kaldığını, kalan gecikme cezası tutarının ödenmesinin davalı firmadan istendiğini, davalı firmanın sunduğu 160.000,00 TL tutarındaki yeni bir kesin teminat mektubunun 104.609,90 TL'lik kısmının garanti teminat mektubu olarak, kalan kısmının ise kesilmiş (45.677,34TL) ve ileride doğacak cezaların tahsili için kullanılmasını talep ettiğini, müvekkili tarafından da kabul yönünde işlem tesis edildiğini, sözleşmenin garanti sürecinde firmaya bildirilen bir kısım sorunların çözümlenmemesi üzerine 132.504,67 TL tutarında gecikme cezasının uygulandığı ve bu tutarın ödenmesi hususunun bildiriminin yapıldığını, gecikme cezası bedelinin ödenmemesi üzerine gecikme cezası bedeli firmanın müvekkili nezdinde 160.000,00 TL'lik mektuptan kalan 114.332,66 TL tutarındaki teminat mektubu bedelinden tahsil edildiğini ancak geri kalan 18.182,01 TL'lik tutarın ise yatırılmadığını, gecikme cezalarının tahsilinde kullanılan 104.609,90 TL'lik davalının garanti sürecinde müvekkili Başkanlıkta bulundurmakla yükümlü...
kaldığını, kalan gecikme cezası tutarının ödenmesinin davalı firmadan istendiğini, davalı firmanın sunduğu 160.000,00 TL tutarındaki yeni bir kesin teminat mektubunun 104.609,90 TL'lik kısmının garanti teminat mektubu olarak, kalan kısmının ise kesilmiş (45.677,34TL) ve ileride doğacak cezaların tahsili için kullanılmasını talep ettiğini, müvekkili tarafından da kabul yönünde işlem tesis edildiğini, sözleşmenin garanti sürecinde firmaya bildirilen bir kısım sorunların çözümlenmemesi üzerine 132.504,67 TL tutarında gecikme cezasının uygulandığı ve bu tutarın ödenmesi hususunun bildiriminin yapıldığını, gecikme cezası bedelinin ödenmemesi üzerine gecikme cezası bedeli firmanın müvekkili nezdinde 160.000,00 TL'lik mektuptan kalan 114.332,66 TL tutarındaki teminat mektubu bedelinden tahsil edildiğini ancak geri kalan 18.182,01 TL'lik tutarın ise yatırılmadığını, gecikme cezalarının tahsilinde kullanılan 104.609,90 TL'lik davalının garanti sürecinde müvekkili Başkanlıkta bulundurmakla yükümlü...
Temyiz istemine konu kararın, ödeme emirlerinin, 2004 yılının Ocak ilâ Aralık ve 2005 yılının Ocak, Şubat dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2004 yılına ait kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2004 yılına ait özel usulsüzlük cezası, 2004 yılının Ocak-Mart dönemine ait gecikme zammı, 2004 yılının Ocak-Mart, Nisan-Haziran, Temmuz-Eylül dönemlerine ait aslı aranmayan geçici vergiler üzerinden kesilen vergi ziyaı cezaları ile hesaplanan gecikme faizlerine ilişkin kısmı yönünden davanın reddine dair hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen temyiz isteminin incelenmesi: Vergi Mahkemesi kararının anılan hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle hukuka uygun bulunmuştur....
Maddesinde düzenlenen aylık %4 gecikme cezasının tenkis edilerek %1 olarak belirlenmesini, Mahkememiz aksi kanaatte olması halinde, ... adi ortaklık hisse devri sözleşmesinin 6. Maddesinde düzenlenen aylık %4 gecikme cezasının mahkemenizin uygun göreceği nispette tenkisine sözleşmeden doğan borcun tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde kelime oyunları yaparak, sözleşmenin 6.3 maddesinde yer alan aylık %4 gecikme cezasını, cezai şart olarak belirttiğini ancak daha sonraki ifadelerinde ise, %4 gecikme cezası olarak kullanmaya başladığını, sözleşmenin 6.3 maddesinde yer alan aylık %4 gecikme cezası, ...'...
bedeli de isteyip isteyemeyeceğinin (bunun iki defa gecikme cezası tahsili anlamına gelip gelmeyeceğinin) ya da davacının kendisinin tahsil ettiği cezai şart tutarı ile arsa sahibine ödediği gecikme cezası arasındaki farkı isteyip isteyemeyeceğinin takdirinni Sayın Mahkemenize ait olduğu; Şayet Mahkemenizce davacının kendi tahsil ettiği gecikme cezası ile arsa sahiplerine ödediği ceza arasındaki farkı munzam zarar adı altında talep edebileceği kabul edilirse bu durumda gecikme süresine göre iki ihtimalli olarak; Gecikme Süresinin 152 Gün Olarak Kabulü Halinde Munzam Zarar (228.000,00 TL —424.000,00 TL) 196.000,00 TL olarak hesaplandığı; Gecikme Süresinin 761 Gün Olarak Kabulü Halinde (1.141.500,00 TL — 424.000,00) 717.500,00TL fazla ceza alacağı hesaplandığından bu ihtimalde davacının gecikme cezasından kaynaklı munzam zarar alacağının olmadığı yönünde kanaatini bildirmiştir....
tarafından düzenlenen 01/04/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre "CD’ de yer alan Geçiş ihlalleri görüntüleri ile eşleşen İhlalli Geçiş Listesi ve Sitem Dökümü (Provizyon Sorgularını İçeren Tablo)’ne göre geçiş görüntüleri olmayan ihlalli geçişlerde dahil olmak üzere davacının 22.11.2016-29.07.2017 tarihleri arası Ödenmemiş Geçiş ücretlerinden dolayı davalıdan 1.794,15 TL Geçiş Ücreti ve bu geçiş ücretleri ile ilgili hesaplanmış 7.176,60 TL Gecikme Cezası olmak üzere toplam 8.970,75 TL alacağı olduğu, davacının kanun değişikliği ile Gecikme Ce3zalarını 10 katından 4 katına indirilmiş hali ile İcra takip talebi olan asıl alacak tutarının 8.870,95 TL olduğu, hesaplanan asıl alacağın 8.970,75 TL olduğu taleple bağlılık gereği 8.870,95 TL üzerinden işlemiş faiz ve KDV hesaplanması gerektiği, davacının kanun değişikliği sebebi ile 10 katı olan Gecikme Cezasını 4 katına indirmesi ile icra takip talebinin İhlalli Geçiş Ücretlerinin + Gecikme cezası dört kat arttırılmış halinin toplam 8.870,95...
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda “davanın kısmen kabulüne ve 1.688,016 TL gecikme cezasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 22.05.2012 tarihinde yanan iki nolu termal kamerada oluşan arızanın davalı şirket tarafından giderilmesine” karar verilmiş, davacı idarenin 15.01.2015 tarihli tavzih talebi üzerine mahkemenin 16.01.2015 tarih ve 2014/334 karar sayılı tavzih kararı ile “Her ne kadar Mahkememizin 30.10.2014 tarih,2013/57 Esas,2 014/334 Karar sayılı dava dosyasının hüküm kısmında 1.688,016 TL gecikme cezasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine şeklinde hüküm kurulmuş ise de; bu hatanın sehven yapıldığı ve mahkememizce maddi hata olarak değerlendirildiği, söz konusu maddi hatanın 6100 sayılı HMK'nın 304. maddesi uyarınca hükmün 1.688.016,00 TL gecikme cezasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine şeklinde düzeltilmesine ve bu düzeltme kararının mahkememizce verilen önceki karara eklenmesine” şeklinde karar verilmiştir....
Bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğu anlaşılırsa, eksik bildirilen işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarı, 89 uncu madde gereği hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte bir ay içinde ödenmek üzere işverene tebliğ edilir. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödendiği veya ödeneceğinin işveren tarafından yazılı olarak taahhüt edilmesi halinde borç kesinleşir. Kuruma verilecek taahhütnamede üstlenilen ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, işveren hakkında 88 inci ve 89 uncu maddeler uyarınca işlem yapılır. Tebliğ edilen prim ve gecikme cezası ve gecikme zammının ödenmemesi, taahhütname verilmemesi veya Kurumca işyerinin denetlenmesine gerek görülmesi durumunda Kurumca inceleme yapılır....
Ancak bu durumda söz konusu edilen gecikme zammı, 6183 sayılı Yasadaki özel düzenlemeden kaynaklandığı için, gecikme zammı tatbikinin adlî para cezasına ilişkin mahkeme ilâmında ayrıca karar altına alınmasına ve açıklanmasına gerek yoktur. Sonuç olarak; suç önceki bir tarihte işlenmiş olsa dahi, 647 sayılı Yasanın yürürlükten kalktığı 01.06.2005 tarihinden sonra, ödenmeyen adlî para cezası bakımından anılan Yasanın 5/5. maddesine dayanılarak gecikme zammı uygulanmasına karar verilemeyecektir. Bu tarihten önce verilen hükümlerin yasa yolu denetimi nedeniyle bu tarihten sonra incelenmesi evresinde de, gecikme zammı uygulanmasına ilişkin bölümün Yargıtay’ca 1412 sayılı CYUY’nın 322. maddesiyle tanınan yetki kullanılarak hüküm fıkrasından çıkartılması gerekecektir....
/6-2006/6.’ıncı aylar damga vergisi ve gecikme zammı; 2006/10890, 2006/10816 sayılı takip dosyalarından 2005/7-2006/1.’inci aylar idari para cezası ve gecikme zammı alacakları için ödeme emri tebliğ edilmiştir....