Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar, Dairemizce; ''Davacılar farklı parsellerin malikleri olup, aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı halde mahkemece bu hususta infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulduğu, tesis edilen geçit hakkının 122 ada 46 parseli ortadan ikiye bölecek şekilde olduğu nedeniyle isabetli olmadığı'' gerekçeleriyle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak 18.09.2012 tarihli fen bilirkişisi rapor ve krokisine atıf yapılarak 122 ada 46 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit kurulduğu görülmüştür. Hükmü, davalı hazine vekili temyiz etmiştir. Geçit davalarında yararına geçit kurulacak taşınmazların genel yola ulaşımını sağlayabilmek için en kısa ve ekonomik yerden geçit kurulması gerekir....

    Geçit yeri olarak belirlenen bu bölüme ait davalıların 1314 ve 1313 parseller tapu kaydında niteliği "zeytinlik" olarak yazılıdır. O yüzden saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenecek bedel sadece zemin bedeli değil, geçit yerinde kalan zeytin ağaçları varsa bunlarda kesileceğinden zeytin ağaçlarının bedelleri toplanarak bulunur. Yargılama aşamasında davalılar belirlenen geçit yerinde bazı zeytin ağaçları olduğunu ileri sürerek bunlara ait ağaç bedellerinin de depo ettirilmesi için rapora itiraz etmişler, ancak mahkemece bu itirazlar üzerinde durulmamıştır. Bu bakımdan 29.02.2005 günlü raporu düzenleyen ziraat mühendisinden ek rapor alınarak veya gerek görülürse yeniden keşif yapılarak 1314 ve 1313 parsellerin geçit kısmında zeytin ağaçları olup olmadığı belirlenmeli, bulunduğu sonucuna varılırsa ağaç bedelleri hesaplattırılarak bu bedelde davalılara ödenmek üzere depo ettirilmelidir....

      in diğer temyiz itirazlarının reddine, (2). bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 2.bendinin 2.satırındaki "yerin tapu kaydının iptali ile" sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, üçüncü satırda yer ... geçit hakkı kurulmasına sözcüğünden sonra gelmek üzere "geçit hakkının Tapu Siciline kaydına" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.04.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        in payına düşen miktarın ek bilirkişi raporuna aykırı olacak şekilde eksik yazılması ayrıca geçit hakkının TMK'nın 748/3 maddesi uyarınca tapunun beyanlar hanesine şerhine karar verilmemesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 28.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacıya ait 784 parsel sayılı taşınmaz lehine, davalı 786 ve 787 sayılı parsellerden 3 metre genişliğinde ekli krokide "A" ile sarı renkte gösterilen 21,85 m2 ve "G" ile sarı renkte gösterilen 13,30 m2 alanında geçit hakkı için TMK'nın 747. maddesi uyarınca (zorunlu geçit) irtifak hakkı tesisine, depo edilen 1408,88 TL'nin dahili davalılara ödenmesine, ...'a 1078,58 TL, davalı ...'a 330,30 TL olarak ödenmesine, masrafların davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmü, dahili davalı 786 sayılı parsel maliki ... temyiz etmiştir. TMK'nın 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

            Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2.maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, geçit hakkı tesisi istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır....

            Yrg. 14.H.D. 2016/8926 Es. 2017/1585 Karar) ** Zorunlu geçit hakkının hukuki niteliği gereği leh ve aleyhine geçit tesisi istenen taşınmazların tapu siciline kayıtlı olmaları gerekir. 11.02.1959 tarihli ve 1958/14 Esas, 1959/13 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında zorunlu geçit hakkının ancak tapuda kayıtlı taşınmazlar hakkında söz konusu olabileceği, tapu siciline kayıtlı olmayan yerler için böyle bir zorunluluk doğduğunda ise tapuya tescil gerekliliği yerine getirildikten sonra ihtiyaç sahibi kişinin talepte bulunmasının mümkün olduğu öngörülmüştür. (Bknz. Yrg. 14.H.D. 2016/17021 Es. 2020/5628 Karar) Bu açıklamalardan sonra tekrar somut olaya gelince; davacının maliki olduğu 172 ada 19 parsel sayılı taşınmaz lehine üzerinden geçit hakkı kurulan 172 ada 25 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kayıt örneği incelendiğinde, 9.720 m² yüzölçümündeki taşınmazın “Çalılık” niteliğiyle T3 adına kayıtlı olduğu görülmektedir....

            Davalı Maliye Hazinesi cevap dilekçesinde özetle; TMK.nun geçit hakkını düzenleyen ilgili maddelerine göre, zorunlu geçit hakkının varlığı için gerekli ilk genel koşul, yararına geçit yeri istenen taşınmaz ile üzerine geçit hakkı kurulacak taşınmazların tamamının özel mülkiyete konu ve tapuya kayıtlı arazi olması gerektiğini, Yargıtayın ve Hukuk Genel Kurulunun yerleşmiş içtihatlarında ve de öğretide, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden, orman, mera, fundalık, taşlık, çalılık, köy orta malları, köy meydanları, harman yerleri gibi özel mülkiyete konu olamayacak yerler üzerinde geçit hakkı kurulamayacağının açıkça belirtildiğini, bu hususlar göz önünde bulundurulması gerektiğini, bunun yanı sıra; T.M.K. nun 747. maddesine göre, geçit hakkının, komşu taşınmazlara en az zarar verecek şekilde ve mümkün olan en kısa mesafede kullanım yeri belirlenerek kurulması gerekmekte olduğunu, geçit yerinin tarafların yarar ve zarar dengesi, fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesine göre belirlenmesi...

            UYAP Entegrasyonu