WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliğinde 20.05.2009 tarihinde düzenlenen gayrimenkul satış vaadi ve daire karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafları arasındaki tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 04.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Dosyada her ne kadar 05.03.2002 ödeme günlü, alacaklısı davacı, borçlusu davalı ... ve kefili diğer davalı ... olan adi senet mevcutsa da, bu senedin 05.03.2002 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin teminatı amaçlı düzenlendiği anlaşılmaktadır. 05.03.2002 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi incelendiğinde ise, satış bedeli her ne kadar 20.000USD görünmekte ise de davacı tarafından devlete olan 10.000USD borcun üstlenildiği ve davalı ...'ya yalnızca 10.000USD ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Dosyaya kazandırılan Düzce Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'nün 14.06.2013 tarihli cevabi yazısında, davaya konu konut ile ilgili devlete henüz bir ödeme yapılmamış olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, davacı, ödediği bedelin iadesini istediğine göre davalıya ödediği bedelin 10.000USD olduğu kabul edilerek, sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, aksi düşüncelerle ve yazılı gerekçeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

      Davalılardan Mehmet, noterde düzenlenen bu sözleşmesinin gereğini 10.08.1994 gün ve 20881 nolu tanzim ve tasdikli taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin yerine getirilmesi halinde yapabileceğini belirtmiştir. Malatya 1. Noterliğinin 20881 yevmiye sayılı 10.08.1994 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince bu sözleşmede vaad borçlusu ... sözleşme konusu 33 parsel 4 nolu bağımsız bölümü davalı ...'e satmış, davalı ...'te 4 nolu bağımsız bölümü 09.12.2013 tarihinde ...'e satmıştır. Yani vaad borçlusu Ahmet sözleşmenin şartını yerine getirmiştir. Malatya Noterliği'nin 39 yevmiye sayılı 24.02.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi incelendiğinde, ..., ...ve ...'tan aldığı vekaletname ile yetkili vekil ... murisleri Kemal Karadeniz'den Malatya ili, Kale ilçesi hudutları dahilinde bulunan taşınmazlardaki miras hak ve hisselerini ...'a devir ve temlik ettikleri görülmüştür....

        Somut olayda; taşınmaz üzerinde davacılardan T1 lehine 05/07/2018 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin şerh edildiği, T2 lehine 12/07/2018 tarihinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin şerh edildiği, şerhten sonra icra dosyasında 31/05/2019 tarihinde haciz şerhi işlendiği ve taşınmazın haciz şerhinden sonra T1 adına 08/11/2019 tarihinde, T2 adına 08/11/2019 tarihinde bir kısım hisselerinin üzerlerine tescil edildiği anlaşılmış olup, haciz tarihinden önce gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edildiği, haczin sonra konulduğu, hacizden sonra da taşınmazın davacılar adına bir kısım hisselerinin tescil edildiği anlaşıldığından mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir iken davanın reddine karar verilmesi hukuken yerinde değildir. Tüm bu nedenlerle davacıların istinaf talebinin HMK 353/1- b-3 maddesi gereğince kabulüne....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Dava, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Bakırköy 5. Tüketici ve Bursa 6. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....

          Mahkemece toplanan delillere göre, noterlikçe resmi şekilde yapılmayan gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinin geçersiz olduğu, taraflar arasında adi şekilde yapılan dava konusu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olması nedeni ile bu sözleşmenin feri nitelikteki cezai şart hükmündeki gecikme bedelinin de istenemeyeceği, ayrıca geçersiz sözleşme gereğince belirlenen teslim tarihi de geçersiz olup, bu gecikme nedeni ile manevi tazminatın da istenemeyeceği gerekçesiyle davacının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı ile dava dışı arsa maliki arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin payına düşecek olan taşınmazların alacağın temliki hükümleri uyarınca 3.kişilere yazılı şekilde devri geçerlidir. Mahkemece davacı ile davalı arasındaki yazılı satış vaadi sözleşmesinin geçerli olduğu düşünülmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.12.2006 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine dair verilen 18.06.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle dava tarihi itibariyle satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              DELİLLER : Tapu kaydı, ihtarname, satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, yapı ruhsatı, delil listeler sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesinin halen yürürlükte ve geçerli olduğunun tespiti ile tapu iptali ve ayıptan ari tescil istemine ilişkindir. Davacının istemi tapu iptali ve ayıptan ari tescil olup uyuşmazlığın taşınmazın aynına yönelik olduğu kuşkusuzdur. Tapu iptali ve tescil istemli taşınmazın aynına ilişkin davalarda dava değeri dava konusu taşınmazın dava değerindeki gerçek değeridir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı(karşı davalı) avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, kendisinin yurt dışında yaşadığını, kendisine ait taşınmaza inşaat yapmak üzere davalı ... 'nun babası ... ...’ya 1995 tarihinde vekalet verdiğini,bu kişi tarafından inşaatın yapıldığını,2003 yılında Türkiye’ye geldiğinde taşınmaza kaçak imalat yapıldığından dolayı ceza verildiğini öğrendiğini,Bunun üzerine dava dışı ... ...’nun işleri halledeceğini söyleyerek kendisini notere götürmek suretiyle davalı olan kızı...adına gayrimenkul satış vaadi düzenlettiğini, kendisinin okuma yazma bilmediğini bu nedenle bu satış vaadi sözleşmesinin sahteliğine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir....

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/294 Esas sayılı dava dosyası ile davalı kooperatif ile davalı ... arasında yapılan 14.04.1995 tarihli kat karşılığı inşaat ve gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalı ... ve Davalı ... arasında yapılan 25.12.2000 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve Davalı ... ile davacı arasında yapıldığı iddia edilen 19.07.2001 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin celbi ile, dosyaya eklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi için mahalline geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu