, söz konusu aracın müvekkili şirkette bulunduğu sürece ------müvekkilinin zarar ederek bahsi geçen araç bünyesinde bulunduğundan yerine başka araç alamadığı, herhangi bir kazanç elde etmemekle birlikte kardan da mahrum kaldığından bahisle yapılan işçilik ücretinin şimdilik --- bedelin, müvekkilinin işyerinde işgal edilen otopark ücretinin şimdilik ---- bedelin, aracın müvekkili şirkette yer kapladığından dolayı mahrum kalınan kazancın şimdilik --- bedelin, motorun yapılması için kullanılan yedek parça ücretinin şimdilik --- bedelin, motordaki arıza tespit ücreti için şimdilik --- bedelin ve ticari itibarı zedelendiğinden bahisle ---- manevi tazminatın davalıdan tahsili ile işbu davanın----- dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesi talep edilmiştir....
Götürü bedelli eser sözleşmelerinde yüklenicinin hak ettiği iş bedeli, diğer bir deyişle fazla ödenen iş bedeli olup olmadığının tespiti fiziki oran yöntemine göre bulunmalıdır. Oysa mahkemece alınan bilirkişi raporunda bu şekilde hesaplama yapılmamıştır. Bu nedenle hükme esas alınması hatalı olmuştur. Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, HMK 266 ve devamı hükümlerine uygun seçilecek yalıtım konusunda uzman inşaat mühendisi bilirkişiden rapor alınıp sözleşmenin 22.000,00 TL götürü bedel olduğu kabul edilip, davalının yapmış olduğu işin eksik ve kusurlar dikkate alınıp düşülmek suretiyle yüzde olarak fiziki gerçekleşme oranını bulup bu fiziki oranın 22.000,00 TL’ye uygulayıp yüklenicinin hak ettiği iş bedelini bulmak, kanıtlanan mahsup edip bakiye bedelin tahsili ve kararı davacı tarafın temyiz etmediği gözetilip kazanılmış hak ilkesi göz önüne alınarak karar vermekten ibaret olmalıdır....
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili dava dilekçesinde taraflar arasında düzenlenen 12/06/2012 tarihli eser sözleşmesine göre davalının kadastral çalışmalar yapacağını ancak kendisine 12.600 TL ödeme yapılmasına rağmen davalının sözleşme gereklerini yerine getirmediğini, sözleşmenin feshedildiğini bu nedenle ödenen bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan tahliye davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, davacılar vekili tarafından eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olarak açılmıştır. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olarak açıldığına göre uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme tarafların sıfatına göre Asliye Ticaret Mahkemesidir....
Sulh Hukuk Hakimliğince verilen 16.05.2012 gün ve 2011/962-2012/550 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Kat Mülkiyeti Yasası’ndan kaynaklanmış olup eser sözleşmesi ilişkisi yoktur. Eser sözleşmesi davalı ile dava dışı ... arasındadır. Davada bu sözleşme uyarınca ortak yere yaptırılan inşaat nedeniyle davacının bağımsız bölümlerine isabet eden ödeme miktarının tahsili istemiyle girişilen icra takibinde, takibin kesinleşmesi sonucu ödenen fazla bedelin istirdadı istenilmektedir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi görevi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 18.Hukuk Dairesi'nin görev alanında kaldığından dosyanın görevli Daireye gönderilmesi uygun bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece " Mahkememizde açılmış olan iş bu dava eser sözleşmesinden kaynaklı fazla ödemeye ilişkin takibe dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. 23/07/2016 tarihinde 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile iş sahibi Burç Eğitim Kültür ve Sağlık Vakfı ile davalı şirket arasında vakfa ait Kayseri İli, Talas İlçesi, Talas Mahallesi, 1054 ada, 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşa edilen 16 katlı binanın mermer uygulaması işi için eser sözleşmesi imzalanmış, işin başlama tarihi olarak 01/04/2016 tarihi, bitiş tarihi olarak ise 01/07/2016 tarihi kararlaştırılmıştır. Vakfın 23/07/2016 tarihinde T1 devredildiği, vakfa kayyım heyeti atandığı, bu esnada davalı şirket tarafından mermer işleri için çalışıldığı, inşaatın kapatılmasından sonra kayyım heyeti tarafından davalı şirkete ihtarat yapılarak kalan işin tamamlanması ve fazla ödenen hakediş tutarının iadesi istenildiği, bundan kaynaklı olarak Kayseri 8....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle açılmış olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz olunmuştur....
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı davacının davalıdan alacağının tahsili istemine ilişkindir. Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereği tarafların edimlerini usulunce yerine getirip getirmedikleri, çatı izolasyonu işi nedeni ile davacının zarara uğrayıp uğramadığı, davalı tarafından yapılan iş sebebi ile ortada bir ayıp yahut kusurlu iş bulunup bulunmadığı, meydana gelen zarardan davacının sorumlu olup olmadığı, davacının alacağı var ise varlığı ve miktarının tespiti noktalarında toplanmıştır. Mahkememizce bilirkişiler marifetiyle dosya üzerinden aldırılan raporlara göre özetle; Bilirkişiler .... 17/12/2020 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Davacı ... ile davalı ...'ın, 3......
Eğer eserdeki kusurlar yukarı derecede önemli değilse, iş sahibi işin kıymetine orantılı bir bedelin eser bedelinden indirilmesini talep eder veya eseri tamir için yükleniciyi zorlayabilir. Davadaki istemin dayanağı, Borçlar Kanununun 360.maddesidir. Davacı, eseri kabul etmiş ancak eserdeki kusurlar sebebiyle bedelden indirim talep etmiştir. Taraflar arasında önceden kararlaştırılmış bir bedel bulunmadığından, bilirkişi eserde eksik ve kusurlar olmasaydı bu bedelin Borçlar Kanununun 366.maddesi gereğince yapıldığı yıl mahalli rayiçlerine göre 9.100,00 TL olabileceğini hesaplamıştır. Diğer yandan, eser sözleşmesinden kaynaklanan bu gibi uyuşmazlıklarda, eserin sözleşmeye fenne ve amaca uygun meydana getirilip teslim edildiğinin ispat yükü yükleniciye, ödemeleri kanıtlama yükü ise iş sahibine düşer. Davacı iş sahibi, 8.500,00 TL ödeme yapıldığını ileri sürmüşse de davalı yükleniciler bunun 7.500,00 TL olduğunu kabul etmiştir....
Dava konusu işin davalı tarafça bitirilmediği ve davacının sözleşmeyi feshettiği anlaşıldığına göre, sözleşme bedelinin tamamını ödeyen davacı taraf artık eksik ve ayıplı işler dolayısıyla davalıya fazla ödemiş olduğu iş bedelini talep edebilecektir. Başka bir ifadeyle davalının yapmış olduğu iş bedeli kadar ücrete hak kazanacağı bu itibarla fazla ödenen bedeli davacıya iade etmekle yükümlü olduğu kabul edilerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken, sözleşme feshedilmemiş ve ayıplı ve eksik bir teslim varmış gibi eksik ayıplı iş bedeline hükmedilmesi de doğru değildir. Ancak davacının bu talebi fazla ödenen miktarın iadesi olarak değerlendirilmelidir....
Dava konusu işin davalı tarafça bitirilmediği ve davacının sözleşmeyi feshettiği anlaşıldığına göre, sözleşme bedelinin tamamını ödeyen davacı taraf artık eksik ve ayıplı işler dolayısıyla davalıya fazla ödemiş olduğu iş bedelini talep edebilecektir. Başka bir ifadeyle davalının yapmış olduğu iş bedeli kadar ücrete hak kazanacağı bu itibarla fazla ödenen bedeli davacıya iade etmekle yükümlü olduğu kabul edilerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken, sözleşme feshedilmemiş ve ayıplı ve eksik bir teslim varmış gibi eksik ayıplı iş bedeline hükmedilmesi de doğru değildir. Ancak davacının bu talebi fazla ödenen miktarın iadesi olarak değerlendirilmelidir....