HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/124 KARAR NO : 2022/111 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÜRGÜP ASLİYE HUKUK ( AİLE ) MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2021 NUMARASI : 2021/231 ESAS, 2021/417 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile evli olup 2 çocukları olduğunu, Ürgüp Asliye Hukuk Mahekemesi 2015/277 Esas, 2016/8 Karar sayılı kararıyla boşanma davasının reddedildiğini, kararın kesinleştiğini, boşanma davasından önce de hali hazırda da ayrı yaşadıklarını bir araya gelmediklerini beyanla fiili ayrılık nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/124 KARAR NO : 2022/111 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÜRGÜP ASLİYE HUKUK ( AİLE ) MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2021 NUMARASI : 2021/231 ESAS, 2021/417 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile evli olup 2 çocukları olduğunu, Ürgüp Asliye Hukuk Mahekemesi 2015/277 Esas, 2016/8 Karar sayılı kararıyla boşanma davasının reddedildiğini, kararın kesinleştiğini, boşanma davasından önce de hali hazırda da ayrı yaşadıklarını bir araya gelmediklerini beyanla fiili ayrılık nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini...
Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; davacı erkek tarafından, Türk Medeni Kanunu’nun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, davacı erkeğin sadakatsiz olduğu kabul edilerek tam kusurlu olduğundan bahisle reddedilmiştir. Davacı erkeğin halen bir başka kadınla birlikte yaşadığı ve bu kadından çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. İlk davanın açılmasından sonra tarafların bir araya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde kadından kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır. Mahkemece, her ne kadar kadının yargılama sırasında boşanmak istemediğini beyan etmesi erkeği affetmesi olarak kabul edilmiş ise de; kadının yargılama sırasında boşanmak istemediğini belirtip davanın reddini savunması af olarak nitelendirilemez....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından davacı tarafça açılan boşanma davasının Reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın usul ve esas yönünden yerinde olmadığını, müvekkili tarafından açılan davanın tefrik edilerek reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, fiili ayrılık döneminde de davalının barışma girişimlerine cevap vermediğini, açtıkları davanın reddine karar verilmesi ve müvekkili aleyhine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Ortak hayatın yeniden kurulamamasına dayalı fiili ayrılık nedeniyle boşanma davasında (TMK m.166/son) davacı taraf; davanın reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece Mahkemesi tarafından davacı tarafça açılan boşanma davasının Reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın usul ve esas yönünden yerinde olmadığını, müvekkili tarafından açılan davanın tefrik edilerek reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, fiili ayrılık döneminde de davalının barışma girişimlerine cevap vermediğini, açtıkları davanın reddine karar verilmesi ve müvekkili aleyhine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Ortak hayatın yeniden kurulamamasına dayalı fiili ayrılık nedeniyle boşanma davasında (TMK m.166/son) davacı taraf; davanın reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Davacı davalı erkek şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma davasının yanında fiili ayrılık nedeniyle evlilik birliğinin yeniden tesis edilememesi hukuki nedenine dayalı boşanma davası da açmıştır. Davacı davalı erkeğin Konya 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince "...dava TMK'nin 166/son maddesi uyarınca açılmış ortak hayatın yeniden kurulamaması nedenine dayalı boşanma davası olup, tüm dosya kapsamına göre; davacı koca tarafından Ankara 6. Aile Mahkemesi'nin 2012/93 esas sayılı dosyası ile açılan boşanma davasının yapılan yargılaması davanın reddine karar verildiği mahkeme hükmünün 16/11/2013 tarihinde kesinleştiği,boşanma kararının kesinleşmesinden sonra tarafların evlilik birliğini sürdürmek üzere bir araya gelmedikleri,dava tarihi itibariyle fiili ayrılığı üç yılı aşkın bir zamadır devam ettiği anlaşılmakla tarafların TMK nun 166/son maddesi gereğince boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk Mehmet Atıf'a aylık 700 TL, ortak çocuk Hatice'ye 600 TL iştirak nafakasına..." karar verilmiştir....
GEREKÇE: Dava; fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davasıdır. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Dosya içeresinde mevcut bulunan nüfus aile kayıt tablosunun incelenmesinde; tarafların 26/06/2012 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığı görülmüştür. Mahkemece; taraflar arasında daha önce görülen boşanma davasının reddedildiği ve kararın 28/02/2015 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten itibaren dava tarihine kadar 3 yılı aşkın süre içerisinde tarafların aile birliğini devam ettirmek amacı ile bir araya gelmediklerinin tanık beyanları ve kadın tarafından açılan nafaka davası ile sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, tarafların TMK.nun 166/son maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiştir....
GEREKÇE : Dava, TMK'nun 166/son.maddesi uyarınca fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin olup, taraflar süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır....
Davacının dava dilekçesinde hem fiili ayrılığa(MK 166/4) hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına(MK 166) dayalı boşanma davası açtığı, dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından süresi içinde cevap dilekçesi sunulduğu ancak tanık deliline dayanılmadığı, bu sebeple davalı tanıklarının dinlenmediği, davacı tanıklarının dinlendiği, tanıkların taraflar arasında 10- 15 yıldır geçimsizlik olduğunu, tarafların 6- 7 yıldır ayrı yaşadıklarını, tarafların ikinci kez açılan boşanma davasından sonra ayrı yaşamaya başladıklarını beyan ettikleri, Dava hem fiili ayrılığa hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak açıldığı halde, yerel mahkemece fiili ayrılık dayalı boşanma talebi hakkında herhangi bir karar verilmediği, davacının 166/1 dayalı boşanma davasının kadının bir başkası ile yaşadığı kabul edilerek kabulüne karar verildiği, Taraflar arasında ilk boşanma davasının davacı erkek tarafından 2007 yılında açıldığı ve 2010 yılında dava...