DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, MK'nun 588. maddesi uyarınca gaiplik kararı verilmesi ve hazineye irat kaydına yöneliktir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; dava konusu olayda ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmaz maliki olan, Havva oğlu Mahmut ve Hüseyin kızı Merzuka isimli şahıslar hakkında yönetim kayyımı atanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir. TMK'nın 588. maddesi ile; "Sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimsenin malvarlığı veya ona düşen miras payı on yıl resmen yönetilirse ya da malvarlığı böyle yönetilenin yüz yaşını dolduracağı süre geçerse, Hazinenin istemi üzerine o kimsenin gaipliğine karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir....
Mahkemece, ara kararı ile ...’nün asli müdahalede bulunmamış sayılmasına, davacı ...’nin gaiplik ve kira bedellerinin irat kaydına ilişkin davasının kabulüne, tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...Somut olayda, müdahil vekiline, katılmadığı 20.4.2012 tarihli celsede harç ikmali için verilen süre "kesin süre" olmadığı gibi, hangi miktar üzerinden ne kadar harç yatırılacağı açıkça belirtilmemiş ve verilen süre içerisinde yerine getirilmemesinin sonuçları anlatılıp davacı vekili uyarılmamış, uyarılı bir tebligat yapılmamıştır....
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Gaiplik kararı verilmesi ve malvarlığının Hazineye devri istemine ilişkin davada Polatlı 2. Asliye Hukuk ve Polatlı Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gaiplik kararı verilmesi ve malvarlığının Hazineye devri istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK gereğince çekişmesiz yargı işi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise davanın TMK'nın 588. maddesinden kaynaklanan gaiplik ve malvarlığının intikali isteklerine ilişkin olduğu ve HMK'nın 2. maddesi gereğince görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından davacı ...nin, ... ...'...
Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, gaiplik kararı verilmesi yanında şahsın malvarlığının Hazineye de devri istendiğinden görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından, davacı Hazinenin gaiplik kararı verilmesi yanında malvarlığını kayyım olarak 2000 yılından beri idare ettiğini iddia ettiği kişilerin malvarlığının Hazineye devrini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlık, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kimsenin malvarlığı hakkını da ilgilendirdiğine göre, davanın malvarlığına ilişkin olduğunun ve bu hali ile 6100 sayılı HMK 2. madde kapsamında bulunduğunun kabulü zorunludur. O halde uyuşmazlık, çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilmez. Hal böyle olunca, davanın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Elazığ 4....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK-TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı Hazine (birleşen dosyada davalı), 1812 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 18.02.1999 tarihinden bugüne kadar kayyım tarafından idare edildiğini, gaiplik kararı için l0 yıllık sürenin dolduğunu ileri sürerek, kayıt malikleri ... ve...'nın gaipliklerine, taşınmazın tapu kaydının iptali ile ... adına tesciline ve elde edilen gelirin ... irat kaydedilmesine karar verilmesini istemiştir. Birleşen doysa davacısı, taşınmaz maliklerinin gaipliklerine hükmolunduğundan, gaiplik nedeniyle taşınmazın tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazdan elde edilen gelirin vakfa intikaline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kayyım (birleşen dosyada davalı), davanın reddini savunmuştur....
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davanın kabulünde harcın davalıdan alınmasına karar verilmesi doğru olduğuna göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazlarının reddine, Davalı vekilinin harca ilişkin diğer temyiz itirazlarına gelince; Taşınmazın keşfen tespit edilen dava tarihindeki değeri olan 160.847,22 TL üzerinden 10.987,47 TL karar ve ilam harcına hükmedilmesi doğru olmakla birlikte; hesaplama hatası yapılarak (aynı hatanın ilk derece mahkemesi tarafından da yapıldığı ve 18.01.2019 tarihli ek karar ile bu durumun düzeltildiği dikkate alınmaksızın) davacı tarafça yatırılan 853,88 TL peşin harcın ve 1.892,99 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 98.240,60 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmesi doğru değildir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Talep, gaiplik kararı verilmesi ve taşınmazın satış bedelinin Hazineye devredilmesine ilişkindir. ... (...) Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın Türk Medenî Kanununun 588. maddesine dayalı kişinin gaipliğine karar verilmesi ve gaibe ait mal varlığının Hazineye devrine ve bu yönüyle malvarlığına ilişkin bir dava olduğu ve asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... (...) Asliye Hukuk Mahkemesince ise malvarlığı devrine ilişkin talebi tefrik ederek gaiplik bakımından gaiplik kararı alınmasının çekişmesiz yargı işlerinden olduğu ve çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada, Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Talep, gaiplik kararı verilmesi ve taşınmazın satış bedelinin Hazineye devredilmesine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, ... kızı ...'nin paylarına düşen malın on yılı aşkın süredir kayyım tarafından yönetildiği ve bu sebeple bu kişiler yönünden gaiplik kararı ve malın Hazineye devredilmesi yönünde karar vermekle görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : GAİPLİK - İRAT KAYDI Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 25.01.2019 gün ve 192-202 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 588. maddesi uyarınca gaiplik ve kayyım hesabındaki bedelin Hazine’ye irat kaydı isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddedilmiş istinaf başvurusunun reddine ilişkin karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA TÜRÜ : GAİPLİK, TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı İdare, 2373 ada, 54 ila 74 nolu parsel sayılı taşınmaz aralığındaki 21 adet bağımsız taşınmazın ... oğlu, ... ... kızı, ... adlarına kayıtlı iken gaip olmaları nedeniyle ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 15.05.2003 tarih, 2002/1027 E, 2003/619 K sayılı ilamı ile ... İl Defterdarının kayyım olarak tayin edildiğini, taşınmazın 10 yıl kayyımla idare edildiğini ve 47.784.71 TL gelir elde edildiğini, 10 yıllık idare süresinin sona erdiğini belirterek maliklerin gaipliğine ve elde edilen gelirin hazineye gelir kaydı ile taşınmazın tapu kayıtlarının iptali ve ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmaz maliklerinin payına isabet eden malvarlığının 10 yıldan fazladır kayyım tarafından yönetildiğini, gaiplik kararı verilerek çekişme konusu taşınmazların hazineye iadesine karar verilmesini savunmuştur....