WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; "Tarafların Isparta Aile Mahkemesinde açılan boşanma davası sonucunda verilen 2011/1105 E. ve 2012/1141 K. sayılı ilamı incelendiğinde davacının eldeki davanın davacısı olduğu ve davalıya atfı kabil kusurun bulunmadığından usulen davanın reddine karar verildiği, kararın 02/01/2014 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Taraflardan davacının reddedilen davası ile önceki olayları yeniden boşanma nedeni yapması imkanı ortadan kalkmıştır. Fiili ayrılık başlı başına boşanma sebebi değildir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 19/12/2017 tarihli 2017/4123 Esas sayılı ilamı). Ancak Reddedilen davanın açılmasından sonra, taraflarca dosyaya bildirilen ve toplanan delillerle davalı kadının yeni bir olayın varlığı ileri sürülmüştür....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin boşanma davasının fiili ayrılık sebebine, kadının boşanma davasının da zina ve fiili ayrılık sebebine dayalı olarak açıldığı, erkek tarafından işbu davadan önce açılan boşanma davasının reddedildiği, kararın kesinleştiği 30.06.2015 tarihinden bu davanın açılma tarihine kadar üç yıldan fazla bir zaman geçtiği halde taraflar arasında evlilik birliğinin yeniden tesisi amacıyla ortak yaşamın kurulmadığı, fiili ayrılık nedeniyle boşanma kararı verilebilmesinin yasal koşullarının bulunduğu; dosya kapsamındaki tanık beyanları ve nüfus kaydına göre, erkeğin başka bir kadından 2016 yılı doğumlu bir çocuğunun olduğu, erkeğin anne ve babasının beyanından erkeğin diğer kadınla yaşamaya devam ettiğinin anlaşılması nedeniyle, temadi eden eylem için zina sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için gerekli hak düşürücü sürenin geçmemiş olduğu; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda reddedilen ilk boşanma...

    Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden; temyize konu davaya dayanak olan ilk boşanma davasının da davacı erkek tarafından açıldığı, ilk boşanma davasından önce de davacının hasta olduğu ve kızı tarafından bakıldığı ve davanın retle sonuçlandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, vefat eden davacının, ilk boşanma davasını açıp, boşanma sebebi yaratarak, fiili ayrılığa neden olduğu ve fiili ayrılık döneminde kadına kusur olarak yüklenebilecek yeni bir vakıaya dayanmadığı da dikkate alındığında, artık fiili ayrılık döneminde, davacının hastalığıyla ilgilenmediğinden bahisle davalı kadına kusur yüklenemez. Gerçekleşen bu husus gözetilmeden, davalı kadının kusurlu olduğunun kabulü bozmayı gerektirmiştir....

      Dairemizin 09/01/2020 tarih 2019/1354 Esas 2020/68 Karar sayılı ilamı ile, tarafların boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu davranışların kararda belirtilmediği, kararın gerekçesiz olması sebebiyle kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının geçimsizliği ispatlayamaması, 3 yıldır fiili ayrılığın boşanma sebebi sayılamayacağı sebebiyle açılan davanın reddine, davacı kadın için 400 TL, müşterek çocuklar için ayrı ayrı 300'er TL tedbir nafakasına hükmedilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulü yerine reddini, kusur değerlendirmesini, nafaka miktarını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri istemine ilişkindir., Dava, davalı adına vekili Av. T5 Aydoğan tarafından takip edilmiştir....

      TMK.nun166/son maddesine göre; "Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir." Davacı erkeğin reddedilen boşanma davasından önceki olaylar sebebiyle artık kadına kusur yüklenemez. Davalı kadına fiili ayrılık süresi içerisinde atfedilebilecek yeni bir kusur da ispatlanmadığına göre, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının bir kusuru bulunmamaktadır. Reddedilen ilk boşanma davasını açarak geçimsizlik yaratan ve eşine karşı sadakat yükümlülüklerine yerine getirmeyen, eşini istemeyen, müşterek konutu terk eden davacı erkek, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu anlaşılmakla; davalı kadın tarafından açılan Karşı Davanın da kabulü gerekmiştir....

      Davacının, davalı aleyhine ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/703 esas, 2011/708 karar sayılı kararı ile evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davasında, tarafların şiddetli geçimsizlik nedeniyle bir çok defa kavga ettikleri, karşılıklı sevgi ve saygılarının kalmadığı, kavgalardan sonra fiili ayrılık yaşadıkları belirtilerek tarafların boşanmalarına karar verildiği ve kararın 21.02.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden sonra açılan, boşanmanın fer'i niteliğindeki tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde esas alınacak kusur; boşanma davasında belirlenen ve boşanma sebebi olarak kabul edilmiş olan kusurdur. Boşanmaya dair dosyanın incelenmesinde; tarafların mahkemece kabul edilen kusurlu davranışlarına göre eşit kusurlu bulundukları anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tüm dosya kapsamından; davacı erkek tarafından 30.03.2015 tarihinde ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinde davalı kadın aleyhine boşanma davası açıldığı, davalı kadın tarafından ise ... l.Aile Mahkemesi'nde 31.01.2017 tarihinde 2017/70 esas sayılı dosyası ile erkek aleyhine boşanma davası açıldığı, kadının açtığı boşanma davasında 21.11.2017 tarihinde eldeki dava dosyası ile birleştirme kararı verildiği, eldeki davada ise birleştirme karar tarihinden önce 18.05.2017 tarihinde yargılamanın sonlandırılarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır....

          KARŞI OY Dava, boşanmadan sonra açılan, boşanma sebebiyle yoksulluk nafakası; birleştirilen dava ise, aynı davacı tarafından aynı davalıya karşı açılan evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesine dayalı maddi ve manevi tazminata ilişkindir. Davalı tarafından açılan boşanma davası sonucu, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesinde yer alan "fiili ayrılık" sebebiyle" boşanmalarına karar verilmiş, karar 5.6.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, 11.8.2008 tarihinde açılmıştır....

            Davacı yanın dava dilekçesinde bilgilerini verdiği Soma 1.Asliye Hukuk(Aile)Mah.nin 2015/116 E-2015/345 K.sayılı boşanma dava dosyasında derdestlik sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş ise de;davacı yanın işaret ettiği ve delil olarak bildirdiği o davada daha önce açtığı davaların da belirtildiği ve dosya içerisinde daha da önce açtığı Soma 1.Asliye Hukuk 2011/110 E-2012/33 K.sayılı 25.05.2015 kesinleşme tarihli boşanma dosyası(açılmamış sayılma kararı verilmiştir) ile yine aynı mahkemenin 2005/184 E-2006/204 K.sayılı 21.10.2015 kesinleşme tarihli(davanın esastan reddine karar verilmiştir)boşanma dosyalarının da yer aldığı, Kaldı ki TMK 166/son maddesinde önceki davanın hangi sebeple reddedilmesi halinde boşanma davası açılabileceğine ilişkin kısıtlayıcı bir ayrım bulunmadığı,nitekim aynı boşanma sebebiyle açılan bir davada Yargıtay 2.HD.nin 2009/9514 E-2010/13500 K.sayılı 06.07.2010 tarihli kararında"...önceki davanın ne suretle reddedildiğinin öneminin...

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan ve reddedilerek kesinleşen boşanma davasından sonra taraflar arasında ortak hayatın yeniden tesis edilip edilmediği, fiili ayrılık sebebiyle açılan boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi 3....

              UYAP Entegrasyonu