Bilirkişiler tarafından düzenlenen 17/04/2018 tarihli kök rapor ve 19/12/2018 tarihli ek raporda özetle; fotoğraf çekimi hizmetinin başarıyla yerine getirildiği, sözleşmede bulunan, fotoğraf çekimi hizmeti için anlaşılan 3000 TL+ KDV bedelinin böyle bir hizmet için uygun olduğu; tanıtım filmi çekiminin 115 gün gecikme ile teslim ediliği ve bu gecikmenin davacı taraftan kaynaklandığı; sözleşmede bulunan, tanıtım filmi çekimi hizmeti için anlaışlan 6500 TL+ KDV bedelinin de böyle bir hizmet için uygun olduğu; web sitesinin gecikmeli olarak teslim edildiği ve bu gecikmenin davalı taraftan kaynaklandığı, sözleşmede bulunan, web sitesi için anlaışlan 5500 TL+KDV bedelinin böyle bir hizmet için çok düşük olduğu" şeklinde kanaat bildirildiği görülmüştür....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/115 KARAR NO :2023/28 DAVA:Tazminat DAVA TARİHİ:08/11/2016 KARAR TARİHİ:17/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin dünyaca tanınmış markalara ait değerli saatlerin Türkiye'de distrübütörlüğünü yaptığını, saatlerin tanıtımı için ünlü bir fotoğrafçıyla anlaşma sağlandığını, Türkiye'deki fotoğraf çekimlerinde, üç adet saatin reklam amaçlı kullanılması ve fotoğraf çekimi bitiminde iade edilmesi konusunda anlaşıldığını, davacı şirket 04/07/2016 tarihinde saatleri iade almak üzere davalı şirketi arayarak saatlerin bulunduğu paketi geri istediğini, ... konsiyaj bölümüne gönderildiğini söylediğini, saatlerin 03/07/2016 tarihinde ... isimli şahsa teslim edildiğini, şahsın pasaport fotokopisinin alındığını, davalı otel, davacıya haber ve bilgi verilmeden davacının saatlerin teslimini istediği şahıs yerine, davacının hiçbir surette...
İlk derece mahkemesince; yaptırılan bilirkişi incelemesine göre davacıya ait telefonun olay tarihi itibariyle 574,00 TL değerinde olduğu, tüketicinin telefonun kaybolmasından dolayı maddi olarak zarara uğradığı, bu nedenle tazminat isteme hakkına sahip olduğu, davacı vekilinin maddi zarar miktarını 1000 TL oluğunu beyan ettiği, buna göre davanın maddi tazminat açısından kısmen kabulüne karar verildiği, davacı 10.000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de telefonunu tamire gönderirken içindeki fotoğraf, mesaj gibi kişisel verilerin kaybolması ihtimaline göre yedekleme işlemi yapmadığı bu yönüyle zararın oluşmasında kendi kusurunun da bulunduğu, tarafların kusur durumu, davacının olay nedeniyle duyduğu elem ve sıkıntı, tarafların ekonomik sosyal durumları, tazminatın zenginleşmeye sebebiyet vermemesi ilkesi göz önüne alınarak manevi tazminat açısından kısmen kabulü yönünde karar verildiği anlaşılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/427 Esas KARAR NO : 2021/1034 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/11/2018 KARAR TARİHİ : 15/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile borçlu şirket arasında iş ilişkisi bulunduğunu, tarafların davalı şirket bünyesindeki otel ve restoran işletmelerinde gerçekleşen düğün, organizasyon ve benzeri törenlerde fotoğraf ve video çekimi yapılması ve elde edilen gelirin şirket yönünden %60 müvekkili yönünden %40 olacak şekilde paylaştırılması konusunda anlaştıklarını, müvekkili ile davalı şirketin daha sonra otelde yapılan organizasyonlardaki çekim işlerinden elde edilecek gelirin tamamen kendisine tahsis edilmesi vaadiyle davalı tarafa ait otel ve yine davalıya ait mağazanın çekimlerini yapmış olduğu...
meydana geldiği iddia edilen %50 görme kaybı ile diş çekimi arasında illiyet bağı kurulamadığından davalı idareye atfı kabil kusur bulunmadığı, yönünde görüş bildirildiği, anılan rapor ile dava dosyasında bulunan tüm bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacıya uygulanan tedavi işlemlerinin hatalı olduğuna dair somut ve kesin delil bulunmaması, tedavi sürecinin doğru uygulandığı ve çekilen diş sonrasında veya başka bir nedenle enfeksiyon nedeniyle komplikasyon oluşabileceği gibi, oluşan komplikasyona da yapılması gerekli tüm müdahalelerin yapıldığı hususlarının anılan raporda belirlenmesi karşısında, tazminata esas özür olayının meydana gelmesinde idarenin hizmet kusuru bulunmadığından, maddi ve manevi tazminat istemlerinin yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, doktor hatasına dayalı manevi tazminat talebine ilişkin olup, davacılar, davalının yanlış teşhis koyduğu gibi meslektaşlarına güvensizliği nedeni ile ölümle sonuçlanabilecek gecikmeye neden olduğunu, yaşanan bu süreç nedeni ile mağduriyet ve korku yaşadıklarını ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece, alınan raporlar doğrultusunda davalı doktorun, küçüğün tedavisinde tıbbi ihmali olduğu sabit olmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; vekil, vekalet görevine konu işi görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan dolayı sorumludur....
en yakın ücrete göre tazminat belirlenmesi gerektiğini düşündüklerini, taraflarınca 50.000,00- TL gibi bir manevi tazminat talebinde bulunulmuş iken mahkemece 10.000,00- TL manevi tazminata hükmedilmesinin de hakkaniyete aykırı olup kararının kaldırılmasını istemiştir....
, manevi tazminat koşulu olarak öngörülen kişilik haklarının zedelenmesi şartının dosya kapsamında gerçekleşmediği, manevi tazminat koşulunun oluşmadığı anlaşılmakla davanın manevi tazminat yönünden reddine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Bölümü olan “Gezi Direnişi Albümü”nün 19. sayfasında kullanılan fotoğrafların aynı bulunduğu, söz konusu fotoğrafın bir haber fotoğrafı olup herhangi bir estetik kaygı güdülmeden, fotoğraf sahibinin yaratıcılığını taşımayan ve spontane bir şekilde çekilmiş günlük olayları yansıtan bir fotoğraf olduğu, herhangi bir ilmi ve teknik vasfının bulunmadığı, FSEK'in 84. maddesine göre korunacağı, fotoğraf üzerindeki maddi-manevi hakların aradaki iş sözleşmesine göre işveren Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş’de olduğu, söz konusu fotoğrafın FSEK kapsamında eser olmaması nedeniyle FSEK 68. madde kapsamında telif tazminatına konu olamayacağı, ayrıca 14-15-16 maddeleri kapsamında manevi hak ihlalinden bahsedilemeyeceği, ancak FSEK 84. madde uyarınca tazminat davasına konu edilebileceği, haksız rekabetten doğan maddi-manevi tazminat talep hakkının da dava dışı Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş’de olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, maddi tazminat talebi atiye bırakıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın 13/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dava, vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır (B.K. 386, 390 md). Vekil, iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden değil de, bu sonuca ulaşmak için yaptığı uğraşların özenle görülmemesinden sorumludur. Vekilin sorumluluğu, genel olarak işçinin sorumluluğuna ilişkin kurallara bağlıdır (B.K. 390/II). Vekil, işçi gibi özenle davranmak zorunda olup, hafif kusurundan bile sorumludur (B.K. 321/1 md). O nedenle doktorun meslek alanı içinde olan bütün kusurları (hafif de olsa) sorumluluğun unsuru olarak kabul edilmelidir....