Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, adı geçen düzenlemeden ötürü, şüpheli veya sanık olabilmek için "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" olmak, suçun unsurlarının gerçekleşmesi içinse "rıza dışında abonelik tesisi veya abonelik işlemi" yapmak veya bu amaçla gerçeğe aykırı belge düzenlemek gerekmektedir....
nün ayrıca ... no.lu GSM abonelik sözleşmesini sahte olarak düzenledikleri iddiasıyla özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmaları istemiyle açılan kamu davalarında; 1)Sanık ... hakkında ... no.lu sahte düzenlendiği iddia olunan GSM abonelik sözleşmesine ilişkin , sanık ... hakkında ise ... no.lu sahte düzenlendiği iddia olunan GSM abonelik sözleşmesine ilişkin daha önce 20.06.2011 ve 23.11.2009 tarihli iddianamelerle, 5809 sayılı Kanuna muhalefet suçundan açılan kamu davalarının yapılan yargılaması sonucunda, Şanlıurfa Sulh Ceza Mahkemesince,hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğu gözetilmeden suç vasfı bölünmek suretiyle 5809 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan beraat kararı verilerek özel belgede sahtecilik suçundan suç duyurusunda bulunulması üzerine işbu davaların açıldığı anlaşılmakla;5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde yer alan “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar...
Atıksu bedelinin davalı idare tarafından aynı yasanın 15. maddesinin "d "ve "e" bentlerinde belirtilen yasal çerçevede yapılan abonman sözleşmesine dayalı olarak tahakkuk ettirildiği dikkate alındığında .davalıya ait içme suyu şebekesinde davacı tarafından su kullanımı olmasa dahi,davacının ürettiği atıksuyun doğal ortamı kirletmesi nedeniyle,bu atıksu bedelinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir.(YHGK.05.03.2003 gün ve 2003/13-139 Esas ve 2003/142 karar sayılı ilamı) Hal böyle olunca mahkemece davacının kullandığı su kadar atıksu ürettiği gözetilerek,kullanılan suyun miktar ve bedeline ilişkin olarak konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan alınacak rapor sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Atıksu bedelinin davalı idare tarafından aynı yasanın 15. maddesinin "d "ve "e" bentlerinde belirtilen yasal çerçevede yapılan abonman sözleşmesine dayalı olarak tahakkuk ettirildiği dikkate alındığında .davalıya ait içme suyu şebekesinde davacı tarafından su kullanımı olmasa dahi,davacının ürettiği atıksuyun doğal ortamı kirletmesi nedeniyle,bu atıksu bedelinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir.(YHGK.05.03.2003 gün ve 2003/13-139 Esas ve 2003/142 karar sayılı ilamı) Hal böyle olunca mahkemece davacının kullandığı su kadar atıksu ürettiği gözetilerek,kullanılan suyun miktar ve bedeline ilişkin olarak konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan alınacak rapor sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, bağımsız bölüm maliki olduğunu, geçici su aboneliğinden yararlanmak için davalı kuruma başvurduğunu, müteahhidin borcu nedeniyle başvurusunun kabul edilmediğini, mağduriyeti dikkate alınarak su aboneliği tesisine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya konu binaya ait inşaat hesabı bulunduğunu ve hesap kesim işleminin halen yapılmadığını, davacının iskan ruhsatı ve statik rapor ile birlikte başvuru yaptığı takdirde abonelik işleminin yapılabileceğini bu koşulları yerine getirmediğinden davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; eser sözleşmesine dayalı ipotek tesisi istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, eldeki davada aboneliğin tesis edilmesini istemiş olup, yapı kullanma izin belgesi (iskan) olmadığından abonelik tesisi mümkün değilse de, "çoğun için de azı da vardır" kuralı uyarınca 3194 sayılı İmar Kanunu’na eklenen Geçici Ek 11. maddesi uyarınca ve Aski Tarifeler Yönetmeliğinin 30/d ve 6.maddenin (h) bendi gereğince araştırma yapılması gerekmektedir. Dosyada yapı ruhsatı ve statik raporu da mevcut olduğuna göre, davacının, komşu daire ve binaların su ve elektrik aboneliğinin yapılmasına rağmen kendisinin aboneliğinin yapılmadığı iddiası ile ilgili olarak elektrik, doğalgaz, telefon ve yol gibi kamu hizmetlerinin en az birinden yararlanıp yararlanmadığı hususlarında araştırılma yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, Mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 16.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; davacı ile dava dışı şirket arasındaki elektrik tesisat ve trafo işlerinin yapımı işini içeren eser sözleşmesine dayalı olarak TMK'nın 893/3. maddesi uyarınca inşaat ipoteği tesisi istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 15 Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz..." şeklindeki düzenlemesiyle, "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" tarafından "kişinin bilgisi ve rızası dışında", "abonelik tesisi veya abonelik işlemi yapılmasını, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenmesini" suçun unsuru olarak ortaya koymuştur. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, adı geçen düzenlemeden ötürü, şüpheli veya sanık olabilmek için "işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisi" olmak, suçun unsurlarının gerçekleşmesi içinse "rıza dışında abonelik tesisi veya abonelik işlemi" yapmak veya bu amaçla gerçeğe aykırı belge düzenlemek gerekmektedir....