Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetkili mahkemenin ... Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek yetkisizlik karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, menfi tespit davalarında yetkili mahkemenin takibin yapıldığı veya davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    -KARŞI OY YAZISI- Dava, bonodan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkin olup, takipten önce açılmıştır. Takipten önce açılan menfi tespit davalarında, genel ve ilgili yasalarda öngörülen özel yetki kuralları uygulanır. İİK'nun 72/son maddesindeki yetki kuralları, takipten sonra açılan menfi tespit davalarında uygulama yeri bulunan kurallar olup, takipten önce açılan menfi tespit davaları yönünden diğer yetki kurallarını ortadan kaldırmaz. Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince; dava konusu bonoda “ihtilaf halinde .......

      Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı -------olarak davacıya aittir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu kabul ederek, tüm fatura bedellerinin davalı tarafından davacıya tam ve eksiksiz bir şekilde ödendiğini savunmuştur. Bu durumda ispat yükü davalı tarafa geçmiştir....

        Davacı vekilinin temyizine gelince; faturaya dayalı alacak likit (bilinebilir) nitelikte olduğundan İİK'nun 67/2 maddesi uyarınca davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı biçimde bu talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, icra takip tarihi itibariyle davaya konu edilen icra takip dayanağı faturalardan dolayı davacının davalıdan alacaklı olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Asıl ve birleşen davalar, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Asıl davaya konu icra takibi 03.04.2007 tarihli 5 adet faturaya dayalı olarak, 14.08.2008 tarihinde, birleşen davaya konu icra takibi ise 03.04.2007, 07.06.2007 ve 30.08.2007 tarihli faturalara dayalı olarak 23.03.2012 tarihinde başlatılmıştır....

            Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, takipten sonra ikame edilecek menfi tespit davalarının borcun doğmadığı veya borcun takipten önce ödendiği iddiası ile açılabileceği, borç takipten sonra ödenmesine rağmen alacaklı vekili tarafından takipten vazgeçilmemiş ise başvurulması gereken yolun takibin iptalinin istenilmesi olduğu, bu hususta ise icra mahkemesinin görevli bulunduğu, icra mahkemesine yapılacak başvuru dava niteliğinde olmadığı için asliye hukuk mahkemesi tarafından icra hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilemeyeceği gerekçesiyle davanın dava şartı (görev) yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı borçlu bulunmadığının ispatı için İİK'nun 72/1. maddesi uyarınca menfi tespit davası açabilir....

              Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de bozma kararında belirtildiği gibi bir araştırma yapılmadığı gibi 13/10/2016 tarihli kararda menfi tespit yerine müspet tespit kararı verilmiş bu kere Dairemizce 2017/958 esas ve 2017/4308 karar ve 30/05/2017 tarihli ilamıyla sadece usul yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş ve bu kere her hangi bir araştırma yapılmadan davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 26 adet faturaya dayalı olarak yapılmış ve itiraz edilmediği için kesinleşmiş ilamsız takibe karşı açılmış menfi tespit davasıdır. Davacı takip konusu 26 adet fatura bedelinin ödediği gerekçesiyle açtığından ispat külfetini üzerine almıştır. Dosya içinde bulunan 24/08/2010 tarihli davalı alacaklı tarafından davacı borçluya gönderilmiş mutabakat metninde borç 31/10/2010 tarihi itibariyle 11.213,42 TL olarak gösterilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalı şirketin müvekkili ... aleyhine faturaya dayalı icra takibine giriştiğini işlemiş faiz hesabını fatura tarihi üzerinde yaptığını, oysa, ihtarnamenin tebliğ tarihinden sonra ödeme süresinin ilavesi ile temerrüt tarihinden itibaren faizin hesap edilmesi gerektiğini, ayrıca takipten sonra yapılan kısmi ödemelerin icra dosyasına yansıtılmadığını, diğer müvekkilinin ise haciz aşamasında 7.956,00 TL için kefil olduğunu bu miktar ile sorumlu tutulması gerekirken asıl alacağın 9.386,33 TL olarak hesaplandığını belirterek icra takip dosyası üzerinden yeniden borç hesabı yapılmasına ve yapılan ödemeler toplamı 3.500,00 TL ile 2.581,28...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine faturaya dayalı icra takibine giriştiğini, alacaklı görünen davalı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkiline yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, takipten haberdar olmadığı için süresinde itiraz edemediğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya 48 adet beher yarım kiloluk maya satıp teslim ettiğini, davacının herhangi bir ödeme yapmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

                    DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/10/2021 KARAR TARİHİ : 29/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2021 Davacı tarafça davalı taraf aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık duruşmaları sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine 3370 Euro bedelli faturaya dayalı olarak İstanbul .... İcra Müdürlüğünün ... E....

                      UYAP Entegrasyonu