"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Gaipliğe karar verilmesiKARAR Hakkında gaiplik kararı verilmesi istenilen ...'un boşanmasına ilişkin ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/165 Esas-2011/151 Karar sayılı dosyanın, dosya arasına alınmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahal Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİĞE KARAR VERİLMESİ -KARAR- Dava, kayyım tarafından açılan, gaiplik kararı verilmesi isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 2.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 06.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda tahsise konu 137 m2 yerin müstakilen, hazine adına tapuya kayıtlı olan 13771 ada 3 nolu parseldeki 143/422 hisseden iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı şekildi davacı adına eksik hissenin iptal ve tesciline karar verilmesi doğru olmamış hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazine vekilinin ve davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 17.04.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bu bakımdan taşınmazın özel mülkiyete konu olabilecek ve Hazine adına tescil edilebilecek yerlerden olup olmadığının mahkemece araştırılıp belirlenmesinden sonra Hazinenin tescil isteği hakkında bir karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), 23.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakıldıktan sonra, 21.01.2013 tarihinde idari yoldan 235 parsel numarasıyla 32.090,03 metrekare yüzölçümlü olarak hali arazi vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 235 parsel sayılı taşınmazın 26.10.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.554,49 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile, zeytinlik vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar Hazine vekili, ... vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Açıklanan nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Belediyelere ayrı ayrı iadesine, 13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, dava konusu edilen taşınmazların Hazine adına tapuda kayıtlı bulunduğunun anlaşılması üzerine, Hazine'nin davaya dahiline karar verilmiş, yargılama oturumlarına katılan Hazine temsilcisinin huzuru ile dava görülerek sonuçlandırılmıştır. Dava konusu 108 ada 33 parsel kadastro çalışmaları sırasında senetsizden arsa niteliğinde Hazine adına tespit edilmiş, 10.12.2009 tarihinde kesinleşen tutanağa istinaden tapu kaydı oluşmuştur. Dava, mülkiyetin aktarılmasına yönelik tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda davanın kayıt gerçek ve tüzel kişiye, malikine, kayıt maliki gerçek kişi ölü ise mirasçılarına yöneltilmesi gerekir. İptal ve tescil ipotekli davalarda sonradan dahili dava suretiyle taraf teşkili sağlanamaz. Dava konusu 108 ada 33 parsel Hazine adına tapuda kayıtlı bulunmaktadır. Somut olayda, dava ......
Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacı ...’ün davasının kabulüne, müdahil ...’un davasının reddine, çekişmeli taşınmazın 2/B vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, tapu kaydının beyanlar hanesine, davacı ...’ün fiili kullanımında bulunduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, müdahil vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 257 ada 14 parsel sayılı taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve hükmen tescil edilmiş, taşınmaz karar tarihinden sonra 6292 sayılı Yasa uyarınca, 13.03.2017 tarihinde müdahil ...’a satılarak adına tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....
(eski 639) maddesi hükmü uyarınca tapuya tescil isteğine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. İncelenen dosya kapsamına ve mahkemece bozma kararı gereğince işlem yapılarak davacı ... kişinin davasının reddine, karşı davacı Hazinenin davasının kabulü yolunda hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, bozma kararında da açıkça belirlenen niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesinin belirtilmesi karşısında taşınmazın tarla niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, niteliği belirtilmeden Hazine adına tesciline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 2. bendinde yer ... Maliye Hazinesi kelimelerinden önce "tarla niteliği" ile cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.'...
Dava konusu 136 ada 3 parsel sayılı taşınmaz, davalı ... adına tapuda kayıtlı olduğuna göre, Hazine'nin davada taraf sıfatı bulunmamaktadır. Mahkemece Hazine aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....