Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil ... ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının reddine dair Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02.11.2010 gün ve 370/475 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı ile davalı Hazine vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı, imar-ihya ve eklemeli zilyetliğe dayanarak tescil harici bırakılan taşınmazın adına tescilini talep etmiştir. Davalı Hazine vekili davanın reddi ile taşınmazın Hazine adına tescilini istemiş, davalı köy tüzel kişiliği yapılan tebligata rağmen yargılama oturumlarına katılmamıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda, davacının orman niteliğiyle tescilini talep ettiği yerin bir bölümünün orman niteliği ile Hazine adına tescil edilmiş olduğu, kalan bölümünün de orman orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2008/3450 E. - 2008/7536 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Gaipliğe karar verilmesi istemine ilişkin olarak açılan davada Erzurum 1. Sulh Hukuk ile Büyükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gaipliğe karar verilmesi isteğine ilişkindir. Erzurum 1. Sulh Hukuk Mahkemesince, gaipliği istenen ...'...

        Bu durumda tahsise konu 137 m2 yerin müstakilen, hazine adına tapuya kayıtlı olan 13771 ada 3 nolu parseldeki 143/422 hisseden iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekildi davacı adına eksik hissenin iptal ve tesciline karar verilmesi doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin ve davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 17.04.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakıldıktan sonra, 21.01.2013 tarihinde idari yoldan 235 parsel numarasıyla 32.090,03 metrekare yüzölçümlü olarak hali arazi vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 235 parsel sayılı taşınmazın 26.10.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.554,49 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile, zeytinlik vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar Hazine vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Belediyelere ayrı ayrı iadesine, 13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacı ...’ün davasının kabulüne, müdahil ...’un davasının reddine, çekişmeli taşınmazın 2/B vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesine, davacı ...’ün fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, müdahil vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 257 ada 14 parsel sayılı taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve hükmen tescil edilmiş, taşınmaz karar tarihinden sonra 6292 sayılı Yasa uyarınca, 13.03.2017 tarihinde müdahil ...’a satılarak adına tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....

                Bu bakımdan taşınmazın özel mülkiyete konu olabilecek ve Hazine adına tescil edilebilecek yerlerden olup olmadığının mahkemece araştırılıp belirlenmesinden sonra Hazinenin tescil isteği hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 23.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  (eski 639) maddesi hükmü uyarınca tapuya tescil isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. İncelenen dosya kapsamına ve mahkemece bozma kararı gereğince işlem yapılarak davacı ... kişinin davasının reddine, karşı davacı Hazinenin davasının kabulü yolunda hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, bozma kararında da açıkça belirlenen niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesinin belirtilmesi karşısında taşınmazın tarla niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, niteliği belirtilmeden Hazine adına tesciline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 2. bendinde yer ... Maliye Hazinesi kelimelerinden önce "tarla niteliği" ile cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.'...

                    Mahkemece, dava konusu edilen taşınmazların Hazine adına tapuda kayıtlı bulunduğunun anlaşılması üzerine, Hazine'nin davaya dahiline karar verilmiş, yargılama oturumlarına katılan Hazine temsilcisinin huzuru ile dava görülerek sonuçlandırılmıştır. Dava konusu 108 ada 33 parsel kadastro çalışmaları sırasında senetsizden arsa niteliğinde Hazine adına tespit edilmiş, 10.12.2009 tarihinde kesinleşen tutanağa istinaden tapu kaydı oluşmuştur. Dava, mülkiyetin aktarılmasına yönelik tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda davanın kayıt gerçek ve tüzel kişiye, malikine, kayıt maliki gerçek kişi ölü ise mirasçılarına yöneltilmesi gerekir. İptal ve tescil ipotekli davalarda sonradan dahili dava suretiyle taraf teşkili sağlanamaz. Dava konusu 108 ada 33 parsel Hazine adına tapuda kayıtlı bulunmaktadır. Somut olayda, dava ......

                      UYAP Entegrasyonu