Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-davacı cevap ve birleşen karşı dava dilekçelerinde özetle; davacı-davalının 2009 yılında aile konutunu terk edip bir daha dönmediğini, açtığı boşanma davasının red ile sonuçlandığını, başka bir kadın ile yaşadığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, müşterek çocuklar ve evi ile ilgilenmediğini, ihtiyaçlarını karşılamadığını, mahkemece hükmedilen nafakaları ödemediğini, boşanma davası açmakla fiili ayrılığa sebebiyet verdiğini belirterek esas davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin müvekkiline tevdii ile müvekkili lehine aylık 450 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 100.000'er TL maddi, manevi tazminata ve çocuklar yararına aylık 350'şer TLtedbir- iştirak nafakasına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Terke dayalı boşanma davası yoktur. Davalıdan kaynaklanan kusurlu bir davranışın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayanan bir boşanma davasında, birlikte yaşamaktan kaçınanın davalı olduğu kanıtlanmadıkça fiili ayrılık başlı başına bir boşanma sebebi değildir. Bu madde uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalının davayı kabulü anlaşmalı boşanma olmadığı durumların dışında hukuki sonuç doğurmaz. Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi değildir. Terke dayalı boşanma davası yoktur. Davalıdan kaynaklanan kusurlu bir davranışın varlığı da kanıtlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedeniyle açılmış boşanma davasına karşı, davalı-karşı davacı kadın tarafından da, eşine karşı aynı hukuki sebeple 14.01.2013 tarihinde "karşı boşanma" davası açılmış ve harcı yatırılmıştır. Mahkemece, erkeğin boşanma davası kabul edilmiş, kadının karşı boşanma davası hakkında ise hüküm kurulmamıştır. Karşılıklı dava açılması durumunda mahkemece davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir....

            Davacı-karşı davalı kadına boşanma kararı verildikten sonra ölen babasından dolayı bağlanan yetim aylığı 2019 yılında yapılan denetim sonrası fiili birliktelik nedeni ile 2008-2019 yılları için 5510 sayılı Kanun'un 56 ıncı maddesi uyarınca ödenen aylıkların yersiz ödendiği gerekçesi ile borç çıkarılmıştır. 2. Dairemizin 07.10.2021 tarih ve 2021/7072 Esas, 2021/11762 Karar sayılı ilamında yazılan karşı oy gerekçelerimde belirttiğim gibi davacı boşandığında 506 sayılı Kanun yürürlüktedir. 5510 sayılı Kanunun 5754 sayılı Kanun'un 68 inci maddesi ile değişik geçici 1 inci maddesi uyarınca kesilmede 506 sayılı Kanun uygulanmalıdır. Anılan kanunda ise boşanılan eş ile birlikte yaşama olgusu bir kesilme nedeni olarak düzenlenmemiştir. 5510 sayılı Kanun'un 01.10.2008 tarihinden önce gerçekleşen boşanma olgusuna uygulanması olanağı, önceye etki yasağı nedeni ile olanaklı değildir. 3....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2021 NUMARASI : 2018/380 ESAS 2021/622 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2022 NUMARASI : 2019/604 ESAS 2022/709 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

              Ayrıca yukarıda izah edilen kusur durumu nazara alındığında, TMK 174/1- 2 Maddesi gereği boşanma nedeni ile mevcut veya beklenen menfaatleri zarar gören ve boşanmaya neden olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf kusurlu olan taraftan maddi ve manevi tazminat talep edebileceğinden, kusur durumu, davalının kusurlu davranışının niteliği, evlilik süresi, tarafların sosyo ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın da davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir. Yine kusur durumu nazara alınarak davalının maddi-manevi tazminat talepleri ve yoksulluk nafakası talebi ile davalının sürekli ve düzenli gelir getiren bir işte çalışması nedeni ile tedbir nafakasının da reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu