ve 30.000,00 TL maddi, çocuklar için ayrı ayrı 5.000,00'er TL manevi, 10.000'er TL maddi tazminat) 20/12/2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesini, davalının malları üzerine teminatsız olarak tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tazminat istemine ilişkindir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince; taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olup, davalının tacir olduğu, davanın ticari mahiyette bulunduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. .... 3. Asliye Ticaret Mahkemesince ise; uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı, ticari dava niteliği bulunmadığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği(Tük.Mah.Sıf) Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili ile davalı-k.davacılar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesine göre yapılması gereken işlerin eksik ve ayıplı imali nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile fazla ödenen bedelin iadesi (istirdat), karşı dava ise; bakiye iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir. Dava ve karşı dava tarihinde yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde tüketici, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa, hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır....
Dava, eser sahipliğine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, 5846 sayılı FSEK 70/1 maddesi uyarınca 500,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Ancak, eser sahibi olduğu mahkemece de kabul edilen davacının söz ve müziğinin kendisine ait olduğunu iddia ettiği dava konusu eserin albüm halinde piyasaya sürüldüğü nazara alınarak, ihlal olunan manevi haklarının niteliği ve ihlalin süresi ile boyutu itibariyle somut olayın özelliklerine daha uygun düşen bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı miktara hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
seçim yapmak durumunda olacağı, davacının fotoğrafları kullanılırken eser sahibi olarak adının belirtilmemesi nedeniyte “eser sahibi olarak tanıtılma hakkı"(FSEK m.15) ihlal edilmiş olacağından davacının manevi tazminat talebin haklı olduğu manevi tazminatın türü ve miktarını takdir hakkının sayın Mahkemeye ait olacağı" yolunda görüş bildirilmiştir. 04/07/2018 tarihli ayrık bilirkişi raporunda; Davaya konu edilen fotoğrafların ESER vasfına haiz olmadığı, davaya konu fotoğraflar, üzerinde davacı tarafın HAK SAHİPLİĞİ nin net olmadığı, davaya konu edilen fotoğrafların Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tanıtım Genel Müdürlüğü tarafından kullanım haklarının bakanlığa ait olduğu, davaya konu fotoğraflara ALENİYET kazandırılmış olduğu, davacı fotoğrafçının dava konusu fotoğrafların sahipliği konusunda, özellikle FOTOĞRAFLARIN teknik incelemesinde oluşan şüphelerle birlikte, adının ilgili fotoğraflarla birlikte kullanılmadığı, arz edilen nedenlerden dolayı, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerine...
Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan estetik operasyonunun ayıplı ifası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 2014/6966 Esas 2014/11870 Karar sayılı 16.09.2014 tarihli ilâmıyla kararı bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme talebi yerinde görülerek hüküm davalı yararına da bozulmuştur. Mahkemece bozma ilâmına uyularak maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Davalı şirket vekili, dava konusu fotoğrafın eser niteliğini haiz olmadığını, fotoğrafın haber amaçlı kullanıldığını, manevi tazminat şartlarının da oluşmadığını savunmuştur. Diğer davalı vekili, müvekkilinin dava konusu eylemi gerçekleştirebilecek bir konumda olmadığını, davacının mali haklarının ihlal edilmediği, manevi zararın da söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalı ...'ın dava tarihinde davalı şirketi temsile yetkili müdür olmadığı, şirket yetkililerinin başka şahıslar olduğunun tespit edildiği, davaya konu fotoğrafın eser niteliği taşıdığı ve davacının eser sahibi olduğu, söz konusu fotoğrafın rayiç değerinin 745,07 TL olduğu, tecavüzün niteliği kusurun ağırlığı göz önüne alınarak bu bedelin takdiren üç katı olan 2.235,22 TL maddi tazminatın davalı şirketten tahsili gerektiği gerekçesiyle davacı ... tarafından davalı ... hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ......
FSHHM'nin 2015/99 E. sayılı davası Mahkememize tevzi edilerek 2017/257 E. sırasına kaydı yapılmakla, Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarıma Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenilmesi, Maddi-Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda....
Davalı ...’un vekilinin cevap dilekçesinde özetle; maddi- manevi tazminat talebine esas olan olay ile dava tarihi arasında 25 yılı aşkın bir süre olduğundan zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunu, tazminat talebi yönünden davacıların taraf ehliyetinin bulunmadığını, manevi hakların miras yolu ile eser sahibinin mirasçılarına intikal edemeyeceğini, FSEK. md. 19 gereği davacıların manevi hakları kullanamayacağını, davalı ... ile ...’in 1978 tarihinden 1988 tarihine kadar pek çok mimari projede beraber çalıştığını, söz konusu eserlerin bir çoğunun Koruma Kurulu tarafından korumaya alınmış eserler olduğunu, korumaya alınan eser sayısının 20 olduğunu ve 5 tanesinde müvekkilinin proje ve yapım aşamasında yer aldığını, söz konusu eserler koruma altına alınırken kurul tarafından projede ...’in imzası bulunan eserler esas alınmadığını, resmi makamlara sunulan proje üzerindeki mali hak sahipliği ile eser sahipliğinin mimari eserlerde tamamen ayrıldığını, bu sebeple söz konusu projeler özerinde ...’...