Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasında Karaman 2.Aile Mahkemesinin 2018/196 Esas sayılı boşanma dava dosyasının derdest olduğu, tarafların Hollanda Ülkesi'nden Türkiye'ye döndükten sonra fiili ayrılık gerçekleşinceye kadar dava konusu taşınmazda birlikte yaşadıkları, boşanma davası açılması sebebiyle eşin evden ayrılmak zorunda kalması veya evden uzaklaştırılmasının o konutun aile konutu olma özelliğini ortadan kaldırmayacağı anlaşılmakla; davanın kabulü yerinde bulunarak davalının istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

İlk Derece Mahkemesince, taraflar arasında Karaman 2.Aile Mahkemesinin 2018/196 Esas sayılı boşanma dava dosyasının derdest olduğu, tarafların Hollanda Ülkesi'nden Türkiye'ye döndükten sonra fiili ayrılık gerçekleşinceye kadar dava konusu taşınmazda birlikte yaşadıkları, boşanma davası açılması sebebiyle eşin evden ayrılmak zorunda kalması veya evden uzaklaştırılmasının o konutun aile konutu olma özelliğini ortadan kaldırmayacağı anlaşılmakla; davanın kabulü yerinde bulunarak davalının istinaf talebinin esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; fiili ayrılığa esas ilk boşanma davasının, taraflardan davacı-karşı davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak açıldığı, kadının boşanmayı gerektirebilecek nitelikte bir kusurunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddedildiği, ret hükmünün 15.12.2011 tarihinde kesinleştiği, tarafların bu tarihten sonra evlilik birliğini sürdürmek amacıyla bir araya gelmedikleri ve kadın tarafından Türk Medeni Kanununun 166/4 maddesi uyarınca fiili ayrılığa dayanılarak açılan eldeki boşanma davasının yasada aranan 3 yıllık süre gerçekleştikten sonra 28.01.2015 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla davalı-karşı davacı kadının davasında Türk Medeni Kanununun 166/4 koşulları oluşmuş olup, davasının kabulüne karar vermek gerekirken, gerekçe belirtilmeksizin ret hükmü kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi sayılamayacağı gibi, terk hukuki sebebine dayalı bir boşanma davasının da bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.03.2012 (Pzt.)...

      Bu kapsamda Dairemizce yapılan değerlendirmede: Davacı erkeğin TMK’nın 166/son maddesine dayalı olarak açtığı boşanma davasında ilk derece mahkemesince verilen 11/12/2018 tarihli boşanma hükmü taraflarca istinaf edilmeyerek 22/05/2019 tarihinde kesinleşmiş ve yanlar arasındaki evlilik birliği bu tarih itibariyle sona ermiş olduğundan, boşanma yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Eldeki dava eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasıdır. Fiili ayrılık nedenine dayalı bu boşanma davasında boşanma kararı verilebilmesi için kusur araştırılması gerekmez ise de, boşanmanın eki olan nafaka ve tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde kusurun bir unsur olarak araştırılması gerekir. Yanların retle sonuçlanan önceki boşanma davalarında taraflara yüklenebilecek bir kusurlu davranış belirlenmiş değildir. Fiili ayrılık dönemi içinde de tarafların kusurlu bir davranışı kanıtlanamamıştır....

      2-Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının ( TMK m. 166/son ) yapılan yargılaması sonunda, mahkemece Türk Medeni Kanunu 166/son. madde koşulları oluştuğu, her iki tarafın da küçük şeylerden tartışma çıkardıkları, kısa sürede ayrıldıkları, evliliğin devamında taraflar ve toplum açısından bir yarar bulunmadığı, gerekçesiyle tarafların boşanmalarına ( TMK m. 166/son), kadının nafaka, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, verilen karar davalı kadın tarafından tüm yönlerden temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 20.09.2018 tarih 2016/22412 esas ve 2018/9739 karar sayılı ilamı ile “...2-Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu kabul edilerek boşanma davasının kabulüne karar verilmişse de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden ilk boşanma davasını açarak boşanma sebebi yaratan, bunun yanında fiili ayrılık döneminde de davalı kadını hırsızlıkla itham eden ve bu eylemi nedeniyle manevi tazminat ödemeye mahkum edilen davacı erkeğin...

        2- Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı kadının yoksulluk nafakası ve manevi tazminat taleplerinin reddine, maddi tazminat ve ziynet eşyalarına yönelik taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 19.12.2017 tarih, 2017/4123 esas ve 2017/14896 karar sayılı ilamıyla, davalı erkeğin daha önce açtığı ve reddedilip kesinleşen boşanma davasından sonra yeni bir olayın varlığının kanıtlanmadığı, fiili ayrılığın tek başına boşanma sebebi olmadığı, davacının davasının reddi gerektiği ancak boşanma hükmü temyize gelmediğinden tenkiti ile bu sebeple de davalı erkeğin kusurlu bir davranışı ispat edilemediğinden davacı kadın yararına maddi tazminat takdirinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davanın kabulü ile boşanma, velayet, maddi ve manevi tazminat miktarı, reddedilen nafaka talepleri, kabul edilen tazminatlar sebebiyle vekalet ücretine hükmedilmemesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Dava; fiili ayrılık hukuksal sebebine ( TMK 166/son ) dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir....

          Dava, boşanma talebine ilişkindir. Davacı vekilinin tedbir nafakası talebinin ilk derece mahkemesince kabulüne dair 09/01/2023 tarihli ara karara itirazı üzerine ilk derece mahkemesinin 18/04/2023 tarihli ara kararı ile davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş, davalı vekili tarafından bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bilindiği üzere; ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir (HMK md. 341/1). Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/171 ESAS 2021/570 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

          UYAP Entegrasyonu