Davacı yüklenici vekili, dava dilekçesinde taraflar arasında aktedilen sözleşmenin halen geçerli olup olmadığının tespitine, şayet sözleşmenin fesh edildiği yönünde kanaat oluşmuş ise feshin haksızlığının tespiti ile uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi iki yolla olur. Birincisi tarafların fesih hususunda iradelerinin birleşmesi, diğeri ise bu konuda açılan bir dava sonucu mahkemece fesih hükmüne karar verilmesidir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin " işe başlama tarihi ve işin süresi" başlıklı maddesinin (b) bendinde inşaat ruhsatının sözleşme tarihinden itibaren 6 ay içinde alınıp ruhsat tarihinden itibaren 18 ay içinde inşaatın anahtar teslim şeklinde arsa sahiplerine verileceği kararlaştırılmıştır....
Ancak, davacı alacaklının takipte haksızlığının tespiti yeterli olmayıp ayrıca kötüniyetinin de ... olması gerekir. Mahkemece, kötüniyetin ispatına ilişkin bir gerekçe gösterilmeden davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ikinci paragrafındaki “asıl alacak miktarı (4072,00TL) üzerinden davalı lehine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine” cümlesi hükümden çıkartılarak yerine "koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine" ifadesi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 01.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davalı, sözleşmeye uygun edimlerini ifa etmeyen davacının ekonomik yetersizliği nedeniyle de feshin haklı olduğunu, feshe karşı tazminat davası açmakla feshi benimsediğinin kabulü gerektiğini, BK'nın 369. maddesine göre tazminat istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kesinleşen yargı kararıyla feshin haksızlığının sabit olduğu, başka bir yükleniciyle sözleşme imzalanmakla yanlar arasındaki sözleşmenin ifasının fiilen imkânsız hale getirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Taraflar arasında 21.02.2001 tarihinde biçimine uygun arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı yüklenici, davalı arsa sahibidir....
feshin son çare olması ilkesine uygun davranılmadığını belirterek istinaf taleplerinin kabulüne ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/409 esas sayılı dosyasıyla feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin dava açıldığı, neticede mahkemece 29/05/2013 tarihinde feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, söz konusu davanın feshin iptali olmayıp haksız olduğunun tespiti isteğine ilişkin olduğu, sözleşmenin düzenlendiği 01/01/2011 tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.m.4/4 uyarınca ayıba ilişkin zamanaşımı süresinin belirlendiği, yasada ayıba karşı sorumluluğun piyasaya sürüldüğü günden başlayarak 10 yıl sonra zarara ilişkin talep hakkının ortadan kalkacağı, TBK.m.146 “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.”, devam eden TBK.m.149 “Zamanaşımı, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar....
Bu durumda davacının sözleşmeyi fesihte haksızlığının tespiti halinde sözleşmeye istinaden verilen çek bedelinin tamamından dolayı sorumlu olacağı gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı, davalı kulüp ile aralarında yaptıkları sporcu sözleşmesi kapsamında doğan hakedişinden ödenmeyen 73.250,00 TL'lik kısmının ödenmediğini, kulüp tarafından sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek; tek taraflı feshin haksızlığının tespitine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak suretiyle 73.250,00 TL ücret alacağının ve 1.000,00 TL haksız fesih nedeniyle uğranılan zararın tahsiline karar verilmesini istemiş; ıslah ile haksız fesih sebebiyle uğranılan zarar yönünden talep miktarını 272.640,50 TL'ye artırmıştır. Davalı kulüp vekili, davanın reddini dilemiştir....
KARAR Davacı, davalı ... ile belediye sınırları içinde kalan yerlerin 12 ay süre ile temizlik işlerinin yapılması konusunda sözleşme yapıldığını, yükümlülüklerini yerine getirirken davalının haksız yere tutanaklar düzenlediğini, para cezaları kestiğini, gönderdikleri 31.08.2007 tarihli ihtarname ile yaptıkları denetim sonucu tespit ettikleri 10 bent halindeki eksiklik nedeniyle 5.000,00 TL para cezası uygulanacağının, 20 gün içinde eksiklikler giderilmediği takdirde kesin teminatın irat kaydedilerek sözleşmenin feshedileceğinin bildirdiğini, sonrasında da sözleşmeyi feshettiğini, önceki firmadan kalan arızaları giderdikleri için tamirat gideri ve KDV olmak üzere 14.667,40 TL nın reeskont faiziyle davalıdan tahsiline, feshin haksızlığının tespitine ve teminat mektubunun iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Taraflar arasındaki sözleşmenin hukuki niteliğine ve sözleşmenin feshinin tek taraflı, karşı tarafa varması gerekli irade beyanı şeklinde bir hukuki işlem olmasına göre, dosya kapsamında yer alan belgeler ve özellikle dava dilekçesi içeriği incelendiğinde, davacı talebinin feshin haksızlığının tespit edilerek bu kapsamda işin tasfiye kesin hesabının çıkarılması, oluşan bedelin de tahsili istemi olarak kabulü gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.03.2001 gün 2001/257-285 sayılı kararı, Dairemizin yerleşik uygulama ve içtihatları ile Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 03.02.1997 gün 4/3 sayılı kararlarına göre; kamu kurumlarının taraf olduğu eser sözleşmelerinden doğan davalarda sözleşmenin imzalanmasından sonra ortaya çıkacak ihtilâflarda adli yargı görevlidir. Uyuşmazlık, taraflar arasında özel hukuk hükümlerine göre düzenlenen sözleşmenin feshi nedeniyle tasfiyesi istemine ilişkin olduğundan, Adli Yargının görev alanında kalmaktadır....
KARAR Davacı,ihale prosedürü ile düzenlenen 26.12.2005 günlü sözleşmeye konu edilen, C-Kollu Röntgen Cihazını sözleşme tarihinden itibaren 10 gün içinde teslim taahüdü altına girdiğini,teslim süresi dolmadan davalı idarenin 29.12.2005 tarihli yazı ile sözleşmeyi haksız fesih ettiğini ileri sürerek,feshin haksızlığının tespitiyle,sözleşme nedeniyle yapılan masraflar ,uğradığı zararlardan , şimdilik 5500 YTL nin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir....