WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gülşehir Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 14/05/2015 NUMARASI : 2014/350-2015/138 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat (TMK.m.174/1-2) isteğine ilişkin olup, 14.11.2014 tarihinde açılmıştır. Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş 06.02.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Yabancı mahkeme ilamının kesin veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi yabancı ilamın tenfizi şartlarını taşıdığının mahkemece tespitine bağlıdır. Tanımada 54. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uygulanmaz (5718 s.MÖHUK.m.58/1). Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar (TMK.m.178)....

    Davacı, davalı Mahsuni ile boşandıklarını, davalıya ait 493 parselde kayıtlı (4) bağımsız bölüm numaralı meskenin aile konutu olduğunu, hak sahibi olan Mahsuni'nin,bu konutu, rızasını almadan boşanma davasından önce diğer davalı Serkan'a satış göstererek muvazaalı olarak devrettiğini ileri sürerek, satış işleminin ve davalı Serkan üzerindeki tapu kaydının iptali ile taşınmazın eski malik davalı Mahsuni adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazın Serkan üzerindeki tapu kaydının iptaline ve davalı Mahsuni adına tesciline karar verilmiş, kararı davalı Mahsuni temyiz etmiştir. İptal ve tescil isteği Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesine dayan-maktadır. Davacı ile davalı Mahsuni arasındaki evlilik birliği boşanma kararıyla sona ermiş, verilen boşanma kararı 01.02.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Bu dava ise, 31.07.2007 tarihinde açılmıştır....

      verilmesi; erkeğin açtığı mutlak ve nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının, terditli açılan boşanma davaları bakımından bekletici sorun oluşturacağı gözetilerek ve boşanma davaları tefrik edilerek butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının sonucu beklendikten sonra boşanma davaları hakkında olumlu ya da olumsuz karar vermek, ayrıca nisbi butlan sebebi hakkında da olumlu yada olumsuz bir gerekçe oluşturmaktan ibarettir....

      Bölge adliye mahkemesince, boşanma kararı kesinleşmeden önce eşlerden biri (davalı) ölmüş olduğundan; evliliğin ölümle sona erdiği, boşanma davasının konusunun kalmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin boşanma ve ferilerine yönelik kararının kaldırılmasına, Türk Medeni Kanunu 181/2 maddesi uyarınca mirasçıların davaya devam edip etmeyeceklerine göre kusur belirlemesi yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen hükmün, davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddi tazminat ve nafakalar yönünden istinaf etmiş olduğu nazara alındığında boşanmaya ilişkin hükmün istinaf edilmeyerek kesinleştiği anlaşılmaktadır....

        Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar (TMK m. 178). Yabancı mahkemece verilen boşanma kararı Türkiye'de tanınmadıkça kesin hüküm etkisi doğmayacağına göre, evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava haklarının kullanılabilmesi, yabana ilamın tanınmış olması halinde mümkündür. O halde Türk Medeni Kanunu'nun 178. maddesindeki bir yıllık zamanaşımı süresi boşanmaya bağlı dava haklarının kullanılabilir hale geldiği tanıma kararının kesinleşmesi tarihinden başlar (2. HD'nin 15.07.2009 tarihli 2008/8466 esas 2009/14071 karar sayılı ilamı). Tanıma kararı 20.01.2009 tarihinde kesinleştiğine göre dava süresindedir. İşin esasının incelenmesi gerekirken yabana ülkedeki kesinleşme tarihinin esas alınıp davanın zamanaşımı sebebiyle reddi doğru bulunmamıştır....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve nafakalar yönünden; davalı kadın tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek evlilik birliğin sarsılması hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açmış, daha sonra davasını ıslah ederek, evliliğin iptaline (TMK m. 145) karar verilmesini, bu mümkün değilse akıl hastalığı sebebiyle (TMK m. 165) boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....

            Kısa kararda davanın kabulü ile "Yönetim Kurulu" kararının yokluğunun tespiti şeklinde hüküm kurulmuş ise de; eldeki davanın genel kurul kararının yokluğunun tespiti istemine ilişkin olduğu, yargılama sürecinde de davaya bu şekilde devam edildiği ancak, kısa kararda hataen bu şekilde yazıldığı gerekçeli kararın yazımı sırasında farkedilmiş olup, hataen yazılan bu ibare de re'sen düzeltilmek suretiyle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere; Davanın Kabulü ile, 1-Dava konusu yapılan davalı şirketin 21/06/2023 tarih ve ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; nafakalar ve tazminatların miktarı yönünden; davalı koca tarafından ise kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri ile aile konutu şerhi konulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle aile konutu şerhi konulması kararının Türk Medeni Kanununun 194. maddesine dayalı olduğunun; şerhin evliliğin devamı sırasında geçerli ve evliliğin sona ermesiyle de kalkacağının tabii olmasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

                DAVA Davacı erkek vekili dava dilekçesinde; davalı ile resmi olarak evlenmediklerini iddia ederek evliliğin yokluğunun tespiti ya da evliliğin iptali ile müvekkiline ait nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI 1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, evliliğin yokluk ile sakat olduğunun tespitine karar verilmiştir. 2.İlk Derece Mahkemesinin 19.03.2024 tarihli ek kararı ile "Mahkememizce verilen 12.01.2024 tarihli hüküm taraf vekillerine 28.02.2024 tarihinde tebliğ edilmiş, Mahkememiz kararı davalı ... vekili Av. ... tarafından uyap sistemi üzerinden mahkememize gönderilen 02.03.2024 tarihli dilekçe ile istinaf edilmiş ise de; davalı vekili tarafından dosyanın İstinafa gidiş-dönüş ve tebliğ giderlerinin yatırılmadığı anlaşılmış, davalı vekiline Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344....

                  Taraflar arasıda gelişen olaylar göz önüne alındığında, evliliğin devamında taraflar ve ortak çocuk için bir yarar kalmamıştır. Davalının boşanma isteğine karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir. Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesindeki boşanma koşulları oluşmuştur. Boşanma hükmünün kusura ilişkin gerekçesi isabetli değilse de; boşanma kararı sonuç olarak doğrudur. Davalının maddi tazminat isteği Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesine dayalı değildir. Ancak, Türk Medeni Kanunun 174/2. maddesi uyarınca manevi tazminat verilmesi koşulları oluşmuştur. Bu nedenle hükmün kusura ilişkin gerekçesinin değiştirilip, boşanma hükmünün onanması, hükmün kadının reddedilen manevi tazminata ilişkin bölümünün ise bozulması gerektiğini düşünüyorum....

                    UYAP Entegrasyonu