 TL bedelli ipoteğin paraya çevrilmesi için, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır. Davacı şirkete alacağı temlik eden ... ile ...Jeneratör Sanayi ve Ticaret A.Ş. Arasında davalı ...'nun müteselsil kefaleti ile 2005 yılından 2012 yılına kadar birden çok genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeler kapsamında banka tarafından kredi kullandırıldığı ve 02/10/2014 tarihinde banka tarafından hesabın kat edilerek borçlulara Ankara .......

      Banka ve Finans Uzmanı Ahmet IŞIK tarafından hazırlanan 21/01/2020 tarihli ek raporda; Davacı Banka ile Davalı asıl borçlu arasında, 30/12/2011 tarihli çerçeve niteliğinde süresiz 610.000- TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiğini, davalının Genel kredi sözleşmesinde imzasının bulunmadığını, davacı banka lehine aile konutu üzerinde tesis edilen ipoteğin İstanbul 7.Aile Mahkemesi’nin 2014/213 E. 2015/142 K....

      Davacı, mirasbırakana ait banka teminat mektuplarının terekeye iade edilmesi gerektiğini; mirasbırakana ait mevduata eksik faiz uygulandığını; mirasbırakanın borcu nedeni ile taşınmaz satışının usulsüz olduğunu belirterek mirasbırakana ait mevduata uygulanan eksik faizi, banka teminat mektuplarından kaynaklanan alacağı ve satılan taşınmazın bedelini talep etmiştir. Her ne kadar davacı, terekeye ilişkin tasfiye yetkisinin kendilerinde olduğunu belirterek davalı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibinin usulsüz olduğunu iddia etmiş ve bu nedenle takip kapsamında satılan 154 ada 14 parsel ... taşınmazın satış bedelinin terekeye iadesini istemiş ise de; 1. Söz konusu takip, murisin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcuna ilişkindir. 2. Takip kapsamında satılan 154 ada 14 parsel ise murisin borcu için ipotek veren, dava dışı ... Özerdem'e aittir....

        Derece 560.000,00 TL sına kadar " şeklindeki kayıt uyarınca söz konusu ipoteğin, davacının kullandığı ve kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiği ve zorunlu ipotek olmadığı anlaşılmaktadır. Türkiye İş Bankasına yazılan yazıya verilen 26/12/2019 tarihli cevap ile taşınmaz kaydındaki ipoteğin ve banka alacağının devam ettiği, ipoteğin T1 bankaya olan tüm borçlarının teminatını teşkil ettiği bildirilmiş, mahkeme dosyasına İzmir 8. İcra Mahkemesinin 2019/705 Esas sayılı dosyasından alınan 13/05/2020 tarihli Türkiye İş Bankası cevabı sunulmuştur. Bu cevabın incelenmesinde davacı T1 maliki olduğu dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak banka lehine tesis edilen ipoteğe ilişkin olarak T1 ile banka arasında konut kredi sözleşmesi imzalandığı, T1 şahsi kredileri için banka ile imzaladığı genel kredi sözleşmesi bulunmadığı, diğer taraftan Süper Selva Mermer ve Mermer Malz. Motorlu Araçlar San. Tic. Ltd. Şti....

        Kredi Genel Sözleşmesinden doğan alacağının tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen icra takibinde taşınmazın satıldığı halde borcun tamamının karşılanmadığını, bakiye alacak için alınan rehin açığı belgesiyle icra takibine girişildiğini, takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın italine, takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı..... vekili ve davalı ... davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, 4077 sayılı kanunda bu kanunun mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin tarafından birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemin kapsayacağı ve bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara Tüketici Mahkemelerince bakılacağı belirtildiğinden, mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanmaktadır....

          Şti'nin asaleten ve kefaleten doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatını teşkil etmek üzere dava konusu taşınmazlar üzerinde ipotek tesis edildiği, banka lehine imzalanan kefaletlerin ipotek kapsamında olduğunun davacının da kabulünde olduğu, her ne kadar davacı, ileride imzalanacak kefaletlerden doğacak borçların ipotek kapsamına alınmadığını iddia etmiş ise de davaya konu ipotek senetlerinde banka lehine imzaladığı kefaletinden kaynaklanan alacakların ipotek kapsamında olduğu, kefalet borcunun da ipoteğin teminatı altında olduğu, henüz davalı banka alacağının tahsili işleminin ortadan kalkmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesinin teminatını teşkil etmek üzere verilen ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın çözümünde ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesi tartışma konusu yapılacağından 6102 sayılı TTK'nun 4/1-a maddesi uyarınca görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir....

            Somut olaya bakıldığında davalı taraf kredi asıl borçlusu olmadığı gibi, ipotek veren de değildir. Bu durum karşısında davacı banka kredi sözleşmesinde kefil bulunan davalı aleyhine tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla ipotek tutarını aşan miktar için takip yapabilir. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir...” gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, banka kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

              Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının davacı ile dava dışı kişi arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine müteselsil kefil olduğu, bu sözleşme nedeniyle dava dışı kişiye karşı açılan kredili mevduat hesabından kaynaklanan borçtan kefil sıfatıyla sorumlu olabileceği, dava dışı kişinin imzaladığı bankacılık hizmetleri sözleşmesi gereğince verilen kredi kartının borcundan sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzalamadığından sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesinden ve kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar konusunda 5464 sayılı yasanın uygulanması gerekmekte olup, söz konusu uyuşmazlıkta 5464 sayılı yasanın 44/2. maddesi uyarınca alacak miktarı dikkate alındığında davaya bakma görevi ....asliye hukuk mahkemesindedir....

                şart niteliğinde olduğuna hükmedilip, davanın kabulüne karar verildiğini ancak söz konusu ipoteğin açılmış ve açılacak her türlü tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklanan borçları temin ettiğini, bu nedenle bireysel kredi sözleşmeleri kapsamındaki borçlar devam ederken ipoteğin fekki yoluna gidilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yapılan ödemelerin borcu karşılamadığını, kaldı ki bilirkişi kök raporunda da; Yılmaz Kıvrıç adına, Denizbank lehine tesis edilen dava konusu ipoteğin, Yılmaz Kıvrıç’ın sadece konut kredisi için değil, tüm banka borçları için tesis edilmiş olması ve Yılmaz Kıvrıç’ın yasal takibe devredilmiş tüketici kredisi, kmh ve kredi kartı borçları bulunması sebebiyle bahse konu ipoteğin fekki için gerekli koşulların tamamlanmadığı yönünde kanaat belirtildiğini, müvekkili bankanın ipoteği fek edeceğine ilişkin bir taahhüdü bulunmadığını, ipoteğin kapsama aldığı borç devam ettiğine göre ipoteğin fek edilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine...

                UYAP Entegrasyonu