Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme, Sigorta bedelini almak için dolandırıcılık, yardım ve bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi, Suç üstlenme - azmettirme Hüküm : Sanıklar ... ve ...hakkında; Nitelikli dolandırıcılık ve Suç Üstlenmeden Beraat, Sanık ... hakkında; Nitelikli dolandırıcılık suçunda Beraat, 5237 sayılı TCK'nın 85/2, 62, 51/1-3 ve 98/2, 62, 51/1-2-3, 51/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet... ve ...,...'...

    K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 31.10 2007 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yardıma muhtaç % 100,00 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece maddi zarar sigorta tahsisleri peşin sermaye değeri ile karşılandığından reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı ve davalı vekilince temyiz olunmuştur. Mahkemenin maddi tazminat isteminin reddine ve manevi tazminatın takdirine dair kararı isabetlidir. Ancak, manevi tazminatın isteminin kısmen reddi nedeniyle davalı yararına avukatlık ücreti tayininde yanılgıya düşüldüğü, avukatlık ücretinin fazla takdir edildiği görülmektedir....

      Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı işyerinde temizlik işçisi olarak çalışan davacının kırma eleme binasında gece mesaisinde kömür taşıyan bantların altını ve çevresini temizlerken sağ kolunu bant ile makara arasına kaptırdığı, Kütahya Devlet Hastanesi'nin 13.07.2006 tarihli raporunda davacıya “ sağ dirsek amputasyonu ” teşhisi konularak çalışma gücü kaybının % 50 olduğunun bildirildiği, SGK Tedavi Hizmetleri ve Maluliyet Daire Başkanlığı'nın davacının yardıma muhtaç olmadığını ve sürekli işgöremezlik derecesinin %77 olduğunu bildirdiği, mahkemenin talebi üzerine inceleme yapan Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'nun 05.11.2010 tarihli kararı ile davacının maluliyetinin Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü'ne göre %77 olduğunu bildirdiği anlaşılmaktadır....

        Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı'nın 13/08/20014 tarihli sağlık kurulu raporunda, kısıtlı adayı Yaşar'ın akli dengesinin akıllıca yaşam sürmek için yeterli olmadığı, iradesinin verdiği kararlar ve hareketleri üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı, kendi işlerini görecek güce tam olarak sahip olmadığı, sürekli yardıma muhtaç olmadığı, rahatsızlığı nedeniyle zaman zaman kontrolsüz ve etrafa zarar verici davranışlar gösterebileceği, muhafaza altına alınmasına gerek olmadığı, hastalığının kronik (devamlı) nitelikte olduğu, vasi tayini gerekmediği, mali müşavir atanmasının uygun olacağı, hakimlikçe dinlenmesinde yarar olabileceği rapor edilmiş bu bağlamda yargılama sırasında dinlenen kısıtlı adayı da, parasının hesabını ve parasını nereye harcadığını bilmediğini, kendisini idare edemediğini, atak durumu başladığında nereye imza attığını bilmediğini beyan ederek kısıtlanmasını talep etmiştir....

          Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmasında; davacının ev hanımı olup, aylık 187 TL yetim aylığı aldığı davacı çocuk ... 12.12.1988 doğumlu olup davacının vesayeti altında olduğu davalı ise, özel bir şirkette satış temsilcisi olarak çalışmakta olup aylık brüt 1450 TL net 1.131 TL gelir bulunmakta ve yeniden evlilik yapmıştır. Somut olayda; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumalır nafakaların niteliği, özelliklede davalının belirlenen gelir durum ve aradan geçen zaman içerisindeki ekonomik göstergelerde ki değişim nazara alındığında hükolunan nafaka miktarları çok olup TMK. 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış olup, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

            Türk Medeni Kanununun 313. maddesinde; evlat edinilmesi istenilen kişi, bedensel veya zihinsel özrü sebebiyle sürekli olarak yardıma muhtaç ve evlat edinen tarafından en az beş yıldan beri bakılıp gözetilmekte veya evlat edinen tarafından, küçükken en az beş yıl süreyle bakılıp gözetilmiş ve eğitilmiş ise, veya diğer haklı sebepler mevcut ve evlat edinilen, en az beş yıldan beri evlat edinen ile aile halinde birlikte yaşamakta ise evlât edinenin altsoyunun açık muvafakatiyle ... veya kısıtlı evlât edinilebilir. Evli bir kimse ancak eşinin rızasıyla evlat edinilebilir. Bunlar dışında küçüklerin evlat edinilmesine ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır hükmü yer almaktadır....

