Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(HMK m166/3- 4) Dosya incelendiğinde; Davacı kadının, Kızltepe Aile Mahkemesinin 2019/331 E. sayılı dosyasında 25/09/2019 tarihinde boşanma davası açtığı, davalı kocanın ise Mardin Aile Mahkemesinin 2019/477 E. dosyasında 02/09/2019 tarihinde boşanma davası açtığı, dava dosyaları arasında hukuki ve fiili irtibatın bulunduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek mahiyette bulunması nedeniyle Kızıltepe Aile Mahkemesi'nin 2019/331 Esas sayılı dosyası ile dava açılış tarihi önce olan Mardin Aile Mahkemesinin 2019/477 esas sayılı dava dosyasının HMK 166/4 gereğince birleştirilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, Anlaşılmakla, karar usul ve yasaya uygun bulunmakla davacının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Davalı-karşı davacı kadın tarafından, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma davası açılmış, mahkemece davalı-karşı davacı kadının boşanma davası fiili ayrılık sebebiyle (TMK m. l66/son) kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Davacının talep sonucu Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. mddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olup, kadının boşanma davasında delillerin bu çerçevede değerlendirilip, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, talep sonucunda bulunmayan Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesi gereğince karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 20012/430 esas sayılı dosyası ile açılan tedbir nafakası davasının ise kadının sabit gelirinin bulunmadığı, hastalığı sebebiyle çalışamadığı, tarafların uzun zamandır ayrı olup, davalı erkeğin eşini arayıp sormadığı, bu nedenlerle davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle kısmen kabul edilerek, davacı kadın yararına tedbir nafakası bağlanmıştır. Önceki boşanma davasının kesinleşme tarihinden sonra üç yıl içinde tarafların fiili olarak bir araya gelmediği gibi, bu süre içinde davalı-davacı kadına atfı kabil herhangi bir kusurun varlığı da kanıtlanamamıştır. Hal böyleyken kusursuz olup, dava açmakta haklı olan kadının boşanma davasının kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi doğru bulunmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir....

      Davacı erkeğin davası, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık hukuki sebebiyle açılmış boşanma davasıdır. Tarafların delillerinin bu çerçevede değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davanın hukuki vasıflandırılmasında yanılgıya düşülerek, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde düzenlenmiş olan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle açıldığı ve şartları oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.03.2017 (Salı)...

        Kusur tespiti ve karşı boşanma davasının reddi kararı yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası; davacı erkek tarafından, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, davacı erkeğin sadakatsizlik ve ekonomik şiddet eylemleri sebebiyle tam kusurlu olduğundan bahisle reddedilmiştir. İlk davanın açılmasından sonra tarafların bir araya geldikleri iddia edilmediği gibi, fiili ayrılık döneminde kadından kaynaklanan ve ona kusur olarak yüklenebilecek yeni bir maddi olayın varlığı da kanıtlanamamıştır....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2019 NUMARASI : 2018/312 ESAS-2019/1194 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların uzun süre ayrı yaşamaları sebebiyle TMK. 166/4 maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının boşanma davasının reddine, şayet boşanmaya karar verilecekse 10.000- TL maddi ve 200.000- TL manevi tazminatın işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesini talep etmiştir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2019 NUMARASI : 2018/312 ESAS-2019/1194 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların uzun süre ayrı yaşamaları sebebiyle TMK. 166/4 maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının boşanma davasının reddine, şayet boşanmaya karar verilecekse 10.000- TL maddi ve 200.000- TL manevi tazminatın işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesini talep etmiştir....

        Bu itibarla davacı kadının zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar vermek gerekirken, "zina sebebiyle açılan boşanma davasında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi usul ve kanuna aykırı ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK md.438/7)....

          Aile Mahkemesi'nin 2015/1327 Esas, 2015/1894 Karar sayılı ilamı ile 400 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, nafaka artırım davası sonucu aylık 500 TL nafaka bağlandığını belirterek tarafların fiili ayrılık sebebiyle boşanmalarına, 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 35.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı dava dilekçesinin usulüne uygun şekilde tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, 03/12/2020 tarihli duruşmada boşanma davasının reddinden sonra karı-koca hayatları olmadığını ifade etmiştir....

          tamamının KALDIRILMASINA ve bu konuda yeniden hüküm kurulmasına, Buna göre: 1- Asıl davanın üç yıllık fiili ayrılık sebebiyle T.M.K.nın 166/son maddesi uyarınca; karşı davanın geçimsizlik sebebiyle T.M.K.'...

          UYAP Entegrasyonu