Hukuk Dairesi'nin 02.07.2018 tarih ve 2018/11573 Esas, 2018/14743 Karar) Buna göre davacı ile davalı arasındaki sözleşme nedeniyle davacının ferağa icbar ve tapu iptal-tescil talebinde bulunamayacağı ancak yaptığı ödemeleri geri alabileceği kanaatine varılmakla; davacının terditli taleplerinden ferağa icbar ile tapu iptal ve tescil yönündeki taleplerin yukarıdaki gerekçeler ışığında reddine karar verilmiştir. Davacının, gayri resmi şekilde satın aldığını iddia ettiği 259 ada 20 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde davacının taşınmazda hissedarken payını 05.03.2018 tarihli ve 6198 yevmiye nolu resmi senetle dava dışı Sefa Kaç isimli şahsa devrettiği, taşınmazın hali hazırda Ayşe ( Balakçı oğlu Mehmet karısı), Ahmet (Balakçıoğlullarından Mehmet oğlu), T2 ve Sefa Kaç isimli kişiler adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır....
Vaad alacaklısı, sözleşmeyle kazandığı kişisel hakkına dayanarak borcun iradi biçimde yerine getirilmemesi halinde açacağı ferağa icbar davası ile mahkemeden hükmen tescil isteminde bulunabilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanunu’nun 125. maddesi hükmünce on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaad edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaad alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Medeni Kanunun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma” kuralı ile bağdaşmayacağından dinlenmez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.7.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil, olmadığı takdirde yapılan ödemelerin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteğinin pul yokluğundan reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı ferağa icbar suretiyle tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise yapılan ödemelerin istirdatına ilişkindir. Mahkemece sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığından, davacı da havale suretiyle gönderdiği ödemeleri satış vaadine karşılık yaptığını kanıtlayamadığından her iki istek kalemi de reddedilmiştir....
Buna uygulamada ferağa icbar suretiyle tescil talebi de denilmektedir. Yasa hükmünde sözü edilen “malik” ise taşınmazın o andaki kayden maliki olan kimsededir. Kısaca satış vaadi sözleşmelerinin konusu 1644 ada 14 sayılı parseldeki ...’ın payı olduğundan mülkiyet aktarımı istemine ilişkin davanın kayıt maliki olan bu kişiye yöneltilmesi gerekir....
Oysa, kendilerinin yer aldığı ve kendilerine karşı açılan ferağa icbar davasında işlemin muvazaalı olduğu yönünde bir iddia ve savunma ile temlik işlemine karşı konulması mümkün iken karşı konulamamış ve kesinleşen kararla da işlemin (gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi) hukukiliği kesinleşmiştir. Gerçekten de, bir hükmün ve sonuçlarının ortadan kaldırılması ve bertaraf edilebilmesi ancak 6100 sayılı ...nun 374 ve takip eden (1086 sayılı HUMK.nun 445 ve devamı) maddeleri hükümleri gereğince elde edilecek yeni bir hükümle mümkündür.Fevkalâde kanun yolu olan yargılamanın iadesi mevcut iken olağan yoldan açılan bir dava ile aynı sonuca ulaşmak olanaksızdır. Ayrıca; ferağa icbar davasında kabul beyanında bulunan davacı şirket, muvazaalı işlemin tarafı olduğuna göre, eldeki davada ileri sürülen iddiaların Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde düzenlenen iyiniyet kurallarıyla bağdaşmayacağıda kuşkusuzdur....
TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVALARINDA HARÇ ALMA USULÜ 492 S. HARÇLAR KANUNU [ Madde 16 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 1 ] "İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 8.7.2005 gününde verilen dilekçe ile ferağa icbar, tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.5.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Miyase vd. tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 8.7.2005 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmiştir. Davada 19.3.1982 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır....
Noterliğinin 26812 yevmiye numaralı 27/06/1994 tarihli düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi muhteviyatındaki taşınmaza ilişkin yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri neticesinde 5.000 m² alanın Antalya ili Merkez Yeşilköy 1448 ve 1447 parsel numaralı taşınmazlar içerisinde kaldığı taşınmazın bir kısmı yönünden tescil ve/veya maddi tazminat istemli belirsiz alacak davasının Antalya 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.07.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, çaplı taşınmaza ilişkin tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe dahilinde davanın reddine dair verilen karara karşı davacılar vekilince süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Tapuda kayıtlı taşınmazların harici satışı TMK'nın 706, 6098 sayılı TBK'nin 237, 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nın 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu husus 6098 sayılı TBK'nin 237.maddesinde "Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için resmi şekilde düzenlenmesi şarttır.” şeklinde açıklanmıştır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/57 E., 2012/541 K. sayılı dosyasıyla açtığı ferağa icbar tapu iptal ve tescil dosyasının yargılama safahatında hile ve desiseler ile davacıyı kandırmak suretiyle davalının kabul beyanıyla dosyanın lehine sonuçlanmasını sağladığını, davacının bono miktarı itibariyle iddiasını yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafından davaya konu takibin dayanağı bononun teminat olarak verildiği ve sonradan anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının yazılı belge ile kanıtlanamadığı, ...... 1....