Nispi ticari dava yönünden yukarıdaki açıklamalara göre davacı gerçek kişinin durumu incelendiğinde, davacının basit usul ile vergilendirildiği, esnaf odasına kayıtlı olduğu, ticaret sicil kaydının bulunmadığı, işletme defteri tuttuğu, faaliyet alanı itibariyle Vergi Usul Kanunu anlamında ve Vergi Dairesinin cevabi yazısına göre ticari kazanç sektöründen vergiye tabi olduğu ve buna göre de esnaf sınırının aşılmadığı görülmüştür....
Nihayet, 22.03.1985 yürürlük tarihli 3165 sayılı Yasa, sigortalılığa karine yönünden vergi kaydının, bu kaydın bulunmaması veya vergiden muaf olunması halinde, esnaf ve sanatkar sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kayıtlarının esas alınacağını belirlemiştir. 507 sayılı Yasa'nın 2.5.1983 tarihli ve 62 sayılı K.H.K. ve K.H.K’nun aynen kabulüne dair 14.2.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3153 sayılı Yasa ile değişik 5. maddesine göre ise “Esnaf ve Sanatkar siciline kayıtlı esnaf ve küçük sanatkarlar çalışma bölgesi içindeki derneğe kayıt olmak zorundadır. Kayıt zorunluluğunu 1 ay içinde yerine getirmeyenler sicile kayıt tarihinden itibaren geçerli olmak üzere doğrudan doğruya kaydedilirler.”...
Nihayet, 22.03.1985 yürürlük tarihli 3165 sayılı Yasa, sigortalılığa karine yönünden vergi kaydının, bu kaydın bulunmaması veya vergiden muaf olunması halinde, esnaf ve sanatkar sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kayıtlarının esas alınacağını belirlemiştir. 507 sayılı Yasa'nın 2.5.1983 tarihli ve 62 sayılı K.H.K. ve K.H.K’nun aynen kabulüne dair 14.2.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3153 sayılı Yasa ile değişik 5. maddesine göre ise “Esnaf ve Sanatkar siciline kayıtlı esnaf ve küçük sanatkarlar çalışma bölgesi içindeki derneğe kayıt olmak zorundadır. Kayıt zorunluluğunu 1 ay içinde yerine getirmeyenler sicile kayıt tarihinden itibaren geçerli olmak üzere doğrudan doğruya kaydedilirler.”...
Tarafların tacir olup olmadığının tespiti için Antalya Gelir İdaresi Başkanlığı'na, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'na, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odası'na müzekkereler yazılmış olup, gelen cevaplarda tarafların esnaf kayıtlarının bulunduğu, davacının esnaf kaydının devam ettiği, davalının ise terk kaydı yapıldığı, Ticaret Sicil Müdürlüğünde şahıs olarak kayıtlarının bulunmadığı, davacının işletme hesabına göre defter tuttuğu, ... yılı gayri safi hasılatının ...-TL olduğu, davalının ise basit usule tabi olduğu ve ... yılında resen terk olduğu, en son ... yılı gayri safi hasılatının ...-TL olduğu görülmüştür. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde ticari davalar belirlenmiş olup, 5. Maddede ticari davalara Ticaret Mahkemelerince bakılacağı düzenlenmiştir....
Esnaf ve Sanatkarlar Odası tarafından davalı aleyhine haksız rekabetin tespiti ve men'i için dava açıldığı, dava tarihinde yürürlükte bulunan TTK 56/3 maddesine göre " esnaf odalarının üyelerinin ekonomik menfaatlerini korumaya yetkili bulunan diğer mesleki ve ekonomik birlikler ile tüzüklerine göre tüketicilerin ekonomik menfaatlerini koruyan sivil toplum kuruluşları ile kamusal nitelikteki kurumların haksız rekabetin tespiti, men'i ve maddi durumun ortadan kaldırılması için etkili olan araçların ve malların imhasını talep etme hakkı bulunduğu" görülmüştür....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 17.10.1975 tarihinde SGK giriş bildirgesinin bulunduğunu, müvekkilinin 25.12.1997 tarihinden 04.12.2012 tarihine kadar Van Esnaf ve Sanatkarlar Odası kaydının, 25.12.1997 tarihinden 30.04.2013 tarihine kadar ...Şoför ve Otm. Es....
Nispi ticari dava yönünden yukarıdaki açıklamalara göre davalı gerçek kişinin durumu incelendiğinde, davalının basit usul ile vergilendirildiği, esnaf odasına kayıtlı olmadığı, ticaret sicil kaydının bulunmadığı, işletme defteri tuttuğu, faaliyet alanı itibariyle Vergi Usul Kanunu anlamında ve Vergi Dairesinin cevabi yazısına göre ticari kazanç sektöründen vergiye tabi olduğu ve buna göre de esnaf sınırının aşılmadığı görülmüştür....
Öte yandan murisin dava konusu dönemde oda kaydının "geçersiz" olarak kabul edildiği ve murisin 22.03.1985- 24.05.1998 tarihleri arası döneme ait prim borcu aslını gecikme zammı ile birlikte ödediği ve 2 yıllık askerlik hizmetini de borçlanmak suretiyle 01.04.1998 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı ve daha sonra odaya dayalı sigortalılığının geçersiz sayılması nedeniyle 01.04.1998 tarihinden itibaren bağlanan yaşlılık aylığının iptal edildiği dosya içeriğinden açıkça anlaşılmakta olup, yargılama devam ederken yürürlüğe giren 6552 sayılı yasanın 58. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 54. maddesinin; "Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Demekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının...
Minibüsçüler Esnaf Odası’nın 27/10/2015 tarihli yazı cevabında yer alan “Odamızdan hariç ... genelinde 22 adet Minibüs İlçe Esnaf Odası bulunmaktadır. Odamıza sadece (M) serisi ticari minibüs sahipleri kayıtlı olup şoför kayıtları bulunmamaktadır. Yaptığımız araştırma neticesinde Davalının Odamızda kaydı bulunmamakta olup davalının Ümraniye Minibüsçüler Esnaf Odasına kayıtlı olduğundan dava ile ilgili bilgileri bu odadan istemeniz gerekmektedir.” ifadesi gözetilmeksizin sonuca gidilmesi hatalı ve eksik olmuştur. Yapılacak iş; davalının öncelikle ......
Nispi ticari dava yönünden ise; yukarıda açıklandığı üzere, somut olayda her ne kadar Mahkememize dava açılmış ve davalının tacir olduğu görülmüş ise de, davacı bakımından yapılan araştırma neticesinde; -Diyarbakır Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından davacının kaydının bulunmadığının anlaşıldığı, -Diyarbakır Esnaf ve Sanatkar Odasına yazılan müzekkere cevabından davacının kaydının bulunmadığının anlaşıldığı, -Diyarbakır Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabından davacının mükellefiyet kaydının bulunmadığı anlaşılmakla, Neticeten davacının tacir olmadığı, dolayısıyla görevli mahkemenin genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi olduğu görülmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....