              Şti.nde suç tarihinde işçilerin başında usta başı olarak çalıştığı, işçilerin maaşının asgari ücretten bankadaki hesaplarına ödendiği, ayrıca yapılan işe göre katılan tarafından işçilere dağıtılmak üzere fazla çalışma ücretlerinin toplu olarak sanığa verildiği, 2013-2014 yılı fındık sezonunda sanığın müştekiden işçilere dağıtılmak üzere teslim edilen 15.455,00 TL den 13.500,00 TL sini işçilere dağıttığı, geriye kalan miktarı ise kendisinin yararına olacak şekilde uhdesinde bıraktığı, sanığın bu şekilde belli şekilde davranmak üzere kendisine hizmet nedeniyle teslim edilen parayı işçilere dağıtmayarak üzerine atılı suçu işlediği...” gerekçesiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan davacının mahkumiyetine karar verildiği ve kararın 10/02/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Öncelikle Ceza hukuku ve Medeni Hukuk arasındaki ilişkide Türk Borçlar Kanunu'nun 74. maddesinin değerlendirilmesi gerekir (Eski Borçlar Kanunu Mad. 53)....

                Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; kısıtlı adayı hakkında ruh sağlığı ve hastalıkları uzmanı tarafından tek imzalı olarak düzenlenen 05.02.2016 tarihli raporda, kısıtlı adayına atipik psikoz tanısı konularak, akli dengesinin akıllıca yaşam sürmek için yeterli olmayıp, sürekli yardıma muhtaç bulunduğu hakimlikçe dinlenmesinde yarar olmadığı belirtilmiştir. TMKnun 409/2.maddesinde akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlamaya ancak resmi sağlık kurulu raporu üzerine karar verileceği hükme bağlanmıştır. Vesayete ilişkin hükümlerin kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğu da göz önüne alınarak; mahkemece, kısıtlı adayının yeniden hastaneye sevki sağlanıp kısıtlanmasını gerektirir nitelikte akıl hastalığı veya akıl zayıflığı bulunup bulunmadığı konusunda sağlık kurulu raporu aldırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yerinde bulunmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....

                  kaybının bulunduğunun tespit edilerek, akli dengesinin akıllıca yaşam sürmek için yeterli olmadığı, iradesinin verdiği kararlar ve hareketleri üzerinde yetersiz olduğu, sürekli yardıma muhtaç olduğu, hastalığının sürekli olup hakimlikçe dinlenmesinde fayda bulunmadığı, vasi tayininin gerektiğinin bildirildiği, kısıtlama talebinin kaldırılması istemi üzerine yeniden hastaneye sevki ile alınan 02/06/2021 tarihli rapor içeriğinde aynı tanıların bildirildiği ve hastalığının sürekli olduğunun belirtildiği, istinaf eden tarafından istinaf dilekçesine eklenmiş bulunan 12/09/2000 tarih ve 2407 numaralı Adana Devlet Hastanesi Özürlüler İçin Sağlık Kurul Raporunda sorumluluk gerektiren işlerde çalışmaması gerektiği, hafif mental retardasyon tanısı bulunduğu ve çalışma gücü kaybının %40 olduğu, kısıtlılık halinin sona ermesini gerektirir Türk Medeni Kanunun 474....

                  dan ayrı ayrı 750'şer TL yardım nafakasının dava tarihinden başlamak üzere alınarak davacıya verilmesine ve nafaka miktarının her yıl yurt içi üretici fiyat endeksi doğrultusunda artırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, kardeşleri Yüksel Pınar için davacı kuruma nafaka ödemesi yapacak maddi güçleri bulunmadığını, kendilerinin yaşlı ve bakıma muhtaç durumda olduklarını, bu yüzden aleyhine açılan nafaka davasını kabul etmediğini ileri sürerek davanın reddini talep etmişleridir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacı ... bünyesinde bakılan 02.06.1941 doğumlu, Mehmet ve Fatma oğlu, Yüksel Pınar için davalı ...'dan aylık 300-TL, Davalı ... ve ...'...

                    UYAP Entegrasyonu