Taraflar arasında daha önceden bir eser sözleşmesi ilişkisi kurulmuş ise de sonradan düzenlenen 29.05.1998 tarihli harici sözleşme ile davalı 13 nolu bağımsız bölümün satışını vaadetmiş, davacı satış bedelinin bir bölümünü eser sözleşmesinden doğan alacağına saymak, bir bölümünü ise çek ve nakit olarak ödemek suretiyle edimini yerine getirdiği halde davalı tapuyu devretmeye yanaşmamış, taşınmazı 03.06.1998 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye satmıştır. Davacı tapu kendisine devredilmediğinden satış için ödediği bedeli dava etmektedir. Bu hali ile açılan dava harici gayrimenkul satım sözleşmesine dayalı olup uygulanması gereken zamanaşımı BK’nın 125. maddesi uyarınca 10 yıldır....
Somut olaya gelince; davalı iş sahibi .... ile dava dışı asıl yüklenici ... arasında imzalanan "İç Mekan Tasarımı Uygulama İşleri Sözleşmesi" kapsamında yapılacak işlerin bir kısmı için dava dışı asıl yüklenici ... ile davacı taşeron ... arasında "... İç Mekan Ahşap Uygulama İşleri Sözleşmesi" imzalanmış olup takibin dayanağı faturalar eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Alacağın dayanağını eser sözleşmesi oluşturduğundan, eser sözleşmesinden kaynaklanan takip ve davalar, HMK'nın 6. maddesine göre davalının-borçlunun, davanın açıldığı veya takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde (genel yetkili mahkeme) açılabileceği gibi HMK'nın 10. maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde (özel yetkili mahkemede) de açılabilir....
Bu sözleşme mahiyeti itibariyle eser sözleşmesi olmayıp hizmet alım sözleşmesidir. Hizmet İşleri Genel Şartnamesi'nin sözleşme ekleri arasında yer alması da sözleşmenin eser sözleşmesi olmayıp hizmet alım sözleşmesi olduğunu teyit etmektedir. Bu nitelendirmeye göre temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarını incelemekle görevli Dairenin belirlenmesi için 6444 sayılı Yasa'nın 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki sözleşme eser ve kira sözleşmesi hükümlerini içeren yap-işlet-devret sözleşmesi olup, davacı taraf, sözleşmenin davalıdan kaynaklanan sebeplerle haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek tazminat istediği ve henüz eser imali aşamasında fesih gerçekleştiği için uyuşmazlık, sözleşmenin eser sözleşmesi hükümlerine tabi bölümü yönünden çıkmış olup davaya bakmaya sulh hukuk mahkemesi değil asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Tarihsiz iş yapım sözleşmesi başlıklı eser sözleşmesi yüklenici-davacı ..... ile dava dışı iş sahibi ..... arasında imzalanmıştır. Sözleşmeyle yüklenici, iş sahibinin inşaasını yükümlendiği dava dışı Kooperatife ait dairelerin mutfak dolabı ve kapılarının yapımını üstlenmiştir. Sözleşmede 50.000,00 USD karşılığında bir dairenin bedel olarak yükleniciye verileceği kesin ölçümlemeler sonucuna göre fazla ve eksik ödemelerin 2 aylık çekle kapatılacağı kararlaştırılmıştır. Sözleşmede öngörülen dairenin verildiği de davacı yüklenicinin kabulündedir. Davalı temlik alan 20.06.2002 tarihli temlik sözleşmesi ile iş sahibi dava dışı şirketten az yukarıda sözü edilen eser sözleşmesinden kaynaklanan tüm hak ve alacakları temlik almıştır. Temlik bedeli 75.000,00 TL olarak gösterilmiştir. Yazılı biçimde düzenlendiğinde yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 162 ve devamı maddeleri gereğince temlik sözleşmesi geçerlidir....
Uyuşmazlığın, eser sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirilip çözülmesi gerekli ve zorunludur. 6098 Sayılı TBK'nın 470. maddesi, "Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir." hükmünü; aynı kanunun 471. maddesi, "Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken meslekî ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yaptırabilir....
Uyuşmazlığın, eser sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirilip çözülmesi gerekli ve zorunludur. 6098 Sayılı TBK'nın 470. maddesi, "Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir." hükmünü; aynı kanunun 471. maddesi, "Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır. Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken meslekî ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yaptırabilir....
Eser sözleşmesinde işi yapmayı üstlenen, eser meydana getirmekten ibaret bir iş görme edimini borçlanmaktadır. Eser sözleşmesi, bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla beraber burada önemli olan çalışmanın kendisinden ziyade bu çalışma neticesi ortaya çıkan ve objektif olarak gözlemlenen sonuçtur. İşi yapmayı üstlenen, iş sahibi ile akdi ilişkiye girerken bir sonuç (eser) meydana getirmeyi taahhüt etmektedir. Bu anlamda eser, bir iş görme faaliyetinin maddi veya maddi olmayan sonucudur. Kuşkusuz bağımsız bir varlığı değiştirmeye, işlemeye veya biçimlendirmeye yönelik edimler de eser kavramına dahil sayılır ve istisna sözleşmesinin konusunu oluştururlar. Eser sözleşmesinde ücret belli bir süre çalışıldığı için değil, netice için ödenmektedir. İşi yapmayı üstlenenin, kararlaştırılan zamandan önce taahhüdünü yerine getirmesi, ücret üzerinde herhangi bir etki meydana getirmeyecektir. İş ilişkisinde olduğu gibi kişisel ve hukuki bir bağımlılık yoktur....
Eser sözleşmesinde işi yapmayı üstlenen, eser meydana getirmekten ibaret bir iş görme edimini borçlanmaktadır. Eser sözleşmesi, bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla beraber burada önemli olan çalışmanın kendisinden ziyade bu çalışma neticesi ortaya çıkan ve objektif olarak gözlemlenen sonuçtur. İşi yapmayı üstlenen, iş sahibi ile akdi ilişkiye girerken bir sonuç (eser) meydana getirmeyi taahhüt etmektedir. Bu anlamda eser, bir iş görme faaliyetinin maddi veya maddi olmayan sonucudur. Kuşkusuz bağımsız bir varlığı değiştirmeye, işlemeye veya biçimlendirmeye yönelik edimler de eser kavramına dahil sayılır ve istisna sözleşmesinin konusunu oluştururlar. Eser sözleşmesinde ücret belli bir süre çalışıldığı için değil, netice için ödenmektedir. İşi yapmayı üstlenenin, kararlaştırılan zamandan önce taahhüdünü yerine getirmesi, ücret üzerinde herhangi bir etki meydana getirmeyecektir. İş ilişkisinde olduğu gibi kişisel ve hukuki bir bağımlılık yoktur....
Eser sözleşmesinde işi yapmayı üstlenen, eser meydana getirmekten ibaret bir iş görme edimini borçlanmaktadır. Eser sözleşmesi, bir iş görme borcu doğuran sözleşme olmakla beraber burada önemli olan çalışmanın kendisinden ziyade bu çalışma neticesi ortaya çıkan ve objektif olarak gözlemlenen sonuçtur. İşi yapmayı üstlenen, iş sahibi ile akdi ilişkiye girerken bir sonuç (eser) meydana getirmeyi taahhüt etmektedir. Bu anlamda eser, bir iş görme faaliyetinin maddi veya maddi olmayan sonucudur. Kuşkusuz bağımsız bir varlığı değiştirmeye, işlemeye veya biçimlendirmeye yönelik edimler de eser kavramına dahil sayılır ve istisna sözleşmesinin konusunu oluştururlar. Eser sözleşmesinde ücret belli bir süre çalışıldığı için değil, netice için ödenmektedir. İşi yapmayı üstlenenin, kararlaştırılan zamandan önce taahhüdünü yerine getirmesi, ücret üzerinde herhangi bir etki meydana getirmeyecektir. İş ilişkisinde olduğu gibi kişisel ve hukuki bir bağımlılık yoktur....