"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan menfi zarar ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir....
Davada, yapılan işin kabul edilemeyecek derecedeki ayıbın giderilmesi; olmadığı takdirde, ödenen iş bedelinin iadesi istenmiştir. Buna göre, dava kademeli olarak açılmış bulunmaktadır. Borçlar Yasasının 360. maddesi hükmünde; işin ayıplı olarak tamamlanması halinde açık ayıplarda aynı Kanunun 359. ve gizli ayıplarda ise 362. maddelerine uygun olarak yükleniciye ayıp ihbarında bulunulması durumunda iş sahibine tanınan haklar açıklanmıştır. Ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı davalı yanca savunulmadığı gibi buna yönelik yanlar arasında uyuşmazlık da bulunmamaktadır. Borçlar Kanunun 360. maddesi hükmünde öngörüldüğü üzere; iş-eser işsahibinin kullanamayacağı ve nısfet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı ölçüde kusurlu veya yanlar arasındaki sözleşme hükümlerine önemli ölçüde aykırı olursa, iş-eser sahibi, o eser-işi kabulden kaçınabilir....
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davada bayilik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle sözleşmeye binaen verilen boş teminat çekinden dolayı menfi tespit isteminin incelemesinde, davacı tarafından aynı davalıya karşı aynı bayilik sözleşmenin haksız feshi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olarak ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davada sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/131 E. 2009/307 K. sayılı kararı, Yargıtay .... Hukuk Dairesi’nin 2009/9314 -10864 E.K. sayılı ilamı onanarak kesinleştiği gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmesine, karşı dava yönünden yapılan incelemede, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin 20. maddesinde de “bayi, anlaşmanın her ne sebeple olursa olsun feshi üzerine ... gün içinde elindeki dolu, boş, depozitolu depozitosuz tüpleri ......
Çekin bir ödeme vasıtası olduğu nazara alındığında çekin bir sözleşmenin teminatını teşkil etmek üzere keşide ve teslim edildiğinin ispatı gerekecektir. Elbette çekin teminat amacıyla verildiğinin ispatı da tek başına çek sebebiyle borçlu olunmadığı anlamına gelmeyecektir. Bir kambiyo senedi hangi bir borç ilişkisinin teminatı olarak verilmişse, o ilişki sebebiyle teminatın paraya çevrilmesi için gerekli şartların oluşmadığının ayrıca ispatı gerekir. Elbette davacı taraf öncelikle çekin bir teminat maksadıyla düzenlenip verildiğini yazılı veya kesin delillerle ispat etmelidir. Somut olayda çekin bizzat kendisi teminat vasfı konusunda yazılı kayıt içermektedir. Dava konusu çek davacılardan ... Ltd. Şti. tarafından diğer davacı ... lehine keşide edilmiş, çeki ciro yoluyla devreden ... de ciro kaydında "Teminat çekidir, 3. şahıslarda kullanılamaz" ibaresini yazmıştır. Bu itibarla dava konusu çekin kendisi, çekin teminat amaçlı verildiğini gösterir yazılı kayıt içermektedir....
nden 01.02.2018 tarihinde kiraladığı taşınmazın bir kısmının binaya ait sığınak olduğunun anlaşılması üzerine kira sözlemesinin karşılıklı olarak feshedildiğini, kira sözleşmesinin imzalanmasından önce taraflar arasında yazılı şekilde simsarlık sözleşmesi düzenlenmediğini, buna rağmen simsarlık hizmeti alınmış gibi 19.02.2018 tarih ve 11.800 TL bedelli davalı faturasına karşılık 31.03.2018 keşide tarihli ve 8.000 TL bedelli, ... no'lu çekin ciro edilerek ödeme yapıldığını, kira sözleşmesinin feshi sonrası keşide edilen ihtarla çekin iadesi, iadenin mümkün olmaması halinde ise 8.000 TL'sinin ödenmesinin talep edildiğini, ancak davalının çeki iade etmediğini, müvekkilinin davalıdan simsarlık hizmeti almadığını, davalının kiralanmasına aracılık ettiği ve ilana koyduğu taşınmazın büyük kısmının sığınak olduğunu ve ilanın aldatıcı olduğunu ileri sürerek, çek bedelinin faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava konusu çeklerle ilgili olarak ilgili banka şubesine müzekkere yazılmış ve gelen yanıta göre, 05.12.2018 keşide tarihli, 2013161 numaralı, 15.000-TL tutarlı çekin : Takas Sistemi aracılığı ile 05.12.2018 tarihinde ibraz edildiği, ... hesabına 15.000-TL olarak alacak kaydedildiği, 10.03.2019 keşide tarihli, 2013164 numaralı, 20.000-TL tutarlı çekin Takas Sistemi aracılığı ile 11.03.2019 tarihinde ibraz edildiği,... hesabına 20.000-TL olarak alacak kaydedildiği, 10.04.2019 keşide tarihli, 2013165 numaralı, 20.000-TL tutarlı çekin Takas Sistemi aracılığı ile 10.04.2019 tarihinde ibraz edildiği,11.04.2019 tarihinde .... Bankasındaki hesabına 20.000-TL EFT olarak gönderildiği bilgisini verildiği ve her 3 çekte de davalının lehdar, davacının keşideci olduğu görülmüştür. Davacı eser sözleşmesine dayalı olarak 3 ayrı çek ile 55000,00 TL ödeme yaptığını, davalının ise edimini ifa etmediğini iddia etmektedir....
ın keşide ettiği çekin ...'dan sonra ...'ya ciro edildiği, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını, davalı tarafça kötü niyetli ve ağır kusurla iktisap edilen çekten dolayı borçlarının bulunmadığını ve davanın kabulü gerektiğini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür. Dava, dava konusu çekin hamilin rızası dışında çıktığından bahisle açılan, keşideci, lehdar ve cirantanın açtığı borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacılar, dava dışı ...’ya kira bedelini mahsuben verilen çekin, kira sözleşmesinin süresinden önce feshi nedeni ile iadesi gerektiği halde, hamilinin elinden rızası dışında çıktığını, dava dışı ...’nın açtığı çek iptali davası sonunda çekin istirdatı davası açıldığını, çekin bedelsiz olduğunu belirterek, müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitini talebi ile eldeki davayı açmışlardır. Davalı taraf, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. HMK'nun 355....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki akdin feshi ve tazminat istemine ilişkin davada ... 11. Sulh Hukuk ve ... 8. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesine konu taşınmazın kiralayan tarafından kiracının kullanımına uygun bulundurulmaması sebebiyle kira sözleşmesinin feshi ile maddi ve manevi tazminat ve depozito olarak verilen senetlerin iadesi istemine ilişkindir. ... 11....
İLERİYE ETKİLİ FESİHİNŞAATIN TAMAMLANMA ORANIKAT KARŞILIĞI ESER SÖZLEŞMESİ 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 2 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 106 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 108 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 358 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 360 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dava, kat karşılığı eser sözleşmesinin feshi ve davalıya devredilen tapu kayıtlarının iptali için açılmış, mahkemece inşaatın %95 oranında tamamlandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa dosya kapsamı ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarına göre arsa sahiplerine verilecek dairelerin bulunduğu blokun tamamlanma seviyesi %95 olup bu oran tespit edilirken diğer bloktaki inşaatın seviyesi hiç nazara alınmamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, yabancı dil eğitimi için imzalanan sözleşmenin feshi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, tarafların sıfatı dikkate alındığında işbölümü çizelgesinde 4077 sayılı ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunlarda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların 13. Hukuk Dairesinin işleri kapsamında değerlendirildiği anlaşılmaktadır. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 14.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....