Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

itibariyle bakiye dosya borcunun 584.601,90 TL olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (...)’nun 88. maddesindeki; “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir....

    Hukuk Dairesinin 24/12/2015 tarih ve 2015/20983 E.-2015/23223 K. sayılı kararı ile borçlunun başvurusu şikayet niteliğinde olduğundan taraflar gelmese bile işin esası incelenerek karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkeme kararının bozulduğu, bozma kararı üzerine mahkemece 27.10.2014 tarihinde dosya borcunun ödenmesi suretiyle dosyanın infaz edilmiş olduğu gerekçesiyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi tarafından açıkça şikayetten vazgeçilmedikçe dosya borcunun ödenmiş olması, icra mahkemesince işlemiş faiz miktarı ve oranına ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez. Her dava ve şikayet yapıldığı andaki şartlara göre değerlendirilmelidir....

      Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda, her ay doğan TIS ücreti zammı farkı alacağı için, alacağın doğduğu her aydan itibaren faiz yürütülmesi doğru olmakla birlikte alacağın doğduğu ayı takip eden aydaki en yüksek işletme kredisi faiz oranı uygulanması gerekirken, 2013 Şubat ayındaki %72, 2014 Şubat ayındaki %50 ve 2015 Ocak ayındaki %48 faiz oranı uygulanmıştır. Bu durumda Mahkemece, bilirkişiden, her ay doğan TİS ücreti zammı farkı alacağı için, takip eden aydaki en yüksek işletme kredisi faizi oranının uygulandığı yeni rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. .//.....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Şikayet eden borçlu ... vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; icra takibine dayanak yapılan mahkeme ilamında, 3095 sayılı Yasa'nın 4/a maddesi hükmü uyarınca Kamu Bankalarınca 1 yıl vadeli mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek döviz faizinin uygulanmasına karar verildiği halde, icra emrinde Devlet Bankalarınca Merkez Bankası'na bildirilen en yüksek döviz faiz oranlarının esas alınarak fazladan faiz talebinde bulunulduğunu belirterek fazladan talep edilen faiz yönünden takibin iptaline...

          Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesi kendilerine tebliğ edilmeden dosyanın karara çıkarılmasının hatalı olduğunu, icra müdürlüğünün kapak hesabı yaparken %19,50 faiz oranını dikkate alması gerekirken %13,75 faiz oranını dikkate alarak hesaplama yaptığını, bu nedenle dosya infaz edilmiş gibi infazen kapatma kararı aldığını, yanlış faiz oranının dikkate alınması nedeniyle müvekkilinin alacağının tamamını tahsil edemediğini, icra müdürlüğünün dosyanın infazen kapatıldığına ilişkin 30.09.2019 ve 04.03.2020 tarihli kararlarının hatalı olduğunu, icra müdürlüğünün 04.03.2020 tarihli kararının iptali için şikayet yoluna başvurduklarını, İstanbul 24.İcra Müdürlüğünün 2020/623 esas sayılı dosyasından verilen hatalı kararla şikayetlerinin süreden reddine karar verildiğini, icra müdürlüğünün yasaya açıkça aykırı olan kararından dönebileceğini ve dosyanın infazına ilişkin kararın hatalı olduğunu fark eden icra müdürlüğünün yenileme taleplerini kabul ettiğini, Mahkemece eksik...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Şikayet eden borçlu vekili, müvekkili aleyhine başlatılan takibe karşı İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvurusunda; alacakların brüt olarak istendiği, hesaplanan faiz oranı ve miktarının yanlış olduğunu belirterek takip talebi ve icra emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece, şikayetin 2004 sayılı İİK'nun 32, 33 ve 33/a maddelerinde belirtilen sebepleri içermediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir....

            GEREKÇE: Uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte, icra emri ve kıymet takdir raporu tebliğ işlemlerinin usule uygun olup olmadığı, kat ihtarnamesinin usule uygun tebliğ edilmediği, icra takibinde ipotek belgesi ve akit tablosunun tapu dairesince verilmiş resmi bir örneğinin sunulmadığı, ipotek akdinde atıf yapılan sözleşmedeki faiz oranına göre faiz talep edilmeyip daha fazla faiz talep edildiği, takip dayanağı ipoteğin limit ipoteği olduğu, teminat ipoteği olduğu, kesin borç içermediği iddialarına dayalı olarak takibin ve icra emrinin iptali şartlarının bulunup bulunmadığı, kıymet takdirinin düşük olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Mahkemece sadece kat ihtarnamesinin usule uygun olarak tebliğ edilmemesi sebebiyle icra emrinin iptaline karar verildiği, diğer şikayet ve itiraza ilişkin inceleme yapılmadığı ve hüküm kurulmadığı, bu karara karşı sadece davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararında da icra dosyasındaki takip talebi ve icra emrinin icra takibine dayanak ilama uygun olarak düzenlendiği ifade edilmiş olduğu ancak kararın gerekçe kısmı ile çelişkili olan hüküm fıkrasında davanın (şikayetin) kabulüne karar verilmiş olduğunu, takip talebi ve icra emrinin ilama uygun şekilde hazırlanmış olduğunu, borçluların sorumlu oldukları bedellerin ayrı ayrı gösterildiği, gösterilen bedeller üzerinden ayrı ayrı faiz işletildiğini ve yargılama gideri ve faiz yönünden ise müteselsil ve müşterek sorumluluk dikkate alınarak düzenlenmiş olduğunu, şikayet konusu icra emrinin dayanak ilama uygun olduğundan şikayet davasının reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayet davasının konusu olan icra emrinin, icra memuru tarafından düzenlenmesi nedeni ile şikayet davasının niteliği gereği aleyhlerine vekalet ücreti ve yargılama giderine...

            Maddesinde ki düzenlemeye göre "uygulanacak yıllık temerrüt faiz oranı sözleşmede kararlaştırılmış ise sözleşmeyle kararlaştırılan yıllık temerrüt faiz oranının 120/1 maddesi uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının %100 fazlasını aşamaz" denildiğini, yine sözleşmede faiz oranı kararlaştırılmamışsa BK 120....

            İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/1117 Esas 2014/1213 Karar sayılı dava dosyası incelendiğinde; şikayetin, yasal kesintiler yapılmadan brüt alacak miktarının talep edilemeyeceğine ilişkin olduğu takipteki faiz oranı ve faiz miktarının şikayet konusu olmadığı bu yönde bir inceleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, borçlu vekili yasal kesintiler dikkate alınmaksızın brüt üzerinden icra takibi yapılamayacağı şikayetinin yanında icra emrindeki faiz oranları ve faiz miktarına da itiraz etmiş olduğundan Mahkemece, bilirkişi raporu yukarıdaki ilkeler doğrultusunda denetlenerek faize itiraz hakkında hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

              UYAP Entegrasyonu