"İçtihat Metni" KARAR Dava, taraflar arasındaki boşanma protokolünden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Başkanlar Kurulunun 1.2.2007 günlü ve 1 sayılı kararı ile bu tür davalara ilişkin hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.2.2007 tarihinden itibaren Yargıtay 6.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, 14.06.2004 tarihinde düzenlenen gayimenkul satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazın dava dışı kooperatife olan borçlarından davalının sorumlu olduğu iddiasıyla açılan alacak davasıdır. Mahkemece; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden doğan hakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davalı ile davacı ... ... arasında imzalanan 14.06.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile kazanılan hakların 14.06.2009 tarihine kadar geçerli olacağı, bu nedenle davaya konu 19.11.2012 tarihinde düzenlenen kooperatif borçlarından dolayı düzenlenen senetler nedeniyle yapılan ödemelere ilişkin olarak davacıların taleplerinin zamanaşımına uğradığı gerekçe gösterikmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirmek gerekir ki; satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemlerinde uygulanacak zamanaşımı süresi 6098 sayılı T.B.K....
imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin hukuken geçerli olmadığının kesinleştiğini, geçersiz sözleşme uyarınca davalının satış bedeli olarak aldığı parayı iade etmesi gerektiğini ileri sürerek sözleşmedeki satış bedelinin dava tarihideki değeri belirlenerek fazla hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000 TL alacağının faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
Nitekim, davacı taraf, ödemelerin dayanağının gayrimenkul devri olduğunu, davalı ise hisse devri nedeniyle ödemelerin yapıldığını belirtmiştir. Gayrimenkul satış sözleşmesinin tapuda resmi senetle, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ise noterden düzenleme şeklinde akdedilmesi gerekmekte olup, bu şekil sözleşmelerin geçerlilik koşuludur, başka bir deyişle, noterden düzenleme şeklinde yapılmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ya da tapuda, tapu memuru huzurunda yapılmayan gayrimenkul devir sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Davacı tarafından ibraz edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yahut adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi olmamakla birlikte banka havalesiyle gönderilen ödemelere ilişkin dekontlarda, açıkça, ödemelerin gayrimenkul devri avans ödemesi olduğu belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, boşanma protokolünden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliği’nde 04.05.2012 tarih ve 15064 yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yapıldığı, aynı gün bu sözleşmeye ek olarak belirttikleri bir sözleşme daha imzaladıkları, ek sözleşmede “...’ın ...’a vermiş olduğu 120 000 TL yüz yirmi bin Türk lirası nakit paranın teminatına karşılık olarak bu satış yapılmıştır. ... tarafından feshedilmesi halinde ... almış olduğu 120 000 TL eksiksiz olarak iade edecek, ...’da almış olduğu tapuyu ...'a iade edecektir.” ifadelerinin yer aldığı, davalı tarafından da yapılan satışın gerçek bir satış olmadığının iddia edildiği, tüm bu hususlar gözönüne alındığında dava konusu edilen satış işleminin gerçek bir satış olmadığı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin teminatı olarak yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece anılan hususlar gözetilmeden gerçek satış gibi değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
nin ise davacı ile imzaladığı Gayrimenkul Görme ve Hizmet Bedeli Yetki Belgesinde ve Taşınmaz Satın Alma/Kiralama Teklif Formunda, taşınmazı 1 yıl(teklif formunda 2 yıl) içinde şahsı adına alması halinde taşınmazın yazılı satış bedelinin %3+KDV (teklif formunda %2+KDV) sine isabet eden bedeli davacıya hizmet bedeli olarak ödemeyi, kabul ve taahhüt ettiği, yalnızca 14 gün sonra da taşınmazı tapuda satın ve devir aldığı anlaşılmıştır. Bu halde, bu davalı, taşınmazın satın alma tarihi itibariyle bedelinin %2'si oranında talep edilen alacaktan sorumludur. Her ne kadar tapuda satış bedeli 2.300.000,00 TL olarak gösterilmiş ise de bizzat davalı yanlar tarafından dosyaya ibraz olunan 17.02.2019 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinde taşınmazın 3.800.000,00 TL bedelle satışının gerçekleştirildiği kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; boşanma protokolünden kaynaklanan (taşınmaz ve araç) alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 20.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, tapulu taşınmazların haricen satışları geçersiz olduğundan, harici satış bedeli üzerinden davalı yararına hapis hakkı tanınarak, kayda dayalı elatmanın önlenmesi davasının kabulü gerekmekte ise de, dava konusu olayda, davacı, davalıdan adi yazılı şekilde yapılmış olan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden almış olduğu 71.500,00 TL'yi iade etmeden veya iade amacıyla uygun bir yere depo etmeden ecrimisil ve tahliye talep ettiğini, davalı, taşınmazı davacı ile yaptığı bir sözleşme ile davacıdan teslim alıp buna ilişkin bir bedel ödediği, bu bedeli kabul etmiş olan davacının, bedeli elinde tutarken, taşınmazın haksız işgali nedeniyle ecrimisil talep ettiğini, davalının ecrimisil ile sorumlu tutulabilmesi için zilyetliğinin kötü niyetli olması gerektiğini, ancak dava konusu olayda hem sözlü anlaşma ile bedel karşılığında taşınmazı teslim edip hem de bedeli iade etmeksizin meni müdahale ve ecrimisil talep edildiğini, bu hususun TMK'nin 2. maddesinde düzenlenen dürüstlük...