Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edindirmede Ana-Babanın Rızasının Aranmaması İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, küçük ....'in evlat edinilmesinde ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece, davalı ...'in evlat edinmeye muvafakat vermediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dava, küçüğün gelecekte evlat edindirme hizmetlerinden yararlandırılacağı ileri sürülerek TMK’nun 311. maddesindeki sebepler ile anne ve babanın evlat edinmede rızasının aranmamasına karar verilmesi istemine ilişkindir....

    Küçüklerin Evlat Edinilmesinde Aracılık Faaliyetini yürütmekle de görevli olan davacı kurum, küçüğün evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılacağını belirterek Türk Medeni Kanununun 311 ve 312'nci maddelerine dayanarak, evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmasına karar verilmesini istemektedir. Mahkeme; "dava açılmadan önce çocuğun koruma altına alındığını, bundan sonra evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmaması kararının, evlat edinme işlemleri sırasında verileceğini" gerekçe göstererek isteği reddetmiştir. Türk Medeni Kanununun 312 nci maddesinin (1.) fıkrasının son cümlesinde yer alan "küçüğün yerleştirilmesinden önce" ifadesiyle kast edilen, koruma tedbiri nedeniyle çocuğun yuvaya alınmış olması değil, gelecekte evlat edinilmek amacıyla yerleştirmedir....

      ın evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılacağını, Türk Medeni Kanununun 311'nci maddesinde yer alan sebeplerin mevcut olduğunu ileri sürerek, evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesini istemiş; mahkeme; "çocuğun kuruma yerleştirildiğini, bundan sonra evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmaması kararının, evlat edinme işlemleri sırasında verileceğini" gerekçe göstererek isteği reddetmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 312'nci maddesinin (1.) fıkrasının son cümlesinde yer alan "küçüğün yerleştirilmesinden önce" ifadesiyle kast edilen, koruma amacıyla kurum çatısı altına alınmış olma değil, gelecekte evlat edinilmek amacıyla yerleştirmedir....

        (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Küçüklerin evlat edinilmesinde aracılık faaliyetlerini yürütmekle görevli olan davacı kurum, evlilik haricinde dünyaya gelen ve anasının talebi üzerine koruma altına alınarak hakkında "bakım tedbiri" uygulanan 28.07.2014 doğumlu küçük Ceylin'in, evlat edinme hizmetlerinden yararlandırılacağını ileri sürerek, evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesini istemiş; mahkeme; "çocuğun kuruma yerleştirildiğini, bundan sonra evlat edinmede ana ve babanın rızasının aranmaması kararının, evlat edinme işlemleri sırasında verileceğini" gerekçe göstererek isteği reddetmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 312'nci maddesinin (1.) fıkrasının son cümlesinde yer alan "küçüğün yerleştirilmesinden önce" ifadesiyle kast edilen, koruma amacıyla kurum çatısı altına alınmış olma değil, gelecekte evlat edinilmek amacıyla yerleştirmedir....

          MAHKEME KARARI Mahkemece, evlat edinen ve edinilenin evlat edinenin ölüme kadar birlikte yaşadıkları, evlat edinenin bekar ve çocuksuz olduğu, davacının mirasta saklı payının bulunmadığı, davacının evlat edinenin ölümüne kadar bu ilişkiyi bilmemesinin evlat edinenle bağının olmadığına karine teşkil ettiği, evlatlık ilişkisinin kaldırılması halinde evlat edinenin menfaatlerinin ağır biçimde zedeleneceği, evlat edinenin rızası ve isteğine de aykırı bir durum oluşturacağı, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1....

            Yine TMK'nun 318. maddesine göre; "evlat edinme esasa ilişkin diğer noksanlıklardan biri ile sakatsa, Cumhuriyet Savcısı veya her ilgili evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebilir. Noksanlıklar bu arada ortadan kalkmış veya sadece usule ilişkin olup, ilişkinin kaldırılması evlatlığın menfaatini ağır biçimde zedeleyecek olursa, bu yola gidilemez." hükümleri düzenlenmiştir. Evlat edinmenin esasa ilişkin evlat edinene yönelik noksanlıklarından biri de altsoyun açık muvafakati olmadan ergin veya kısıtlıyı evlat edinmesidir. İstinaf incelemesine konu dosyada küçük Ayşenur evlat edinildiği tarihte ergin veya kısıtlı değildir. Bu sebeple davacıların evlat edinme davasında murisin altsoyunun muvafakatinin alınmadığına dair istinaf talepleri yerinde görülmemiştir. Türk Hukuku açısından evlat edinenin çocuklarını yararlarının zedelenip zedelenmediği sadece küçüklerin evlat edinilmesi açısından araştırılır....

            yetkisi bulunmadığı, 4721 sayılı Kanun'un 315 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince evlat edinme başvurusundan sonra evlat edinenin ölümü veya ayırt etme gücünü kaybetmesi, diğer koşullar bundan etkilenmediği taktirde evlat edinmeye engel olmayacağı, buna göre, evlat edinme başvurusunda bulunan davacı ...’ın ölümünün, kural olarak davayı konusuz hale getirmeyeceği, 4721 sayılı Kanun'un 316 ncı maddesinin birinci fıkrasına göre, evlat edinmeye ancak evlat edinen ile edinilenin dinlenmelerinden sonra karar verileceği, bu halde, karardan önce evlat edinenin ve edinilenin mahkemece dinlenmiş olmasının zorunlu olduğu, davanın 03.04.2018 tarihinde açıldığı, evlat edinme başvurusunda bulunan davacı ...'...

              evlat edinme şartlarını taşıdıklarını ve evlat edinmenin küçüğün yararına olduğunu belirterek küçük Mert'in müvekkilleri tarafından evlat edinilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              Aynı Kanunun evlat edinme kararı vermeden önce hakime araştırma yükümlülüğü getiren 316. maddesinde; "Evlat edinmeye, ancak esaslı sayılan her türlü durum ve koşulların kapsamlı biçimde araştırılmasından, evlat edinen ile edinilenin dinlenmelerinden ve gerektiğinde uzmanların görüşünün alınmasından sonra karar verilir. Araştırma özellikle evlat edinen ile edinilenin kişiliği ve sağlığı, karşılıklı ilişkileri, ekonomik durumları, evlat edinenin eğitme yeteneği, evlat edinmeye yönelten sebepler ve aile ilişkileri ile bakım ilişkilerindeki gelişmelerin açıklığa kavuşturulması gerekir." hükmü mevcuttur. Mahkemece, Medeni Kanunun 313. maddesinde belirtilen halin mevcut olup olmadığı tespit edilmeden ve 316. maddesi gereğince kapsamlı bir araştırma yapılmadan tarafların beyanları ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

                Türk Medeni Kanunu'nun 312. maddesi uyarınca küçük, gelecekte evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilir ve ana ve babadan birinin rızası eksik olursa, evlat edinenin veya evlat edinmede aracılık yapan kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, onun oturduğu yer mahkemesi bu rızanın aranıp aranmamasına karar verir. Diğer hallerde, bu konudaki karar evlat edinme işlemleri sırasında verilir. Babanın rızasının aranmaması kararının evlat edinme dosyası içinde değerlendirilmesi ve karara bağlanması gerekir. Nitekim Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 03.10.2011 gün 3648-14805 sayılı bozma ilamında da bu hususa işaret edilmiştir. Davacıların evlat edinme davası içinde değerlendirilecek bu konuyu ayrı dava konusu yapmalarında hukuki yarar bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu