Davalı vekili; 2010/297 Esas sayılı dosyasında hükmedilen ve icra dosyası ile ödenen paranın eski hale getirme bedeli olup zemin kat 10/690 arsa paylı 22 nolu bağımsız bölüm ile 23 nolu dükkan arasındaki duvardın davacı tarafından yıkılıp tek dükkan haline getirilmesinden dolayı aradaki yıkılan duvarın bedeli olduğunu,mahkemece dava sonunda davacının müdahalesinin menine, dükkanların eski hale getirilmesine ve eski hale getirme bedelinin tahsiline hükmettiğini, bu bedelin davacının beyan ettiği gibi iki dükkan arasındaki duvarın yapılması için ödenen bir bedel olmadığını,iki dükkan arasındaki duvarı yapıp yapmamanın müvekkilinin tercihinde olduğunu, bu borca ilişkin karar icraya konulunca icra dairesinin para borcuna ilişkin ödeme emrini gönderdiğini, davacının ise duvarı örmediğini, dükkanı teslim etmediğini, sadece ilamdaki giderleri ödediğini, davacı 23 nolu dükkanı teslim etmediğinden ve kendisine gönderilen icra emrine kadar iki dükkan arasına duvar yapmadığından duvarın parası ödendiği...
olduğu ancak DOP kesintisi yapılmadığı, belediye hizmetlerinden yararlandığı- dava konusu taşınmazın dava tarihindeki arsa m2 birim fiyatının, emsal taşınmaz arsa m2 sine göre 1,2 kat daha değerli olduğu böylece dava konusu taşınmazın m2 değerinin 15TL olduğu kamulaştırmasız el atılan alanın bedeli 135.837,15TL olarak hesaplandığı ve yine taşınmaz üzerinde bulunan dolgunun eski hale getirme bedeli 98.552,58TL hesap edildiği, ecrimisil ise 2267,64TL bulunduğu, davacı tarafından eski hale getirme talebinde bulunulması ve kamulaştırma bedelinin eski hale getirme bedelinden daha fazla olması nedeniyle mahkemece sadece eski hale getirme yönünden davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....
Ancak; 1)Hafriyat alanı olarak el atılan 983,20 m2'lik bölümün eski hale getirme bedelinin hesaplanarak zemin bedelinden fazla olması halinde zemin bedeline, eski hale getirme bedeli az ise eski hale getirilmesine hükmedilmesi gerekirken böyle bir inceleme yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2) Su deposu yapılan 76,76 m2'lik bölümün davacılar adına tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmemesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde ödeyenlere iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 25.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında taşınmazın eski hale getirilmesi için gerekli bedel ile üretim yapılamaması sebebiyle uğranılan gelir kaybı hesaplanmış ise de, zarar gören alanın değeri hakkında herhangi bir inceleme ve belirleme yapılmamıştır. Tazminat sorumluluğunun kapsamı, gerçek zarar ile sınırlı olup; zarar da, haksız eylemden önceki ve sonraki durum arasındaki farktan ibarettir. Gerçek zararın giderilmesi ilkesi cerçevesinde eski hale getirme bedeli ve gelir kaybı istenilebilir. Ancak yine aynı ilke çerçevesinde taşınmazın sürüm değeri de göz önünde tutulmalıdır. Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmedilmesi gerekir. Mahkemece dava konusu taşınmazın, alınan bilirkişi raporlarına göre hesaplanan eski hale getirme bedeli ile gelir kaybına hükmedilmiş, zarar gören taşınmaz alanının sürüm (rayiç) değeri belirlenmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ESKİ HALE GETİRME BEDELİNİN TAHSİLİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme bedelinin tahsili davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulü ile müdahalenin menine, eski hale getirme talebinin ise reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...' nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve eski hâle getirme bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.03.2009 gününde verilen dilekçe ile eski hale getirme ve ot bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.01.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Tarım ve Köyişleri Bakanlığını temsilen Hazine vekili, davalıların 71 ve 72 sayılı mera parsellerine tecavüzlerinin sonlandırılması ile 7560.00 TL eski hale getirme ve ot bedelinin tahsilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, 11.596,20 TL ot bedeli ve 19.601,33 TL eski hale getirme bedelinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.06.2009 gününde verilen dilekçe ile meraya elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemleriyle açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, dava konusu 52 ada 43 ve 53 ada 256 parsel sayılı taşınmazlara davalının müdahalenin menine, taşınmazların üzerindeki muhtesatların kaline ve 5.846,17 TL eski hale getirme bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.01.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın kabulüne, tazminat isteminin reddine dair verilen 07.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 2358 parsel sayılı meranın ekli krokide (A), (B), (C) ile işaretli kısımlarına davalıların el attıklarını bildirip, bu tecavüzlerinin önlenmesini ve yargılama sırasında yapılacak keşif ile belirlenecek eski hale getirme bedelinin de davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, eski hale getirme bedeli hakkındaki istemin reddine karar verilmiştir....
in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, tazminat ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına yönelik olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 120/1. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, elatılan yerin değeri, talep edilen tazminat bedeli ile eski hale getirme bedelinin toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur(04.03.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK)....
Davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, Dairece;"elatmanın önlenmesi ve kum bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı, eski hale getirme bedelinin (nakliye, işçilik v.s. dahil) tamamının belirlenmesi veya hesaplanması, eski hale getirme bedelinin taşınmazın sürüm değerini aştığının belirlenmesi durumunda, dava konusu taşınmazın bedeli karşılığında davalı şirkete temliki hususunun değerlendirilmesi, ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde zemin değerine hükmedilmesi doğru değildir..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargıla sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı Şirket tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalı Şirketin temyiz itirazı yerinde değildir....