Genel Müdürlüğünün 31/01/2022 tarihli cevabi yazısı ile; dava konusu genel kredi sözleşmesi, hesap ekstresi, kredi bilgileri, cari hesap kredi sözleşmesi, ödeme planlarının gönderildiği görülmüştür. ... A.Ş. Genel Müdürlüğünün 22/08/2022 tarihli cevabi yazısı ile; dava konusu genel kredi sözleşmesi, Ticari kartlar sözleşmesi ve ödeme planının gönderildiği görülmüştür. Bankacı Bilirkişi ... mahkememize sunmuş olduğu 03/02/2023 tarihli raporunda özetle; Davacı ... ile davalı bankanın ... Şubesi arasında 18.05.2015 tarihinde Genel Kredi Sözleşmesi ve 120.000,00 TL limitli Cari Hesap Sözleşmesi imzalandığı, daha sonra davacının ... Şubesinde Ticari Kart Sözleşmesi ve 100.000,00 TL limitli ek Cari Hesap Sözleşmesini imza ettiği, davacıya ... Şubesinden 31.000,00 TL Traktör Kredisi, ......
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı ...’ın müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu 01/10/2012, 15/07/2013, 09/01/2015 ve 13/01/2015 tarihli genel kredi sözleşmeleri nedeniyle asıl borçlu şirketin teminat mektubu kapsamındaki kredi borcundan dolayı müteselsil kefil olarak sorumlu olup olmadığı noktasında çıkmaktadır. Taraflar arasında Genel Kredi Sözleşmesinden davacı banka ile davadışı asıl borçlu ... Ltd. Şti. arasında 01/10/2012 ve 15/07/2013 tarihinde genel kredi sözleşmelerinin imzalandığı, söz konusu sözleşmeleri davacı ...’ın müşterek borçlu/müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, ayrıca davadışı asıl borçlu ... Ltd. Şti. lehine davalı bankaca dava dışı ... A.Ş. için 250.000,00TL bedelli teminat mektubunun 16/10/2015 tarihi saat 17.30 ‘a kadar geçerli olmak üzere verildiği, kefalet miktarını imzaladığı, gözetilerek TBK m. 583 vd....
Sayılı dosyaları ile davacı T1 hakkında icra takibi başlatıldığı, takipten sonra davacı tarafından menfi tespit davası açıldığı, gerek dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları gerek davalı Bankanın icra takibine dayanak oluşturan kredi sözleşmeleri ile davacının sorumlu olduğunu iddia ettiği genel kredi sözleşmesi, ödeme hesap ekstreleri, ödeme planlarının, ödenmiş ve ödenmesi gereken taksitleri gösteren belgelerin, ödenmeyen kredilere ilişkin keşide edilmiş ihtarnameleri, ihtarname ve ödeme emirlerinin tebliğ şerhinin bulunduğu belgelerin ve icra dosyalarının incelenmesi neticesinde; davacının davalı banka ile dava dışı Behçet Kara hesabına açılmış olan 31/01/2012 tarihli K1000561244 no'lu genel kredi sözleşmesinde toplam 30.000,00 TL tutarlık kısmına müştereken ve müteselsilen kefil sıfatıyla imza atmak suretiyle taraf olduğu, kefilin yalnızca imzaladığı genel kredi sözleşmesinde ödemesi yapılmamış kredilerden sorumlu tutulacağı, her ne kadar genel kredi sözleşmesinde bu yönde (doğmuş...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf aşamasında alınan raporda davalı bankanın dava tarihi itibarıyla toplam 300.234,02 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş ise de dava dışı asıl borçluya kullandırılan kredinin hangi sözleşmeye istinaden kullandırıldığının tespit edilemediği belirtildiği, davalının dava tarihi itibarıyla davacının kefalet imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı olduğunu usulüne uygun delillerle ispatlamakla yükümlü olduğu, istinaf aşamasında alınan bilirkişi raporu ile davalı bankanın dava tarihi itibarıyla var olan alacağının hangi sözleşmeden kaynaklandığının tespit edilemediği, bu durumda mahkemece davalının, davacının kefalet imzasının bulunduğu 24.10.2011 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan bir alacağı bulunduğunu usulüne uygun delillerle ispatlayamadığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında...
