Noterliğinin 01.08.2001 tarihli 19553 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile devraldığını, akabinde Antalya/Kemer Noterliğinin 05.05.2003 tarih, 4304 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile hak ve hisselerinin tamamını müvekkiline devrettiğini, diğer davalı T3 ise; dava konusu Antalya İli, Kemer İlçesi, Beldibi Köyü, Akarmut Meşealtı Mevkiinde kâin 331 parsel numaralı gayrimenkulün mirasçısı olan Ümmügülsüm ÜNAL ve Kenan ÜNAL’ın mirasçılık hak ve hisselerinin tamamını, Antalya 1.Noterliği 13.08.2001 tarihli 20512 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile devraldığını, yine davalı T3, mirasçı Mustafa ÜNAL’ın mirasçılık hak ve hisselerinin tamamını da Antalya 1.Noterliğinin 01.08.2001 tarihli 19515 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile devraldığını, akabinde ise Antalya/Kemer Noterliğinin 18.04.2003 tarih, 3587 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile hak ve hisselerinin tamamının müvekkille devrettiğini, müvekkilinin...
Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen kaporanın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istirdatı istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; harici gayrimenkul sözleşmesi gereğince satıcıya ödenen kaporanın tapu devrinin gerçekleşmemesi halinde geri istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Kural olarak tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığı sürece geçersizdir. (TMK'nın 706, BK'nın 213, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60.maddesi) Geçersiz olduğu için de taraflarına hak ve borç doğurmaz. Ancak taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Zira; haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür. Cezai şart; asıl borca ilişkin fer'i bir hak olup, geçersiz sözleşmelerde yer alan cezai şartlar da geçersizdir. Tapuya kayıtlı olan taşınmazlar için düzenlenen adi yazılı sözleşmelere dayanarak taraflar birbirlerinden cezai şart isteyemezler....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki gayrimenkul satış vaadi senedinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı-karşı davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı–Davalı ... 23.11.2005 tarihli dava dilekçesi ile davalı ... 16.12.2003 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile sahibi bulunduğu taşınmazını davalının hile ve tehditleri sonucunda sattığını,hile ve tehdit sonucu yapılan sözleşmenin geçerli olmadığını öne sürerek geçerli olmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptalini istemiştir....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.03.2007 gün ve 386-355 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca yapılan ödemelerin kısmî ifa imkânsızlığı nedeniyle iadesi istemine ilişkin bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, arsa malikleri tarafından açılan 02.10.1992 tarihli "gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat" sözleşmesi uyarınca davalı yükleniciye tapudan devri yapılan taşınmazların sözleşmenin feshi nedeniyle iadesi istemi ile açıldığından, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 21.10.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin teminat amaçlı verildiğini,davalının kötü niyetli olarak tapu iptali davası açması sebebiyle müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğine dair noterden ihtarname gönderildiğini,zaten 6537 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun hükümleri ve Bakanlığın talimatına göre dava konusu taşınmaz hissenin 3. bir kişiye devrinin mümkün olmaması sebebiyle sözleşmenin mutlak butlanla batıl olup,başlangıcından itibaren geçersiz olduğunu, asıl amacın satış olmadığını, daha önce de teminat amaçlı satış vaadi sözleşmeleri yaptıklarını, davacının oğlu Adnan Engin'in, Ersin Sayan'dan borç aldığını, borcun güvencesi olarak satış vaadi sözleşmesi yapılmasının kararlaştırıldığını, Ersin Sayan'ın satış vaadinin davalı T3 adına yapılmasını istediğini, borcun ödenmesi için satışının taşınmazın özelliğinden dolayı üçüncü kişilere yapılmasının mümkün olmaması nedeni ile satışın 65.000,00...
Sayılı dosyasında davanın reddine karar verildiğini bu nedenle kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmesine, İstanbul 25 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/477 Esas (yeni 2018/52 E.) sayılı dosyasında davanın devam ettiğini, derdestlik nedeniyle de davanın reddini talep ettiklerini, satış vaadi sözleşmesi yapıldığı sırada taşınmazın iştirak halinde mülkiyete tabi olduğunu bu nedenle sözleşme geçersiz olduğundan haksız ve mesnetsiz olan davanın reddini yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece"....Açılan asıl ve birleşen dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Taraflar arasında Beyoğlu 9. Noterliğinin 19.12.2003 tarih ve 24361 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile İstanbul ili, Eminönü ilçesi, Kazganisadi Mah. Türkeli Cad....
Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa sahibi ve yüklenici arasında biçimine uygun düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayanan tapu iptâli ve tescil istemine ilişkin olup, yerel mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalılardan ... vekilince temyiz edilmiştir....
Nevar ki, başkasına ait taşınmazlara ilişkin olarak da gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapılabilmektedir. Bu halde, geçersiz bir satış vaadi sözleşmesi bulunmamakta, ancak vaat borçlusunun tasarruf yetkisinden yoksun oluşu nedeniyle öznel imkansızlık hali mevcut olmaktadır. Tüm bu açıklamalar sonucunda, taraflar arasındaki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin, 1038 ada 112 parseli kapsayıp kapsamadığı ile öznel bir ifa imkansızlığı halinin bulunup bulunmadığı, davanın terditli olarak açılması nedeniyle ve taşınmazın 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesi kapsamında bulunan taşınmazlardan olması nedeniyle davacıya iadesinin mümkün olmadığı nazara alınarak, aynı kanunun 7/4 maddesi gözetilerek 7/1-a maddesi uyarınca, .......... tarafından önceki kayıt maliki olan davalı gerçek kişiye iade edilip edilmeyeceğinin belirli olmasından sonra değerlendirilecektir....
ya 15.11.2006 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satılıp zilyetliğininde devir edildiğini, annesi Münire vekilinin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesini düzenlendiği tarihte taşınmazın elbirliği mülkiyete konu olduğundan, diğer hissedarın muafakatı olmadan yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu gibi,....'in hissesi 1/4 olup 1/2 hisse sahibi olmadığını belirterek, 8.7.2004 ve 25.4.2001 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin iptaline ve davalıların müdahalesinin menine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davaya bakmanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içinde kaldığını, davacı ...'nın kişisel hakka sahip olup, dava açma hakkı bulunmadığını yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin geçerli olduğunu savunarak, davanın reddini dilemişlerdir....