Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 3....

    Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır. ../... -2- 2012/8828 2012/11467 Davacı, düğün organizasyonu için akdedilen sözleşme üzerine ödediği bir miktar parayı geri almak için takip yapmış ve takibe itiraz üzerine işbu dava açılmıştır. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanunun 3/d maddesinde düzenlenen hizmet kavramı kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.nun 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi...

      Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, davalının lisans verme yetkisine sahip Telnet Telokom Hizmetleri A.Ş tarafından yetkilendirilmediği UMTH (Uzak Mesafe Telofon Hizmetleri) lisansına sahip olmadığından telekomünikasyon hizmetleri için altyapı kuramayacağı, telekomünikasyon hizmeti yürütemeyeceği ve işletemeyeceği, bu bağlamda taraflar arasında düzenlenen 21.6.2004 tarihli distribütörlük sözleşmesinin fiili imkansızlık nedeni ile yerine getirilemediği ve yerine getirilmesinin de mümkün olmadığı, bu nedenle feshinin gerektiği, davacı tarafça davalıya ödenmiş bulunan bedelin iadesi ve bu kapsamda verilen ve ödenmemiş bulunan çeklerin de iadesi gerektiği gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, taraflar arasındaki 26.05.2004 tarihli Distribütörlük sözleşmesinin feshine 26.05.2004 tarihli Distribütörlük sözleşmesinin 7.maddesi uyarınca 1000 Amerikan Doları cezai şartın fiili ödeme tarihindeki TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine...

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında 04/08/2022 tarihli Hakkari Yüksekova İçme Suyu Arıtma Tesisi Mantaj İşleri sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede ödemenin yapılmasına müteakip çalışmaya başlanacağının kararlaştırıldığını, müvekkili tarafça ödeme sözleşmesinin imzalanması ile Kocaeli Şubesi, 04/11/2022 vade tarihli 0087974 seri numaralı, 92.000,00 TL bedelli çek ile yapıldığını, davalının işe başlamadığı gibi sözleşmeden doğan hiç bir yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkili sözleşme gereği Halk Bankası Kocaeli Şubesi 04.11.2022 vade tarihli 0087974 seri numaralı 92.000,00 TL bedelli çeki teslim ettiğini, çekin ödeme tarihi 04.11.2022 olduğunu, çekin haksız şekilde davalı tarafça yazılma ve ödeme alma durunun olduğunu, davalı tarafın yükümlülüklerini yerine getirilmediğinden sözleşme fesih olduğunu ve çekin iadesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle öncelikle Halk Bankası Kocaeli Şubesi, 04.11.2022 vade tarihli, 0087974 seri numaralı, 92.000,00 TL bedelli...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan eğitim (dershane) sözleşmesinin feshi, ücretin iadesi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İhtiyati haciz isteyen vekili istinaf başvurusunda taraflar arasında eser sözleşmesine ve çek bedelinin ödenmesini isteyen ihtarnameye dayanmış ise de; eser sözleşmesi ibraz edilmediği gibi eser sözleşmesi ve tek taraflı çekilen ihtarnamenin alacağın varlığını kanıtlayamayacağı, karşı tarafça çekin teminat çeki olarak verildiğinin ve ihtiyati haciz isteyen taraftan alacaklı olduğunun savunulduğu, çekin arka yüzünün görüntüsünün ibraz dahi edilmediği, talep eden tarafça alacağın varlığını kanıtlayan başkaca bir delilin dosyaya sunulmadığı, bu haliyle vadesi gelmiş bir alacağın varlığı hususunda yaklaşık ispatın sağlanamadığı sonucuna varılmakla; mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, eksik alım nedeniyle cezai şart talebinin, davacının sözleşmenin feshi tarihine kadar ihtirazi kayıt koymadan mal vermeye devam ettitği, son bir yıl için talepte bulunabileceği gerekçesi ile kısmen kabulüne, inkişaf bedelinin iadesi talebinin sözleşme ilişkisinin 04.07.2023'ten önce son bulduğu, sözleşmenin kullanılmayan kısmına tekabül eden tutarın iadesi gerektiği gerekçesi ile kısmen kabulüne, sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. (1) Dava, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen bayiilik sözleşmesinden kaynaklanan asgari alım taahhüdünün ihlali sebebiyle cezai şart, inkişaf bedelinin kullanılmayan kısmının iadesi ve sözleşmenin feshi sebebiyle cezai şart istemine ilişkindir. Davacı ile davalı şirket arasında 15.10.2004 tarihli akaryakıt bayiilik sözleşmesi, 30.05.2005 tarihli taahhütname ve aynı tarihli bir protokol yapılmıştır....

                Hukuk Dairesi'nin 02.07.2014 tarih, 2013/4839 Esas ve 2014/4650 Karar numaralı kararında; "818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 369. maddesi ( 6098 sayılı TBK'nın 484. md. ) hükmü, yüklenicinin zararının tümünü ödeyerek sözleşmeyi bozma yetkisini iş-eser sahibine tanımaktadır. İş-eser sahibinin bu yetkisini kullanabilmesi için eser bitmeden önce, eser sahibinin yapılmış olan bölümün karşılığını ödemesi ve yüklenicinin bütün zararını en geniş kapsamlı şekilde tazmin etmesi gerekir....

                  Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası nedeniyle sözleşmenin feshi ve iş bedelinin iadesi istemine ilişkindir....

                    Karar, taraf vekillerince temyiz etmiştir. 1) Davacı vekilinin temyiz itirazları açısında yapılan incelemede; Taraflar arasında eser sözleşmesinin bulunduğu ihtilâfsız olup davacı yüklenici davalı taşerondur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinde yüklenicinin görevi eseri sözleşmesine, amacına ve tekniğine uygun tamamlayarak teslim etmek, iş sahibinin görevi ise, sözleşmede kararlaştırılan yükümlülükler varsa bunların yerine getirilmesiyle eserin bedelini ödemekten ibarettir. Eser sözleşmesi imzalandıktan sonra yapılan işlerin yüklenici tarafından yapıldığı karine olarak kabul edilir. Ancak bu karinenin aksi savunulup ispat edilebilir (Yargıtay 15. HD. 16.05.2016 T. 2016/1692 E. 2016/2805 K.) Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince menfi tespit ve fazla ödeme nedeniyle istirdata ilişkin davanın reddine karar verilmiş ise de tahkikat yeterli görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu