Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/99 E. sayılı dosyasının 25.11.2020 tarihli tensip ara kararı ile tesis edilen 28.01.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılmasını ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karışı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....
HMK'nin 355'inci maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularla ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde yapılan inceleme sonunda: İstem; konut satım sözleşmesinden kaynaklanan ipotekten arındırılmış tescil ve ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada verilen, dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere satılmasını, devredilmesini önlemek ve cebri icra yoluyla satışını engellemek amacıyla, dava sonuna kadar kaydına davalıdır şerhi konulması ihtiyati tedbir ara kararının kaldırılması isteminin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik olarak gerekli yasal şartların oluşmadığını, verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının hangi sebeplere dayanılarak verildiğinin net bir şekilde belirtilmediğini, dosyaya sunulu deliller haricinde yapılacak kolluk araştırması, keşif ve tanık beyanları ile de dava konusu benzinlik ve müştemilatının mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun anlaşılacağını, koşulları oluşmadan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması kararı verilmesinin telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. ...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen tarafından, ihtiyati tedbirin kaldırılması istenen aleyhine 24.07.2013 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair verilen 31.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz edilemeyen kararlar” başlıklı 362. maddesinde hangi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. Aynı kanunun 362. maddesinin (f) bendi gereğince geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar da temyiz edilemeyen kararlar arasında sayılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen davalı tarafından, aleyhine ihtiyati tedbirin kaldırılması istenen ... aleyhine 19.02.2013 günlü dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istenmesi üzerine; ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair verilen 29.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz edilemeyen kararlar” başlıklı 362. maddesinde hangi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. Aynı kanunun 362. maddesinin (f) bendi gereğince geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar da temyiz edilemeyen kararlar arasında sayılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını isteyen tarafından, ihtiyati tedbirin kaldırılması istenen aleyhine 06.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair verilen 17.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ 6100 sayılı HMK’nın “Temyiz edilemeyen kararlar” başlıklı 362. maddesinde hangi kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir. Aynı kanunun 362. maddesinin (f) bendi gereğince geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlar da temyiz edilemeyen kararlar arasında sayılmaktadır....
Kişilerin alacaklarının bu davanın konusu sayılamayacağını ve üçüncü kişiler aleyhine hak ve yarar dengesini bozacak nitelikte tedbir kararı verilememesi gerektiğini, emsal kararlarda da davada taraf sıfatı bulunmayan ihbar olunan aleyhine ihtiyati tedbir tesis edilemeyeceğinin ortaya konduğunu, hal böyle iken ilk derece mahkemesi tarafından ihbar olunan müvekkili aleyhine ihtiyati tedbir tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup ihtiyati tedbirin kaldırılması gerektiğini, açıklanan nedenlerle Bakırköy 2. Tüketici Mahkemesi 2020/580 E. Sayılı dosyasının 24/05/2021 celse tarihli ara kararı ile itirazlarının reddine dair ara kararın ve mevcut ihtiyati tedbir kararının kaldırılarak, davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz dilekçesinde ; taleple bağlılık ilkesine aykırı verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini, zira davacı vekilinin, 01/03/2021 tarihli dava dilekçesi ile ihale sebebiyle verilen kesin teminat mektubunun hazineye gelir kaydının önlenmesi açısından ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş olup; mahkemece talepten fazlasına karar verilerek ihaleden yasaklılık halinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına karar verildiğini, ihaleden yasaklama kararının, 4735 sayılı kamu ihale sözleşmeleri kanunu'nun 26. maddesi uyarınca hukuka ve mevzuata uygun olarak tesis edilmiş olmasının yanında, davacının bu kararın durdurulmasına ilişkin bir talebi bulunmaksızın mahkemece verilen 27/07/2021 tarihli kararın, 6100 sayılı kanunu'nun 26, maddesine açıkça aykırı olduğundan kaldırılması gerektiğini, Mahkemece, idare mahkemelerinin bakmakla görevli olduğu konuda ihtiyati tedbir kararı verilmesi nedeniyle de anılan kararın kaldırılması...
İhtiyati haciz kararına itiraz edilen davalı asil, ihtiyati haciz talebinin yetkili mahkemeden talep edilmediğini, ilgili bankaya böyle bir borcun bulunmadığını beyan ederek itiraz ettiği ve ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. İstinafa konu karar, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/01/2023 tarihli 2023/27 Esas, 2023/39 Karar sayılı ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne yönelik kararıdır. Aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen, borcunun bulunmadığını ve yetkili mahkemeden ihtiyati haciz talep edilmediğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, icra takibine konu edilen kredi kartı borcu için bankanın ihtiyati haciz talebinin yerinde olup olmadığı, aleyhine talepte bulunulanın borcunun bulunup bulunmadığı, miktarı ve yetkili mahkemenin neresi olduğu hususundadır....
İhtiyati haciz kararına itiraz edilen davalı asil, ihtiyati haciz talebinin yetkili mahkemeden talep edilmediğini, ilgili bankaya böyle bir borcun bulunmadığını beyan ederek itiraz ettiği ve ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. İstinafa konu karar, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/01/2023 tarihli 2023/27 Esas, 2023/39 Karar sayılı ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne yönelik kararıdır. Aleyhine ihtiyati tedbir talep edilen, borcunun bulunmadığını ve yetkili mahkemeden ihtiyati haciz talep edilmediğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE :Taraflar arasındaki uyuşmazlık, icra takibine konu edilen kredi kartı borcu için bankanın ihtiyati haciz talebinin yerinde olup olmadığı, aleyhine talepte bulunulanın borcunun bulunup bulunmadığı, miktarı ve yetkili mahkemenin neresi olduğu hususundadır....