Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen kaporanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istirdatı istemine ilişkindir.Temyize konu uyuşmazlık; harici gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.Kural olarak tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığı sürece geçersizdir. (TMK'nın 706, BK'nın 213, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60.maddesi) Geçersiz olduğu için de taraflarına hak ve borç doğurmaz. Ancak taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Zira; haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür.Cezai şart; asıl borca ilişkin fer'i bir hak olup, geçersiz sözleşmelerde yer alan cezai şartlar da geçersizdir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2021 NUMARASI : 2019/304 E - 2021/120 K DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki 26.11.2018 tarihli İş Modem Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin önce davacı tarafından tek taraflı imza edildiği daha sonra davalı firma yetkililerince imza ve onay işlemleri yapılarak kargo ile davacıya gönderildiği, kargonun davacı firma yetkilisi tarafından 12.12.2018’de teslim alındığı, 14.12.2018’de yasal süre içinde sözleşmeden tazminatsız cayma hakkının kullanılacağının davalıya bildirildiği ve buna rağmen kaparo olarak verilen 50.000,00 TL’nin iade edilmediği, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi’nin noter huzurunda iki tarafça imzalanmak sureti ile geçerlilik kazanan bir sözleşme olduğu, söz...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 23.01.2022 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesinin gayrimenkul (taşınmaz) satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olmadığını, gayrimenkul (taşınmaz) satış vaadi sözleşmesinin bir taşınmazın sözleşmede kararlaştırılan koşullarla ilerideki bir zaman diliminde devrini amaçlayan ve iki tarafa da borç yükleyen sözleşmelerden olduğunu, bir diğer deyişle, ileride tapu memuru önünde resmi bir şekilde yapılması gereken taşınmaz satım sözleşmesi yapılmasının taahhüt edilmesi olduğunu, taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan bütün sözleşmelerin geçerliliğinin resmi şekilde yapılmasına bağlı olduğunu, resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış sözleşmelerinin geçersiz olup taraflar arasında hiçbir bağlayıcılıklarının olmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir....
ne) hizmet bedeli olarak ödemeyi kabul ve taahhüt ediyorum." hususları kabul edilerek taraflarca imza altına alındığını, davalı ve dava dışı malik tarafndan harici olarak satış ve devir yapılmak suretiyle, davalı tarafça sırf gayrimenkul aracılık hizmet bedelini ifadan kaçınmak için müvekkili şirketi saf dışı bıraktığını, 6098 Sayılı Borçlar Kanunu 520 vd. maddeleri gereğince de yazılı olanık düzenlenmiş bir sözleşmenin varlığı karşısında, müvekkili şirket tarafından verilen hizmet karşılığında “Gayrimenkul Görme ve Hizmet Bedeli Satış Sözleşmesi”nde yer alan 1.200.000.-TL. satış betlelinin %3 KDV'sine bak kazandığının aşikâr olduğunu bildirerek, taraflar arasında akdedilen 09.02.2018 tarihli “Gayrimenkul Görme ve Hizmet Bedeli Sözleşmesi” kapsamında davalının sözleşmede yer verilen taahhütlerine aykırı davranması nedeniyle belirtilen cezai şart bedeline konu olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ile şimdilik 15.000,00....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın adi ortaklık protokolünden kaynaklanan alacak istemine ilişkin bulunmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 22.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2018 NUMARASI : 2018/514 2018/630 DAVA KONUSU : Alacak (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden KARAR : Taraflar arasındaki iş makinelerinin satış protokolünden kaynaklanan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi Adana 3....
HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan sağlık hizmetleri protokolünden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 23. Hukuk Dairesine gönderilmesine 20/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
DAVA KONUSU : Alacak (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın davalı tarafından istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile gayrimenkul maliki Enis Kurtoğlu'nun gayrimenkul satımı konusunda anlaştıklarını, gayrimenkul malikinin temsilcisi olduğunu söyleyen davalı ile 10/03/2015 tarihli "Cayma Akçesi Alım Belgesi" imzalandığını, en geç 25/03/2015 tarihine kadar tapuda devir konusunda anlaşıldığını, anlaşmaya göre davacının 30.000 USD'yi 17/03/2015 tarihinde davalıya nakden teslim ettiğini, ancak satışın gerçekleşmediğini, davalının kendisine verilen 30.000 doları da iade etmediğini, davaya konu imzalı belgenin gayrimenkul satış vadi sözleşmesi niteliğinde olduğunu, işbu sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi gerektiğini...
-TL.kâr mahrumiyeti tutarının davalıdan tahsiline, ariyet olarak verilen malların davacıya iadesine aynen iade olunmaz ise İİK.nun 24.maddesinin uygulanmasına, ariyet protokolünden doğan ceza-i şart talebinin ve fazlaya ait kâr mahrumiyeti talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle ariyet protokolüne karşı aykırılık ileri sürülüp kanıtlanamadığından ariyet protokolüne bağlı ceza-i şart talebinin reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 3.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
zorunda kalan müvekkiline davalı yanın yalnızca senetleri ve 15.154,48- TL’yi iade ettiğini, gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin resmi şekle tabi sözleşmelerden olduğunu, TMK.mad.706 ve Noterlik Kanunu mad.60/3’ün bu hususa ilişkin hükümler içerdiğini, taraflar arasındaki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin bu kapsamda geçersiz olduğunu, Yargıtay 13.HD!...