Anılan rapor ile davacı bankanın Mamak şubesinin rotatif krediye uyguladığı faizi 29/08/2018 tarihinden itibaren %23,57, 24/09/2018 tarihinden itibaren %32 olarak bildirdiğini, bu durumda uygulanması gereken temerrüt faiz oranının bildirilen oranın %30 ilavesi ile %41,60 olarak tespit edildiği, kredi kartı temerrüt faiz oranının takip tarihinde %33 olduğu, davacı bankanın ticari kredi genel faiz oranını fiilen uygulamadığı, ancak temerrüt faiz oranını tespit için kullandığı, sözleşmede temerrüt faiz oranının yazılı olmadığı, takip talebinde masrafların istenip istenmediğinin anlaşılmadığı, hesap kat ihtarında masraf kalemi yer aldığından yapılan hesaplamaya masrafların dahil edildiği, taleple bağlı kalınarak davacının takip tarihi itibarıyla 1.588.012,94 TL asıl alacak, 42.355,00 TL işlemiş faiz, 2.117,75 TL BSMV, 3.252,62 TL masraf olmak üzere toplam 1.635.738,31 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir....
- KARAR - Davacı vekili, davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağına yönelik başlattığı ilamsız takibe davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmedeki imzanın davalıya ait olmadığını, kredinin davalıya ödendiğinin ispatının gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen ... raporu ile bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, sözleşmedeki imzanın davalıya ait olduğu, yapılan hesaplamada takip tarihi itibariyle davalının toplam 75.756,68 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı gerekçelerini göstermek suretiyle bilirkişi raporuna itirazda bulunmuştur. Nitekim mahkemece de taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesine göre davalıya kredi verilip verilmediği denetlenmemiştir....
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında aynı tarihte imzalanan genel kredi sözleşmesi ve business kart sözleşmesine davacıların kefil oldukları, genel kredi sözleşmesinin 32. maddesi gereği her iki sözleşme arasında organik bağ bulunduğu ve genel kredi sözleşmesine istinaden business kart sözleşmesinin imzalandığı, davacıların borçtan sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 05/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak bahsi geçen genel kredi sözleşmesinde davacı(birleşen dosya davalısı) ...'in kefil olduğu kredi sözleşmesi dışındaki Genel Kredi Sözleşmeleri borçlarından dolayı da bankaya karşı kefil olarak sorumlu olacağına ilişkin açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Davacı(birleşen dosya davalısı) ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/151 Esas KARAR NO : 2022/594 DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) DAVA TARİHİ : 29/07/2021 KARAR TARİHİ : 05/07/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı hakkında davalı bankadan kullanmış olduğu kredi borcunun ödenmemesi nedeni ile icra takibi başlatıldığını ancak davalı bankanın işlemiş faizleri ana paraya ekleyerek takip başlattığını ve TBK 88 ve 120.md aykırı olarak faiz işlettiğini beyanla Antalya Genel İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasından dolayı şimdilik 500,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi heyetinin kredi sözleşmeleri ve delilleri yerinde incelemediği, dosyadaki eksik deliller üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda itirazlarına cevap verilemediğini, 10.04.2023 tarihli bilirkişi kurulu raporunun sonuç kısmında 01.12.2004 ve 06.12.2004 tarihli toplam 30.000,00 TL'lık genel kredi sözleşmesi kapsamında herhangi bir kefaletten cayma talepleri olmaması nedeniyle müteselsil kefil sıfatıyla davalı kefillerin borç tutarının tamamından sorumlu tutulmaları gerektiği ileri sürülmüşse de bu görüşe katılmadıklarını mahkemeye bildirdiklerini, banka kredisinin davalıların kefalet imzasını taşımayan 02.05.2007 tarihli kredi sözleşmesi kapsamında kullandırıldığı daha önceki yargılamalar sırasında defalarca tespit edildiği halde genel kredi sözleşmesinin 2 nci maddesinin davalılar aleyhinde yorumlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kredi borcunun bankaya ödenip ödenmediği hususunda herhangi...