Somut Olayda, davacı 2014 yılı Nisan ve Aralık ayları arasında Seyyar Görevli olarak çalıştırıldığı halde Toplu İş Sözleşmesinin 35. maddesi gereğince ödenmesi gereken Seyyar Görev tazminatının ödenmediğini belirterek anılan alacağın hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Mahkemece, Bakanlık tarafından seyyar görev puantaj cetvellerinin gönderildiği, ancak bu cetvellerde davacının hangi yerde görevlendirildiği ve görev yerinin memuriyet mahalli olup olmadığının yazmadığı, görevlendirmelerin seyyar görev tazminatına esas olabilecek nitelikte olmadığı belirtilerek talebin reddine karar verilmiştir. Ancak, dosya içeriğine göre, davacının talep konusu dönem içerisinde görevlendirildiği yerleri gösteren çizelgelerin gönderildiği ve davacının yaptığı görev un...ının 2014 yılı için seyyar görev tazminatı alabilecek işçiler arasında ... Bakanlığına vize ettirildiği anlaşılmaktadır....
ve 175. maddeleri uyarınca hastane başhekimi olan davacıya almakta olduğu maaşının 2/3'ünün ikinci görev aylığı olarak ödenmesi gerektiği, ancak anılan yasalarla ikinci görev yapanların bu görevle ilgili her türlü yan ödemelerden de yararlanacakları yolunda bir hüküm bulunmadığından döner sermaye katkı payı ödemesinden ikinci görev düzeyinde yararlanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin ikinci görev aylığı ödenmemesine ilişkin kısmının iptaline, ödenmeyen ikinci görev aylığının 22.10.1996 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine davanın döner sermaye katkı payı ile ilgili kısmının ise reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; davalı idare tarafından, 2547 sayılı Yasada ikinci görev aylığı kavramına yer verilmediği öne sürülerek iptale ilişkin kısmının 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir....
Mahkemece, dava dilekçesinin yetki ve görev yönünden reddine karar verilmiş ise de ,yetki ve görev itirazlarının birlikte öne sürülmesi halinde ilk olarak görev itirazının incelenerek görevli olup olmadığı yönünden bir karar verilmesi, görevli olduğunun tespiti halinde görev itirazının reddiyle, bu kez yetki itirazının incelenerek yetkili olup olmadığı konusunda karar verilmesi, görevli olmadığı sonucuna varılması durumunda ise, yetki itirazının görevli mahkemece değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle usulden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hem yetki hem görev yönünden, üstelik yetkili mahkeme belirtilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün öncelikle bu yönden bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; davadaki talebin haczin kaldırılması mahiyetinde olup, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu halde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur....
Görev Merkezinde Müfettiş olarak görev yapmakta iken ...'de görev merkezi ihdas edilerek buraya atanan davacının bu işlemler ve dayanağı Yönetmelik hükmüne karşı açtığı davada verilen yürütmeyi durdurma kararı üzerine karar gerekçesi gözönüne alınarak ve 2577 sayılı Kanununun 28/1. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde öngörülen süre içinde karar uygulanmak suretiyle ...'da görev yapmak üzere Teftiş Kurulu Başkanlığı Müfettişliğine atanması karşısında sözkonusu kararın uygulanmadığından sözetmeye olanak bulunmamakta olup, kararın uygulanmadığı iddiasıyla manevi tazminat talep edilmesi hukuki dayanaktan yoksun görülmüştür....
tarihten itibaren 5 yıllık süre içinde istenebilmesinin mümkün olduğu, emekli vergi denetmenlerinin makam ve görev tazminatlarının 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 10/07/2011 tarihinden itibaren ödenmesi gerektiği, nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 23/01/2017 tarih ve E:2015/855, K:2017/204 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle davacının 10/07/2011-11/11/2011 tarihleri arasında yoksun kaldığı makam ve görev tazminatının ödenmesi talebinin kabulüne, anılan döneme ilişkin makam ve görev tazminatının idareye başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
YARGITAY KARARI A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı kurumda ilk olarak genel müdürlükte memur olarak 2004 yılında göreve başladığını, en son Antalya Şube Müdürü olarak görev yaptığını, görevi sırasında görev yeri değişikliği bildiriminde bulunularak yeni görev yerinin Mardin Şube Müdürlüğü olduğunun bildirildiğini, noterden ihtarname göndererek görev yeri değişikliğinin 4857 sayılı Kanun’un 22.maddesi uyarınca çalışma koşullarında esaslı değişiklik mahiyetinde olması ve kesin tebliğ yapılmadan önce bu hususta 6 günlük yazılı onay süresi verilmeksizin re'sen yapılan görev yeri değişikliğini kabul etmediğini ve görev yeri değişikliğine ilişkin tebliğnamenin iptalini istediğini, davalının cevaben gönderdiği yazıda, talebinin kabul görmediğini ve görev yeri değişikliğinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik olarak değerlendirilemeyeceği ve Mardin Şube Müdürlüğünde göreve başlamasının bildirildiğini, kurumun bu yazısı üzerine iş akdini İş Yasasının 24/ II.maddesi...
müdür yardımcılığı görev süresinin hesaplanması işleminin iptali istenilmiştir....
almakta olduğu makam tazminatı ve buna bağlı olarak temsil veya görev tazminatı tutarı, almakta oldukları emeklilik veya yaşlılık aylıklarına ilave edilmek suretiyle ödenir. ..."....
makam tazminatı ve buna bağlı olarak temsil veya görev tazminatı tutarı, almakta oldukları emeklilik veya yaşlılık aylıklarına ilave edilmek suretiyle ödenir. ..."....
Davalı idare, Harcırah Kanunu'nun 37. maddesi uyarınca mesleki bilgilerini artırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs veya okullara gönderilenlere ödenecek geçici görev gündeliklerinin aynı Kanun'un 42. maddesindeki sınırlamalara tabi olması nedeniyle dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. 6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun 37. maddesinin ilk fıkrasında, mesleki bilgilerini artırmak amacıyla memuriyet mahalli dışında açılan kurs veya okullara gönderilenlere bu Kanun'a göre geçici görev gündeliğinin verileceği hükmüne yer verilmiş; "Geçici Görev Gündeliğinin Verilebileceği Azami Süre" başlıklı 42. maddesinin (a) bendinde, geçici bir görev ile başka bir yere gönderilenlere görev mahalline varış tarihinden itibaren bu Kanuna göre verilecek gündeliklerin, yurt içinde bir yıllık dönem zarfında aynı yerde, aynı iş için ve aynı şahsa 180 günden fazla olamayacağı, ilk 90 gün için tam...