Davalı Maliye Hazinesi vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir kararının yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın Hazine adına kayıtlı olmasından dolayı ihtiyati tedbir konulmasında hukuki yarar olmadığını, ihtiyati tedbir kararının teminatsız olarak verilmesi için şartlar oluşmadığını, bu haliyle de kamu zararına neden olabilecek nitelikte olduğunu, davacı dava konusu bağımsız bölümün numarasını bildirdiğini ancak taşınmazda kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığını, davacının dayandığı sözleşmede arsa payı satışa konu edilmediğini, bu haliyle de ihtiyati kararın uygulanması mümkün olmadığını, ihtiyati tedbir kararına itirazın kabulü ile ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
tedbir kararının kaldırılması talebiyle yapılan istinaf başvuru neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 28/02/2023 NUMARASI : 2022/22 Esas, (derdest) DAVANIN KONUSU: Tapu iptali ve tescil KARAR TARİHİ : 20/03/2024 Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebine ilişkin olup, mahkemece davalı vekilinin talebinin reddine dair verilen karara karşı davalı yanca istinaf talebinde bulunulmuştur.Davacı vekili , Müvekkili ..., davalı .... Tic. Ltd. Şti. ve yetkilisi olarak hareket eden ...'dan taşeronluk sözleşmesi, devir sözleşmesi ve faturalardan anlaşılacağı üzere alacaklı konumda olduğunu, davalı ...'...
Davalı vekili, 10.01.2022 tarihli dilekçesi ile, Ankara 1 FSSHM'nin 2020/D.İş sayılı dosyasında verilen tedbir kararının kaldırılmasının talep edilmesi üzerine, mahkemece ön inceleme duruşmasında anılan D.iş dosyası celp edildikten sonra tedbirin kaldırılması konusunda ara karar oluşturulmasına karar verildiğini, ancak ne ara kararla ne de gerekçeli kararda tedbirin kaldırılması yönünde bir karar verilmediğini, müvekkilinin internet sitesinden dava konusu fotoğrafları kaldırdığını buna rağmen tedbir kararının devam ettiğini ileri sürerek, ihtiyati tedbirin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece 19/01/2022 tarihli ek karar ile davanın kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....
edildiğini ileri sürerek ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, 27/08/2021 tarihli ara kararı ile alacak para borcunu içerdiğinden dava konusu olmayan hak ve alacaklar üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, dava dilekçesi ve ekleriyle davadaki haklılığın yaklaşık olarak ispat edildiğini, yeterince incelenmeden ihtiyati tedbir kararının reddinin doğru olmadığını belirterek tedbir talebinin reddine dair kararın kaldırılarak davalıların taşınır ve taşınmazlara, araçlarına ve banka hesaplarına, Bursa 1 ATM 2014/564 esas sayılı dava dosyasındaki alacağı üzerine tedbir konulmasını talep etmiştir. Talep, ihtiyati tedbirin talebinin reddine dair verilen kararın kaldırılması istemidir....
Bu nedenle, ihtiyati tedbire karar verilirken, talebin haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan kural olarak teminat alınır. Geçici hukuki koruma kapsamında olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. İhtiyati tedbir kararı verilmesinde hakime geniş bir takdir alanı bırakılmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemelidir ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Yasa’nın öngördüğü ölçüde ispat edilememişse, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. Anayasanın 141/3....
Davalı kooperatif vekili, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması veya kooperatifin uğrayacağı zarara karşılık olmak üzere teminat alınması için karara itiraz etmiştir. Mahkemece, taşınmazın satılmasının telafisi mümkün olmayacağı gerekçesiyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına yönelik itirazın reddine, teminat alınması hususunun HMK'nın 392. maddesinde öngörülen bir zorunluluk olduğu gerekçesiyle davalı tarafın buna ilişkin talebinin kabulü ile davalı kooperatifin muhtemel zararına karşılık 100.000,00 TL nakit ve kesin teminat mektubunun teminat olarak davacı yan tarafından depo edilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. İhtiyati tedbir kararlarına karşı temyiz yolu, 6100 sayılı HMK'nın 391. maddesinin 3. bendi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi kararları ile aynı Kanun'un 394. maddesinin 5. bendi uyarınca, ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz üzerine verilen kararlar ile sınırlıdır....
Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde, davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, davacı tarafın talep etmesi üzerine dosya kapsamının değerlendirilmesi sonucu mevcut delil durumuna göre dava konusu çekin T3 yetkilisi/yetkilileri tarafından bankaya ibrazı halinde ödenmemesi talebinin mahkememizce teminatsız olarak kabul edildiği, ihtiyati tedbir kararı verilen çekin dava sırasında şirket yetkililerine ödenmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşabileceği yada tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zarar doğabileceği bu sebeple HMK'nın 389/1. maddesindeki ihtiyati tedbirin şartlarının somut olayda gerçekleştiği, tarafların menfaat dengesi ve ihtiyati tedbirin amacı birlikte düşünüldüğünde davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesinin hukuka uygun olduğu" gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazın reddine karar verilmiştir....
Davalı erkek vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talepli 10/12/2021 tarihli dilekçesi üzerine verilen, 05/04/2022 tarihli ara kararı ile; "Her ne kadar davalı vekili uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği yönünden itiraz da bulunulmuş ise de dava konusunun edinilmiş mallara yönelik mal ayrılığı olduğu ve tarafların üzerine kayıtlı taşınmazların edinilmiş mal olup olmadığının yargılama konusu olduğu ve bu bakımdan uyuşmazlık konusu olduğu anlaşıldığından itirazın reddine," hükmolunmuştur. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili, ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddi yönünde verilen 05/04/2022 tarihli ara kararın kaldırılarak, talepleri doğrultusunda ihtiyati tedbirlerin kaldırılması gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....