Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacaklı tarafından borçlu şirket ve müteselsil kefil borçlu hakkında genel kredi sözleşmesi ve şirket kredi kartı borcunun tahsili için takip başlatıldığı, borçlunun yasal süresi içerisinde borca, faiz oranına ve miktarına yasal süresi içerisinde itiraz etmediği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır. Şikayete konu kredi kartı borcunun şirkete ait kredi kartı borcundan kaynaklandığı, alacaklı ve asıl borçlunun tacir, davacı gerçek kişinin ise şirket ortak ve yetkilisi olduğu, borç tüketici işleminden kaynaklanmadığından olayda TBK'nın faize ilişkin sınırlama getiren 88 ve 120. maddelerinin tatbik imkanı bulunmadığı anlaşılmıştır....

Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/406 esas 2022/71 karar sayılı ilamdaki hüküm kısmında 1 nolu maddede ticari faizin yasal faiz olarak düzeltilmesine karar verildiğini, diğer maddelerde ise faize ilişkin olarak açıklama yapılmamış yani yasal faize karar verildiğini, faize faiz işletildiğini, faiz hesabı ayrıntılı olarak açıkça belirtilmesi gerekirken bu şekilde talepte bulunulmadığını ve ödeme emri yollandığını, icra emrinin hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile takibin yargılama kesinleşinceye kadar geçici olarak durdurulmasına, ihtiyati tedbir kararı verilmesi halinde, kararın uyap üzerinden icra dosyasına gönderilmesine, şikâyetin kabulüne öncelikle takibin iptaline, takibin iptali talepleri kabul edilmediği takdirde icra emrinin ilama aykırı olan kısımlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Karasu İcra Dairesinin 2019/829 esas sayılı dosyası....

Diğer taraftan borçlunun ilamsız takipte borca, faiz ve ferilere, faiz nevi ve oranına yönelik itirazları ise İİK'nın 62. maddesi uyarınca takibin şekline göre ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren yasal süresi içerisinde icra dairesine sunulması gerekmekte olup icra mahkemesinde itiraza konu edilemez. Mahkemenin bu gerekçeye dayalı ret kararı isabetlidir. Yine, takip talebi ve ödeme emri incelendiğinde, alacaklının takip sonrası asıl alacağa hem yasal faiz, hem de avans faizi talebinde çelişki bulunmakta olup, bu husus takip kesinleşmiş olsa dahi şikayet konusu yapılabilecek ise de, infazın ödeme emrine, usul ve yasaya aykırı yapıldığı iddiasına ilişkin bu şikayet, ancak icra dosyasında bir kapak hesabı yapılması halinde şikayet konusu yapılabileceğinden ve dosyada bir kapak hesabı olmadığından ilk derece mahkemesinin buna ilişkin gerekçesi de yerindedir....

KANUNİ FAİZ 4833 S. 2003 MALİ YILI BÜTÇE KANUNU [ Madde 51 ] 3095 S. KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZİNE İLİŞKİN KANUN [ Madde 1 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şişli 2. İcra Tetkik Merciince şikayetin kısmen kabulüne dair verilen 9.10.2003 gün ve 2003/1675-1582 sayılı kararın incelenmesi şikayetçi borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin10.2.2004 gün ve 2003/25231-2004/2317 sayılı ilamı ile, (...31.3.2003 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 4833 sayılı 2003 Mali Yılı Bütçe Kanununun 51/t maddesine göre 3095 Sayılı Kanunun 1. maddesinde öngörülen kanuni faiz oranı 1.4.2003 tarihinden itibaren aylık %2,5 olarak belirlenmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili şikayetinde; takibe dayanak ... . Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 13.10.2011 tarih ve 2010/1543 Esas, 2011/565 Karar sayılı ilamında faize hükmedilmediği halde dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmasının ilama aykırı olduğunu belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas 1997/776 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/04/2021 NUMARASI : 2020/551 ESAS - 2021/237 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde, ilama aykırı oran ve miktarda faiz talep edildiğini beyan ederek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkeme; şikayetin kabulü ile icra emrinde yer alan kıdem tazminatına işlemiş faiz tutarının 3.051,11- TL, fazla çalışma ücretine işlemiş faiz tutarının 6.900,07- TL, hafta tatili ücretine işlemiş faiz tutarının 2.361,20- TL, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağına işlemiş faiz tutarının 440,75- TL, ücret alacağına işlemiş faiz...

      Somut olayda, mahkemece yukarıda açıklanan ilkeye uygun olarak kamu bankalarından faiz oranlarının sorulmadığı anlaşılmakta olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; TCMB' nin oranları nazara alınarak ilama göre istenebilecek faizin hesap edildiği anlaşılmaktadır. O halde, Mahkemece, ilam ve yasa maddesi nazara alınarak, Devlet Bankalarının takip konusu yabancı paraya fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranlarının, ilgili bankalar genel müdürlüklerinden sorularak tespiti ile bu oranlar esas alınarak faiz hesabı yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, bilirkişinin TCMB'nin oranlarına göre yaptığı hesaplama kabul edilerek hüküm tesisi isabetsizdir....

        Faiz oranına ve faiz miktarına yönelik itiraz bakımından yapılan değerlendirmede ise takip talebinde çekin vade tarihinden takip tarihine kadar yıllık yıllık %19,50 faiz oranının uygulandığı görülmüş, çekin tacir çeki olduğu ve TTK gereği bir taraf için ticari iş olan hukuki ilişkinin diğer taraf için de ticari iş olacağı, davacının davalı ile aralarındaki ticari ilişkiyi dava dilekçesi ile kabul etmiş olduğu, 3095 sayılı kanun ve 29/06/2018 tarih ve 30463 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan TCMB tebliği gereği ticari işlerde faiz oranı yıllık %19,5 olduğundan faiz oranı, işlemiş ve işleyecek faiz oranlarına yönelik itirazın da reddine karar vermek ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Yetki itirazının reddine, Borca, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize yönelik itirazın reddine, Tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 24/05/2007 tarih ve 2005/667 E., 2007/255 K. sayılı ilamında 45.390,81 TL tazminatın 15.06.2005 tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verildiği, alacaklı tarafından alacağın reeskont avans faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiği görülmektedir....

          İçtihadı Birleştirme kararı, Hukuk Genel Kurulu'nun 24.11.1995 tarih, 1994/2 E. - 1995/2 K. sayılı kararı) Somut olayda; Takibe dayanak yapılan ilamın (2) ve (3) bentlerinde hükme bağlanan ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacaklarının ıslah ile artırılan bakiye kısımlarına faiz öngörülmemiştir. Dayanak ilamın (1) nolu bendinde kıdem tazminatına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş ise de 9. Hukuk Dairesi’nin 05/05/2014 tarihli düzelterek onama ilamında ıslahla artırılan 10.507,20 TL kıdem tazminatının faizsiz olarak tahsiline karar verilmiştir. Bu durumda işçi alacakları kesinleşmeden infaz edilebilecek alacaklardan olduğundan yukarıda açıklanan kural gereği kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla mesai alacağının ıslahla artırılan bakiyesi yönünden karar tarihinden yasal faiz hesaplaması yapılmalıdır. Mahkeme’ce hükme dayanak yapılan raporda ise ıslahla artırılan alacak kalemlerine hiç faiz uygulanmadığı görülmektedir....

            UYAP Entegrasyonu