Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kararın tekrar taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 05.02.2019 tarihli ilamı ile 4 aylık boşta geçen süre alacağı ve prim alacağının niteliği gereği başlangıçta belirlenemeyeceği, yargılama sırasında işveren tarafından sunulan kayıtlara göre inceleme yapılarak gerçek miktarının belirlenebileceği hususları da birlikte değerlendirildiğinde verilen kararın dosya kapsamına uygun olmayıp maddi hataya dayalı olduğunun anlaşıldığı, Yargıtayca maddi hata sonucunda verilen bir karara Mahkemece uyulsa dahi usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı, belirtilen sebeplerle, 4 aylık ücret tutarında boşta geçen süre alacağı ve prim alacağı yönünden hukuki yarar yokluğundan ret kararı verilmesinin hatalı olduğu, mahkemece dosyadaki delil ve belgelere göre gerekli araştırma yapılarak, varsa davacının fark boşta geçen süre alacağı ve ödenmesi gereken prim alacağının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir....

    H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere, 1-Davanın Kısmen Kabulü ile; Davalıların ....İcra Müdürlüğünün .... esas sayılı dosyasındaki takibe itirazlarının kısmen İPTALİNE, Takibin; -... numaralı taksitli ticari kredi alacağı yönünden; 23.829,67 TL asıl alacak, 796,48 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 77,06 TL kat tarihinden sonraki işlemiş akdi faiz, 18,93 TL gider vergisi olmak üzere toplam 24.722,14 TL, -... numaralı taksitli ticari kredi alacağı yönünden; 16.304,43 TL asıl alacak, 585,83 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 54,35 TL kat tarihinden sonraki işlemiş akdi faiz, 15,57 TL gider vergisi olmak üzere toplam 16.960,18 TL, -... numaralı taksitli ticari kredi alacağı yönünden; 6.002,04 TL asıl alacak, 291,92 TL kat tarihine kadar işlemiş akdi faiz, 21,61 TL kat tarihinden sonraki işlemiş akdi faiz, 4,72 TL gider vergisi olmak üzere toplam 6.320,29 TL, -Kredili mevduat hesabı yönünden; 2.486,29....

      Ücretin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanması halinde 2822 sayılı Yasanın 61 inci maddesi uyarınca, uygulanması gereken faiz en yüksek işletme kredisi faizidir. Ücret alacağının 1475 sayılı Yasa döneminde doğması durumunda, 10.6.2003 tarihine kadar yasal faiz, bu tarih sonrası ücretler bakımından ise bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. İşçinin faiz konusundaki talebini “yasal faiz” olarak adlandırmış olması 4857 sayılı Yasanın 34 üncü maddesinin uygulanmasına engel olmayıp, işçinin bu talebinin bahsi geçen özel faize yönelik olduğunun değerlendirilmesi gerekir. Ücret alacağı bakımından faize hak kazanmak için kural olarak işveren temerrüde düşürülmelidir. Ancak, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça bir ödeme günü kararlaştırılmış ise, belirlenen ödeme tarihi sonrasında faiz işlemeye başlar. Ücret alacağı için özel banka-kamu bankası ayrımı yapılmaksızın mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının belirlenmesi gerekir....

        449,56 TL x 337 gün x %9 (yasal faiz) /365 /100 = 27,36 TL 2016 yılı faiz miktarı 449,56 TL x % 9 (yasal faiz) = 40,46 TL 2017 yılı faiz miktarı 449,59 TL x 59 gün x %9 (yasal faiz) / 365 / 100 = 6,54 TL 449,59 TL'nin toplam faiz miktarı 74,36 TL'dir....

        İcra Müdürlüğünün 2021/10068 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacağı için hatalı bir faiz oran ve hesaplaması yapıldığını, takip öncesi ve takip sonrası için talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu belirterek takip konusu mahkeme ilamına aykırı olarak takip öncesi ve sonrası için talep edilen faiz meblağı ve takip sonrası için talep edilen faiz oranları açısından alacağa ve işlemiş faizine itirazlarının kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı aleyhine Bakırköy 16. İş Mahkemesi'nin 2011/488 E. 2021/43 K. Sayılı dosyası ile işçilik alacaklarına konu alacak davası açıldığını, Bakırköy 16. İş Mahkemesi'nin 2011/488 E. 2021/43 K. Sayılı ilamı ile kıdem tazminatı ve fazla mesai ücret alacağı için en yüksek banka mevduat faizi; vekalet ücreti, yıllık izin ücreti, yargılama giderleri ve harç için yasal faiz uygulanmasına karar verdiğini, Bakırköy 16....

        Mahkemece; tarafların bildirdiği bankalara yeniden müzekkere yazılarak, takibe konu ilama göre hakkın doğum tarihleri olan 25.09.2017, 25.09.2019, 27.09.2017 ve 27.09.2018 tarihlerinde mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranları sorularak, bildirilen oranların en yüksek olanı üzerinden hakkın doğum tarihinden, takip tarihine kadar kıdem tazminatı alacağı ve fazla mesai ücreti alacağı için istenebilecek işlemiş faiz miktarının bilirkişiden rapor alınmak suretiyle tespiti ile HMK'nın 297/2.maddesi de gözetilerek davacının takip sonrası için söz konusu alacaklar yönünden talep ettiği faiz oranına itirazı da değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre yeniden karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Mahkeme kararının HMK'nın 353/1- a-6. maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

        İş Mahkemesinin 2020/356 Esas sayılı dosyasında verilen karara dayanılarak takip başlatıldığını, takibin kıdem tazminatı ve fazla mesai alacağı ile ilgili işletilmiş faiz yönünden karara aykırı olduğunu söyleyerek kıdem tazminatı alacağı ve fazla mesai alacağı ile ilgili fazla işletilen faiz yönünden takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı ve Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 11....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin faturaya dayalı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin, davacının işlemiş faize ve faiz oranına itiraz etmesiyle durduğunu, takibin sürüncemede kalmasını engellemek için faiz talebine ilişkin tüm haklar saklı tutularak asıl alacak üzerinden takibe devam ettiklerini, BK 100. maddesi gereğince hesaplama yapıldığında müvekkilinin icra kanalıyla tahsil edemediği bakiye 77.989,17 TL alacağı bulunduğunu ileri sürerek, 77.989,17 TL'nin takip tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıya asıl alacak yönünden borcu bulunmadığını, davacının talep ettiği faiz miktarının ve faiz oranının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

            Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faiz oranı hakkında akdi faiz oranı geçerlidir." 6101 sayılı TBK.nın Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 7. maddesinde; "TBK.nın kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76. faize ilişkin 88. temerrüt faizine ilişkin 120. ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138. maddesi görülmekte olan davalara da uygulanır." hükmü öngörülmüştür. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01/10/2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı vekili, 27/03/2007 tarihinde başlattığı icra takibinde, 18.207,48 TL asıl alacak, 17.511,28 TL gecikme cezası, 2.778,22 TL KDV alacağı olmak üzere toplam 38.497,14 TL alacağın tahsilini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu