Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-davalı taraf; davalı-davacı erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminatların ve nafakaların miktarlarına yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı-davacı taraf; davacı-davalı kadının boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, davacı-davalı kadın lehine hükmolunan tazminatlar ve nafakalar ile kendisinin tazminat taleplerinin reddine yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

Davacı erkek tarafından 24.05.2016 tarihinde kararın tebliğe çıkartılması talep edilmiş ve karar davacı erkeğin bildirdiği tarafların en son birlikte yaşadıkları İstanbul adreslerine tebliği ile boşanma kararı kesinleşmiştir. Davalı kadın tarafından açılan .... Aile Mahkemesinin ...Karar sayılı dosyasında; erkeğin boşanma davası açtığından ve boşanma kararının kesinleştirildiğinden...tarihinde erkeğe karşı... Aile mahkemesinde açtığı boşanma davasındaki yargılama sırasında haberdar olduğunu, bu tarihe kadar erkekle olan evliliğin devam ettiğini, hatta 2013 doğumlu ortak çocuklarının olduğunu, yaşadığı sorunlar nedeniyle müşterek evden ayrılması ile erkeğin 19.09.2012 tarih ......

    Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonra da mademki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; kusur tespiti, davacı lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden, davacı taraf, hükmedilen nafakalar ve tazminat miktarları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      Aile Mahkemesi'nin 09/12/2010 tarih ve 2009/1144 Esas, 2010/1285 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; borçlunun açmış olduğu boşanma davasının reddi ile alacaklının açmış olduğu evliliğin iptali davasının kabulüne karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır. Şikayete konu takiple talep edilen 10.000,00 TL manevi tazminatın kabul edilen evliliğin iptali davasının eklentisi olduğundan infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesi gerekir. Takip dayanağı ilam kesinleşmemiş olup bu husus taraflarca da kabul edilmektedir. Alacaklı taraf ilamlı takibe başlamadan önce, ilamdaki alacakları hakkında ... 2. Aile Mahkemesinin 04.08.2011 tarih ve 2011/169 D.İş sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı almıştır. Takip dayanağı olarak taraflar arasındaki ilam ve bahsedilen ihtiyati haciz kararı icra emrinde belirtilmiştir. İhtiyati haciz kararı alınmış olması kesinleşmeden infaz edilemeyecek ilam hakkında takip yapma hakkı vermeyeceği gibi ihtiyati haciz kararına dayalı olarak da ilamlı takip yapılamaz....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mutlak Butlan Nedeniyle Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanma veya evliliğin iptaline ilişkin kararlarda; tarafların Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgileri ile evlilik içinde doğmuş çocuklar ve bunların kimlik bilgilerine yer verilmesi zorunludur (5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Knaunu m.27-HMK m.297/1-b). Mahkemece; hükümde tarafların doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ve aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgilerine yer verilmemiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-birleşen davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur tespiti, aleyhine hükmedilen yargılama giderleri, lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat, tedbir-yoksulluk nafakası, aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden istinaf ettiği görülmüştür. Davacı-birleşen davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden istinaf ettiği görülmüştür....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 03.08.2015 tarihinde resmi olarak evlendiklerini, 1 tane müşterek çocuklarının olduğunu, davalı eşi 2.Aile Mahkemesinin boşanma kararı kesinleşmeden Veyis Çelmesi(Nurettin oğlu) şahısla 02.04.2019 tarihinde düğün yapmak suretiyle gayri resmi evlilik yaptığını, gayri resmi evliliğe ilişkin fotoğrafları da davalı sosyal medyada paylaştığını, davalının evlilik birliği devam ederken sadakatsız davranmak suretiyle başka birisiyle gayri resmi bir evlilik yapması ve bunu da düğün yaparak sosyal medyada paylaşması tarafını çok üzdüğünü, evlilik birliği içerisinde devam etmesi gereken sadakat yükümlülüğü boşanma davası açmakla bitmediğini, boşanma davasının açılması tarafların boşanma arzusunu dile getirdiğini, yasal olarak evliliğin bitmediğini, evliliğin bitmiş olması için boşanmanın gerçekleşmesi ve kararın kesinleşmesi gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın...

          DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların resmi kayıtlarda 18/07/1983 tarihinde evli olarak göründüklerini, ancak müvekkilinin 30 yıldan fazladır Almanya'da ikamet ettiğini, eşlerin evliliğin kurulduğu tarihten bu yana hiç birlikte kalmadıklarını, davacının Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 1991/142 esas 1994/76 karar sayılı dosyasında açtığı davanın ret ile sonuçlandığını ve davanın 12/09/1994 tarihinde kesinleştiğini, davalının Adana 6.Aile Mahkemesinin 2017/88 esas sayılı dosyası ile açtıkları evliliğin iptali davasında verdiği cevap dilekçesinde tarafların yaklaşık 34 yıldır fiilen bir araya gelmedikleri ve hiç görüşmedikleri yönünde ikrarının olduğunu belirterek TMK 166/f-4 gereği 3 yıllık fiili ayrılık nedeniyle eşlerin boşanmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 03.08.2015 tarihinde resmi olarak evlendiklerini, 1 tane müşterek çocuklarının olduğunu, davalı eşi 2.Aile Mahkemesinin boşanma kararı kesinleşmeden Veyis Çelmesi(Nurettin oğlu) şahısla 02.04.2019 tarihinde düğün yapmak suretiyle gayri resmi evlilik yaptığını, gayri resmi evliliğe ilişkin fotoğrafları da davalı sosyal medyada paylaştığını, davalının evlilik birliği devam ederken sadakatsız davranmak suretiyle başka birisiyle gayri resmi bir evlilik yapması ve bunu da düğün yaparak sosyal medyada paylaşması tarafını çok üzdüğünü, evlilik birliği içerisinde devam etmesi gereken sadakat yükümlülüğü boşanma davası açmakla bitmediğini, boşanma davasının açılması tarafların boşanma arzusunu dile getirdiğini, yasal olarak evliliğin bitmediğini, evliliğin bitmiş olması için boşanmanın gerçekleşmesi ve kararın kesinleşmesi gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın...

          UYAP Entegrasyonu