Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi İnceleme konusu karar, haksız fiilden kaynaklanan tazminat alacağı istemine ilişkin olup; belirgin şekilde 14. maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    AŞ aleyhine 25/08/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Diğer yandan Borçlar Kanununun 83. maddesi sözleşmelerle ilgili olup, haksız fiillere diğer bir deyimle haksız eylemden kaynaklanan tazminat taleplerine uygulanma olanağı da yoktur. Dahası haksız fiilin hukuki niteliği itibariyle kıyas yoluyla da uygulanamaz. Öte yandan; bilindiği üzere mala ilişkin zarar haksız fiilin gerçekleştiği anda meydana gelir. Zararın gideriminde amaç ise haksız fiil tarihinde zarar görenin mal varlığında bu haksız fiilden kaynaklanan azalmanın giderilmesidir. Şu durum karşısında; davacı zararının haksız fiil tarihinde ve memleket parası üzerinden gerçekleştiğinin kabulü ile buna göre hüküm kurulması gerekir. Açıklanan nedenlerle Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olup, direnme kararı bozulmalıdır....

        Borçlar Kanunu'nun 104/son maddesi hükmünde emredici biçimde işlemiş faize temerrüt faizi yürütülemeyeceği belirtilmiş, Türk Ticaret Ka-nunu'nun 8/2. maddesinde ise, faize tekrar faiz yürütülmesinin yalnızca cari hesaplarla borçlu bakımından ticari iş mahiyetinde olan karz akitlerinde geçerli olduğu Öngörülmüştür. Bu istisnalar dışında faize faiz yürütülemeyeceği kuşkusuzdur. Somut olayda alacağın haksız fiilden kaynaklandığı, istisnalara girmediği gözetildiğinde, İşlemiş faiz alacağına yeniden faiz yürütülmesi isteminin reddine karar vermek gerekirken, yasal düzenlemeye aykırı ve yersiz gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı tarafın temyiz itirazlan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BO-ZULMASINA), peşin ödenen harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, 05.05.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

          DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/12/2021 KARAR TARİHİ : 17/02/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla hasar hesaplama (15.01.2021) tarihi itibariyle KDV dahil toplam 12.565,60 TL (Hasar tarihindeki TCMB döviz, satış kuru karşılığı %18 KDV) alacağımızın hasar tarihinden itibaren işleyecek TCMB' nın avans faiz oranları ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. CEVAP VE SAVUNMA : Davalı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil İdare, 2560 Sayılı ......

            HAKSIZ FİİLDEN KAYNAKLANAN TAZMİNATİCRA İNKAR TAZMİNATI 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 67 ] 3095 S. KANUNİ FAİZ VE TEMERRÜT FAİZİNE İLİŞKİN KANUN [ Madde 2 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi taraflarca istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi....

              Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, haksız fiilden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve soruşturma, toplanan deliller hüküm vermeye yeterli olmadığı gibi, varılan sonuç ve oluşturulan hüküm de davanın niteliğine ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. Haksız fiilden kaynaklanan alacaklarda, talep halinde haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekir. Ayrıca, HUMK 275. maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünün alınmasına karar verilebilir. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir....

                Dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.Davacı ile dava dışı Hazine arasında kaynak suyunun bir bölümünün kullanılması amacıyla 01.03.1996 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmenin sona ermesinden sonra (23.03.2006 tarihinde) açılan bu davada sözleşme sürerken (sözleşmede taraf olmayan) davalı belediyenin vaki haksız eylemi nedeniyle uğranılan müspet zararın tazmininin talep edildiği, diğer bir anlatımla dava açıldığı sırada bir müdahalenin varlığının ileri sürülmediği anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece de, davaya konu uyuşmazlık haksız fiilden (BK.md.41) kaynaklanan tazminat istemi olarak nitelendirilmiştir. Her iki değerlendirmeye göre, uyuşmazlık ve temyiz haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, temyizi inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine aittir....

                  "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi İnceleme konusu karar, 5434 sayılı Yasa gereğince bağlanan ve haksız fiilden kaynaklanan tazminat alacağı istemine ilişkin olup; belirgin şekilde 14. maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 02.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    haksız iktisap nedeniyle bir kişinin mal varlığında ortaya çıkan artışa sebepsiz zenginleşme olup, haksız fiil veya haksız iktisaptan doğan alacaklar sebepsiz zenginleşmeden doğan alacaklar içinde değerlendirileceğini, Kanun’da belirtilen haksız fiil ve haksız iktisaptan doğan alacaklar medeni hukuk alanına girdiğini, gerek haksız fiil, gerekse haksız iktisaptan kaynaklanan sebepsiz zenginleşme nedeniyle bir kimse, devlet malına zarar vermiş veya devlet aleyhine zenginleşmiş ise, bu durumda ortaya çıkan alacak 6183 sayılı Kanun kapsamında kamu alacağı olarak nitelendirilemeyeceğini, 6098 sayılı Borçlar Kanunu m.77/1’e göre, haklı bir sebep olmaksızın başkaları aleyhine zenginleşen kişinin, bu zenginleşmeyi karşı tarafa iade etmeye mecbur olduğunu, 2004 sayılı İİK m.47’de yer alan, “devletin bir akitten veya haksız bir fiilden doğan alacakları hakkında bu kanunun hükümleri cereyan eder” ifade, bu alacakların tahsil ve takibinin 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılamayacağını kesin olarak...

                    UYAP Entegrasyonu