Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu tesisatın mevcut abonesi varken bu abonelik sona ermeden aynı tesisat için bir başka aboneliğin tesis edilmesinin hukuken mümkün olmadığı, diğer yandan davacının davalıya abonelik başvurusundan bir gün önce aynı yerde idareye kayıtlı, ancak borcu nedeniyle elektriği kesilen sayaçtan elektrik almak suretiyle kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği tutanağa dayalı olarak tanzim edilen faturanın yerinde ve tahakkuk ettirilen tutarın da hukuka uygun olduğu, ancak davacının bedeli ödemediği bu nedenle istirdat isteminde bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 20/10/2015 tarih, 2013/364 esas,2015/720 karar sayılı ilamı ile "Taraflar arasındaki uyuşmazlık; önceki aboneye ait olan fatura bedellerinin ödenmemiş olmasının, yeni abonelik tesisi istemi bakımından red gerekçesi olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır....

    Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, adı geçen düzenlemeden ötürü, şüpheli veya sanık olabilmek için "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" olmak, suçun unsurlarının gerçekleşmesi içinse "rıza dışında abonelik tesisi veya abonelik işlemi" yapmak veya bu amaçla gerçeğe aykırı belge düzenlemek gerekmektedir....

      Bu durumda, mahkemece, abonelik tesisi istenen dairenin bulunduğu binanın yapı (inşaat) ruhsat tarihinin 14.04.2008 olması, dava konusu yerde su aboneliğinin bulunması ve bu şekilde davacının belediyecilik hizmetlerinden yararlanıyor oluşu, yapıya ilişkin diğer bazı dairelerde aboneliğin bulunması hususu da dikkate alınarak, konusunda uzman bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak, abonelik tesisi istenen daire için yukarıda anılan İmar Kanununun geçiçi 11. maddesinde belirtilen şartların oluşup oluşmadığı, geçici abonelik tesisi için bir sakınca olup olmadığı hususlarında, hüküm kurmaya yeterli, Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde, bilirkişiden ayrıntılı ve açıklayıcı bir rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

        in yetkilisi olduğu Kardelen İletişim isimli alt bayiide düzenlendiği, üst bayii olarak sanık ...'nin yetkilisi olduğu ... İletişim isimli iş yerinin kayıtlı bulunduğunun iddia olunduğu somut olayda; 5809 sayılı Kanun'un "Abone ve cihaz kimlik bilgilerinin güvenliği" başlıklı 56/4. maddesi; "... Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur....

          Somut olayda; dava dışı ...ye ait ( ticarethane) abonelik sözleşmesine dayalı olarak davacı tarafından fiilen işleticiliği yapılan çay bahçesinin; dava dışı abone ..nin başka bir adresteki abonelikten doğan borcundan dolayı kesilmesi ve davacı adına ticarethane abonelik sözleşmesi yapılması istemi sözkonusu olup; davacı tüketici olmadığı gibi, uyuşmazlık konusu sözleşmenin de Tüketici Yasası kapsamında kalmadığı anlaşıldığından, davanın tüketici mahkemesinde görülmesi doğru olmayıp, Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Mahkemece, görev yönü düşünülmeden, dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....

              in İzeren İletişim isimli işyerinin sahibi olduğu ve bu işyerinde katılan ... adına sahte abonelik sözleşmesi tanzim edildiği, sanık ...'...

                Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, adı geçen düzenlemeden ötürü, şüpheli veya sanık olabilmek için "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" olmak, suçun unsurlarının gerçekleşmesi içinse "rıza dışında abonelik tesisi veya abonelik işlemi" yapmak veya bu amaçla gerçeğe aykırı belge düzenlemek gerekmektedir....

                  Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, bahsi geçen düzenlemeden ötürü, şüpheli veya sanık olabilmek için "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" olmak, suçun unsurlarının gerçekleşmesi içinse "rıza dışında abonelik tesisi veya abonelik işlemi" yapmak veya bu amaçla gerçeğe aykırı belge düzenlemek gerekmektedir....

                    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, 5 numaralı dükkan nitelikli bağımsız bölümü eczane olarak tapu malikleri olan davalılardan kiraladığı, anataşınmazda ısınma sistemi olarak bireysel doğalgaz sistemine geçilme kararı alındığı için bu bağımsız bölüme de doğalgaz aboneliği ve bağlantısı yapılması talebiyle... ye başvurduklarında, gaz şirketinin abonelik işlemlerinin sadece mülk sahiplerince yapılabileceğine dair cevap verdiğini, kiralayan davalıların ise abonelik işlemler için ... ye bağlantı işlemleri için başvurmayı kabul etmediğini ve bu nedenle bağımsız bölümde ısınma yapılamadığını belirterek, davalıların bağımsız bölümde doğalgaz sistemi bağlanmasına izin vermeleri için müdahale edilmesini istemiş; mahkemece davanın Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinden kaynaklandığı ve kat malikleri kurulu kararının icrasına yönelik bir dava olduğu ve ancak kat malikleri...

                      UYAP Entegrasyonu