Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda açıklandığı üzere 5395 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle 2828 sayılı Kanun uyarınca korunmaya muhtaç çocuklar hakkında korunma kararı alma ve koşullarının varlığı halinde bu kararı kaldırma görevi çocuk mahkemelerinin görevi kapsamına alınmıştır. Eskişehir`de çocuk mahkemesi bulunmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkin olup, her aşamada mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. Gerçekleşen bu durum karşısında, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi yönünden bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. b) Kabule göre de; Korunma kararının kaldırılmasına yönelik istek korunma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle ilgilidir. Bu sebeple, davanın hakkında korunma kararı alınmış olan kişi küçük ise yasal temsilcisine, ergin ise korunma altına alınan kişiye yöneltilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan eksik hasım ve incelemeyle hüküm kurulması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ......

    KARAR Davacı, davalının yaşlı olması nedeniyle bakım ve yardıma muhtaç olduğunu,davalıya uzun yıllar hukuki ve kişisel yardım etmesi karşılığında davalının kendisine 43.000 TL ödeme taahhüdünde bulunarak bir sözleşme tanzim ettiklerini, davalının borcunu ödemediğini, bu paranın tahsili için davalı hakkında icra takibi yaptığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir....

      Kısıtlı adayı T6 hakkında Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nce düzenlenen 15.06.2020 tarih ve 1015- 20583 numaralı, aralarında nöroloji ve psikiyatri uzmanının da bulunduğu heyet tarafından verilen sağlık kurulu raporunda; "akli dengesinin akıllıca yaşam sürdürmek için yeterli olduğu, kendi işlerini kendisinin yapabilecek güçte olduğu, sürekli yardıma muhtaç olmadığı, vasi tayini gerekmediği, mahkemece dinlenmesinde fayda olduğu" tespit edilmiş olup, alınan sağlık kurulu raporunun yeterli ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; 52 yaşında ve dul olup evliliğinden bir erkek çocuk sahibi olduğunu, davalının, müvekkilinin oğlu olduğunu, yaklaşık bir yıl önce kısmi felç geçirmesi nedeniyle bakım ve yardıma muhtaç olduğunu, ... Valiliği Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürlüğünde kaldığını, yardım nafakası borçlusu davalı oğlunun ise gemi kaptanı olup, ... gelire sahip olduğunu belirterek aylık ....000 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalılar lehine BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ın de durumu diğer mağdurlar ve katılana ilettiği, ayrı ayrı olmak üzere sanığın adına Ziraat Bankası'na 407 TL, 307 TL, 300 TL ve 395 TL olmak üzere para yatırdıkları, sanığın da bu paraları çektikten sonra ortadan kaybolduğu, böylece sanığın, tek bir mağdurla muhatap olarak haksız menfaat temin etmiş olması karşısında basit dolandırıcılık suçunun sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunamamıştır. Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın aşamalardaki beyanları, tanık anlatımları, teşhis tutanağı ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde; suç tarihinde sanığın, katılanın yanına gelerek, eşinin asker arkadaşı olduğunu söylediği ve konuşmaya başladığı; devamla fakirlere para yardımı yapmak istediğini, söyleyerek parayı vermesi durumunda fakirlere dağıtıp dağıtmayacağını sorduğu, katılanın kabul etmesi üzerine sanığın katılanı beyaz saçlı yaşlı bir adamın yanına götürdüğü, bu kişinin fakirlere dağıtılmak üzere 500 TL vererek katılana kendisinin de yardım edip etmeyeceğini sorduğu, bunun üzerine katılanın kolundaki dört adet bileziği verdiği, daha sonra sanığın bu para ve bilezikleri “hocanın okuması gerekiyor” diyerek aldığı ve uzaklaştığı anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılanın ortağı olduğu şirketin ... ilçesinde bulunan otel şantiyesinde şantiye sorumlusu olarak görev yapan sanığın, kendisine işçilere dağıtılmak üzere tevdi edilen 141,000 TL parayı işçilere dağıtmayıp mal edindiği iddia olunan olayda, dosya kapsamında alınan beyanlar ve bilirkişi raporuna göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olmadığına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ...tarihinde Antalya Korkuteli İlçesinde ... ... yönetimindeki ... ... ... plakalı otomobil ile davacı yönetimindeki motorsikletin çarpışması neticesinde müvekkilinin ağır yaralandığını, karşı tarafın %100 kusurlu olduğunu, .../.../... tarihli rapora göre müvekkilinin normal bir hayat sürdürmek için aklen yeterli olmadığı, kendi işlerini bizzat göremiyeceği, sürekli olarak yardıma ve bakıma muhtaç olduğunun belirlendiğini, müvekkiline davalı sigorta şirketinin 330.000,00 TL ödeme yaptığını ancak bu ödemenin sakatlık ve bakıcı gideri olmak üzere yapılan toplam ödeme olduğunu, müvekkilinin %100 malül olduğunu, müvekkili yönünden tedavi gideri limiti yönünden ......

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Talep 4721 sayılı TMK'nın 405. ve 408. maddelerine dayalı kısıtlanma istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu