Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyadaki delil durumu itibariyle boşanma davasının dayandığı olguların varlığına TMK 184 maddesi anlamında vicdanen kanaat getirilmediğinden ve davacı tarafından davalıdan kaynaklanan nedenlerden dolayı evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususu ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, Anlaşılmakla, karar usul ve yasaya uygun bulunmakla davacının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

DAVALI-DAVACI DAVA TÜRÜ :Boşanma-Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusura ilişkin gerekçesi ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Davacı hem “evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.md.166/1-2) hem de “terk (TMK.md.164)” hukuksal nedenlerine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenlerine birlikte dayanılamaz. Zira terk ihtarı çıkan eş ihtarla eşinin önceki kusurlu davranışlarını affetmiş sayılması gerekeceğinden, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanmak imkanını yitirir. Diğer yandan da, terk ihtarının da iyiniyete (TMK.md.2) dayanmadığı ortaya çıkmış olur. İyiniyete dayanmadığı bir başka anlatımla samimi olmadığı anlaşılan terk ihtarı da sonuç doğurmaz....

    Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü, somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş olması nedeniyle evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime çok geniş takdir hakkı tanımıştır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır....

    evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu, artık bu evliliği sürdürme imkanları bulunmamakta olduğunu, bu nedenlerle gerekli yargılamanın yapılarak, boşanmaya karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda davalının sürekli borçlandığı, tarafların sorunlar nedeniyle ayrı yaşadıkları, davalının çocuklarıyla ilgilenmediği, davacının ise en küçük nedenlerden dolayı sıkıntı çıkardığı, , dikkafalı ve geçimsiz olduğu, davalıyı evden kovduğu, tarafların bir daha bir araya gelmedikleri böylelikle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve TMK.nın 166/1 maddesi gereğince taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu anlaşılmakla tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. " şeklindeki gerekçeyle, "Davanın KABULÜ İLE; tarafların Türk Medeni Kanunun 166/1 Maddesi Gereğince BOŞANMALARINA, önceden karar verildiğinden ve bu karar kesinleştiğinden bu hususta yeniden...

    Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı eş mahkememizce ağır kusurlu olarak görülmüş olup, davacı/karşı davalı eş evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ağır kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet vererek davalı kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiği, davacı eşin maddi imkanlarından faydalanamayacağı dikkate alınarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve davalının kusurunun ağırlığı dikkate alınarak davalı/karşı davacı kadının maddi tazminat talebi kısmen kabul edilmiştir. Manevi tazminat açısından: TMK 174/2.maddesinde "boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" şeklinde belirtilmiştir....

    DAVA Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının müşterek evin anahtarını ailesine verdiğini, tarafların çalıştıkları için evde bulunmadıkları zamanlarda davalının ailesinin hiçbir aile mahremiyetine özen göstermeksizin müşterek eve girip çıktığını, aile düzenlerine karıştığını, davalının bu duruma sessiz kaldığını, kadının ailesi ile görüştürmediğini, darp ettiğini, hakarat ve tehditlerde bulunduğunu, evi terk ettiğini, ekonomik şiddet uyguladığını, sadakatsiz ve güven sarsıcı yaşam sürdüğünü, bu nedenlerle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ziynet ile çeyiz eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmaması halinde bu eşyaların bedeline hükmedilmesine, 150.000,00 TL maddî tazminat ile 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

      DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuk Ayza'nın velayetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuk için 1.000,00 TL tedbir/iştirak nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, müvekkili için aylık 1.000,00 TL tedbir/ yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, 200.000,00 TL maddi, 200.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      -TL yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında eşit kusurlu olduğu kanaatine varılmakla davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine" karar verilmiştir....

      İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

      UYAP Entegrasyonu