WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinde düzenlenen 29.12.1989 tarih 46191 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığını, 1990 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında 102 ada 195 parsel sayılı 20.560 m2 yüzölçümündeki taşınmazın Devlet Ormanı niteliği ile Hazine adına tespit edildiğini, satış vaadinde bulunan tapu maliklerinin kadastro sırasında tespite muvafakat ettiklerini, müvekkilinin tapu kaydı ve satış vaadi sözleşmesine dayanarak açtığı davanın Kadastro Mahkemesinin 1991/222 E. - 1992/149 K. sayılı ilamıyla reddedildiğini, zararın oluştuğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup şimdilik 10.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte Hazineden tahsiline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Davalı Hazine; davanın zamanaşımı süresi içinde açılmadığını, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılarak tazminat istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

    Şu hale göre, satış vaadi şerhi tarihinden sonra, satış talep tarihi itibariyle 5 yıldan fazla zaman geçtiğine ve satış vaadi lehtarı olan 3. kişi şirketin, şerh tarihinden itibaren 5 yıl içinde mahkemede tescil davası açtığına ve lehine tescil kararı verildiğine yönelik bir belge ve delil de olmadığına göre, artık bu hakkın, 3. kişilere karşı ileri sürülmesi imkanı yasal olarak ortadan kalkmıştır. Dolayısı ile taşınmaz mülkiyetinin, satış vaadi lehtarı olan 3. kişi şirket tarafından iktisabı da sözkonusu olmadığından, satış talep tarihinde takip borçlusu adına kayıtlı taşınmaz hakkında satış kararı verilmesine ve bu yönde talimat yazılmasına bir engel bulunmadığı açıktır....

      KARAR Davacı, davalının kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile müteahhit olarak yaptığı binadan bir adet daireyi önce 16.08.1999 tarihli harici satış protokolü ve akabinde de noterden 15.09.1999 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, davalının binayı tamamlayarak bağımsız bölümü teslim ettiğini ancak tapudan devrini sağlayamadığını, binanın bulunduğu yerin tapu tahsis belgeli olması nedeniyle dava dışı belediye tarafından yapılan ihale sonucunda dava dışı Murat Küçük tarafından satın alınması üzerine mevcut dairesinin elinden alınmaması için dava dışı Murat Küçük' ten düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 18.02.2005 tarihinde 10.000.00.TL bedelle tekrar satın almak zorunda kaldığını, bu durumdan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek şimdilik 10.000.00.TL' nın tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        kayden malik olup bu davalı satış vaadinde bulunmadığından ayırca davacı tarafından sözleşmedeki hakları müdahil ...ile dava dışı ....’e haricen satıldığından gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı davanın reddine, müdahil ...mülkiyet haklarını ... bıraktığını bildirdiğinden açtığı davanın ... terkine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dayanılan 20.05.1985 günlü taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi biçimine uygun düzenlenmiştir. Sözleşmenin satış vaadinde bulunan tarafı ... ...,..., ... ... ve ...’dır vaad alacaklılarının ise davacı ... ile dava dışı ... ve ...olduğu görülmektedir. Davacı hasım olarak satış vaadi sözleşmesinde satış vaadinde bulunanların tümünü göstermiştir. Gerçekten davalılardan ... ...’ın davacıya satış vaadi sözleşmesine dayalı yerine getirmesi gereken bir borcu bulunmadığından davalılardan ... ... aleyhine açılan davanın husumet noktasından reddi gerekmektedir....

          'nun babası ... ...’ya 1995 tarihinde vekalet verdiğini,bu kişi tarafından inşaatın yapıldığını,2003 yılında Türkiye’ye geldiğinde taşınmaza kaçak imalat yapıldığından dolayı ceza verildiğini öğrendiğini,Bunun üzerine dava dışı ... ...’nun işleri halledeceğini söyleyerek kendisini notere götürmek suretiyle davalı olan kızı...adına gayrimenkul satış vaadi düzenlettiğini, kendisinin okuma yazma bilmediğini bu nedenle bu satış vaadi sözleşmesinin sahteliğine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Davalı ... karşı dava dilekçesi ile satış vaadi sözleşmesi gereğince davacı adına olan tapu kaydının adına tescilini talep etmiştir....

            Satış vaadi sözleşmesi ile ana taşınmazdan pay satın alan davacının imar nedeniyle ifrazen oluşan 208 ada 1, 2, 3 ve 4 sayılı parsellerde de mülkiyet hakkı söz konusudur. Mahkemece, resmi şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesi gereğince bu parsellerden davacıya pay tesciline karar verilmesi gerekir. Ancak, bu parsellerden 208 ada 1, 2 ve 3 sayılı imar parselleri satış vaadi sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra ve dava tarihinden önce üçüncü kişilere tapudan devredilmiş ise de 208 ada 4 sayılı imar parseli tapuda halen satış vaadinde bulunan Fatma Özkurt mirasçılarından davalı ... adına kayıtlı bulunmaktadır....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenici temlikine dayalı davacılardan T2 yönünden mesken nitelikteki taşınmazla ilgili gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kapsamında tapu iptali ve tescil, davacılardan T1 yönünden dükkan nitelikli taşınmazla ilgili gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kapsamında tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisindeki mevcut satış vaadi sözleşmeleri incelendiğinde Beyoğlu 10....

              GEREKÇE: Dava, tapuya kayıtlı olmayan taşınmazlara ilişkin yapılan satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinden bahisle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, davacı aynı zamanda hile ve bedelsizlik iddiasına da dayanmıştır. Mahkemece, "... İstanbul 28. Noterliği'nin 04781 Yevmiye Numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile Bakırköy 20....

              Tapu Kanununun 26. maddesinde "Noterlik Kanununun 44 üncü maddesinin (B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri de taraflardan biri isterse gayrimenkul siciline şerh verilir. Şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerh tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından re'sen terkin olunur." düzenlemesi bulunmaktadır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaadedilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Ancak tapu siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi 5 yıl süreyle üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. Bunun için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve üçüncü kişi adına tescil işleminin tamamlanması zorunludur. Bu hak, yukarıda belirtildiği gibi tescil kararı alınıp tapuya işlenmediği sürece aynî nitelik kazanmaz....

              ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilinin yapılmasına, tapu iptali ve tescil yönündeki talepleri uygun görülmez ise davaya konu satış vaadi sözleşmesindeki bağımsız bölümün rayiç bedelinin tespit edilerek sözleşme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte, rayiç bedel belli olmadığı takdirde satış bedelinin satış vaadi sözleşmesinin düzenleme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte günümüz değerine güncellenerek ve değiştirilerek yapılan ek masrafların eklenmesi ile birlikte davalılardan müşterekn ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu