Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda birinci bentte açıklandığı üzere, feshin haksızlığının tespiti halinde mahkemece davacının talep edebileceği kira miktarı hesaplanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi, aksi halde bu talebin reddine dair hüküm tesisi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 30.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, davanın görülmesinin idari yargının görev alanına girdiğinden bahisle dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacıya ait gecekondunun kentsel dönüşüm projesi kapsamında davalı belediyeye devri hususunda taraflar arasında sözleşme akdedildiği, ancak davalının sözleşmeyi tek taraflı feshetmesi üzerine davacının bu feshin haksızlığının tespiti ile olmaması halinde zararlarının tazmini için eldeki davayı açtığı, mahkemece de davanın idari yargıda görülmesi gerektiğinden bahisle dava dilekçesinin usulden reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmakla eldeki davada çözülmesi gereken husus davaya bakma görevinin adli yargıya mı, idari yargıya mı ait olduğu hususudur....

      . - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketin ..., ve ... iken davalının 5.1.2001 tarihli yazı ile ... ’e ait bayilik sözleşmelerini tek yanlı olarak fesih ettiğini, fesihin haksızlığının ve teminatların iadesi için açılan 2001/83 esas sayılı dava sonunda feshin haksız olduğunun tespiti ile teminatların iadesine karar verildiğini, haksız fesih nedeniyle zarara uğradıklarını iddia ederek toplam 293.447 YTL tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında sözleşmelerin haklı nedenle fesih olunduğunu ve davacının tazminat talebinin 2001/83 davada red olunduğu için kesin hüküm bulunduğunu ve yeniden dava konusu yapılamayacağını beyan ederek davanın reddini istemiştir....

        "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ....arasındaki davadan dolayı ....Hukuk Hakimliğince verilen 03.05.2011 gün ve 2007/274-2011/183 sayılı hükmü bozan Dairemizin 25.06.2012 gün ve ...sayılı ilâmı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan feshin haksızlığının tespiti, kâr mahrumiyeti, istihkak bedeli ve irad kaydedilen teminat tutarının tahsili ile manevi tazminat istemleriyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen .....25.06.2012 tarihli ilâmıyla taraflar yararına bozulması kararına karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. 1-Yargıtay ilâmında belirtilen gerektirici nedenler karşısında davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme...

          Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2021/117 E., 2023/114 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, davacının sahibi bulunduğu eczane ile davalı kurum arasındaki sözleşmenin gerekçesiz feshi nedeniyle haksızlığının tespiti ile sözleşmenin geçerli olarak devam ettiğinin tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (3). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (3). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü KARAR Davacı; hastalardan katılım payı almadığı ve hastalara yönlendirme yaptığı gerekçesiyle hakkında davalı kurum tarafından 2012 yılı protokolünün 5.3.14, 5.3.6, 4.3.6, 6.17 maddelerinin uygulanmasına ilişkin 22/10/2015 tarih ve 98206689/SÖZLEŞME-18064804/5331601 sayılı kararın haksızlığının tespiti ile iptalini talep etmiştir. Davalı; beyanları alınan hastalardan katılım payı alınmadığını ve yönlendirme yapıldığının tespiti üzerine mevzuat ve sözleşmeye uygun işlem yapıldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2020/158 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Feshin Haksızlığının Tespiti KARAR : Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan idarece yapılan feshin haksızlığının tespiti istemine ilişkin olup, açılan bu dava kapsamında davacı vekilinin müvekkilinin ihalelerden yasaklanmasının ve teminatın irat kaydedilmesine ilişkin idare kararının ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına yönelik istemi üzerine mahkemece verilen ara kararda davacı vekilinin, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilen dosyanın yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM; Davacı vekili tarafından verilen 26/09/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Yükseköğretim Kurumları T3 ile yapılan ihalenin müvekkili nezdinde kalmış olması üzerine eser sözleşmesi akdedildiğini ancak bu sözleşmenin davalı tarafından 18/09/2020...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin haksızlığının tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) [ Madde 80 ] "İçtihat Metni" Davacı, işe iade isteminde bulunan işçilere boşta geçen süre için ödenen 4 aylık ücret nedeniyle SSK'ya verilen ek prim bildirgeleri ve 4 aylık dönem bordrolarındaki iş kazası ve meslek hastalıkları priminin uygulanmaması yönündeki itirazların reddine ilişkin işlemin haksızlığının tespiti ile haksız olarak tahakkuk ettirilerek tahsil edilen miktarların yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

                  Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat, alacak, feshin haksızlığının tespiti; birleşen dava muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ile tescil taleplerine ilişkindir. Dava konusu sözleşme, resmi şekline uygun olarak yapılmış ise de sözleşmeyi imzalayan arsa sahibi davalı, sözleşme konusu parselin tam maliki olmayıp, hissedarıdır. Tapuda paydaş olan diğer hissedarlar TMK'nın 692. maddesi gereğince sözleşmede taraf olmadığından sözleşme bu şekli ile geçerli kabul edilemez. Bunun yanında, sözleşme konusu taşınmazın bağ vasıflı olduğu, imar parseli olmadığı hem sözleşme, hem de dosya kapsamından anlaşılmaktadır. 3194 Sayılı İmar Kanunu gereğince ancak imarlı parseller için inşaat ruhsatı verilebileceğinden, bağ vasıflı olan imarsız taşınmazda inşaat yapılması da mümkün değildir. Sözleşmenin yapıldığı tarihte taşınmazın gerek imarlı olmayışı ve gerek diğer paydaşların sözleşmeye katılmayışından ötürü, sözleşme baştan itibaren geçersiz olur....

                    UYAP Entegrasyonu