Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarihli bilirkişi raporunda özetle; inşai imalatlar yönünden kök raporumuzu aynen tekrarlar, ayıp oranında indirim bedelinin 6.468,80 TL olduğunu; elektrik işleri yönünden kök raporumuzu aynen tekrarlar, fazla yazılan imalatların 2.040,00-TL. olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik nedeni ile sahibi tarafından ödenen paranın iadesi talebine ilişkindir. Dava dilekçesindeki anlatımlarda ve davacının vermiş olduğu açıklama dilekçesinde eksik malzeme ile yapıldığı ve fahiş fiyattan kesilen faturalar bulunduğu beyan edilerek dava açılmıştır....

    Hukuk Dairesi KARAR- Dava eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. dosyanın incelenmesinde ... 5.Asliye Ticaret Mahkemesince 18.02.2016 tarih ve 2016/124 E sasa, 2016/70 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, ... 27. HD’nin 06.05.2019 tarih 2019/698 Esas, 2019/486 Karar sayılı ilamı ile dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay 15....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-k.davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan kira kaybının tahsili istemine ilişkin başlatılan takibe vâki itirazın iptâli, karşı dava ise fazla ödenen bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen hüküm, davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 sayılı Yasa'yla değişik 4077 sayılı sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde tüketici, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır....

        Tüketici Mahkemesi ise, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasanın 3/c maddesinde mal, alış-verişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi mallar olarak, 3/e maddesinde de tüketici, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi olarak tanımlanmıştır. Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi bir tarafın sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır....

          Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelinin tahsili istemi ile yapılan icra takibine itirazın iptali, birleşen dava ise fazla ödenen bedelin iadesi ile eksik ve ayıplı giderim bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı-davalılar vekili ile davacı-davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen nedenlerle istinaf edilmiştir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte sözlü olarak kurulduğu kabul edilen sözleşme, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır. Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve sahibine teslim etmek, sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir....

            edilmek üzere sökülüp götürüldüğünü ifade etmekteyse de, bu iddia kabul edilmediği gibi davacı sahibi tarafından bu iddiayı ispatlayacak bir delil de sunulmuş değildir. Kaldı ki, davacı sahibinin bu yöndeki iddiaları.... ve 2010/110 Karar sayılı dosyasında incelenmiş ve itibar edilmeyerek yüklenici lehine bedeline hükmedilmiştir. Bu karar, eldeki davada, davacı sahibinin ayıplı imalat yapıldığı iddiasının değerlendirilmesi bakımından kesin delil niteliğini haizdir. Bu durumda, ayıplı imalat yapıldığı iddiası ispatlanamamış olduğundan, bedelinin iadesi ve ayıplı imalat nedeniyle tazminat istemlerinin de dinlenmesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen de olsa kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamış, kararın bu yönlerden bozulması gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, asfalt yapım işi esnasında eksik malzeme kullanıldığından bahisle fazladan ödenen hakediş bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 25/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava konusu somut olayda; davacı tüzel kişi tacir tarafından davalı gerçek kişi aleyhine eser sözleşmesinden kaynaklı dava ikame edildiği, davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, davacının ticari işletmesi bulunmakla birlikte davalı ticari işletmesi bulunmadığı, tacir olmadığı, davanın mutlak ticari davalar arasında yer almadığı anlaşılmakla davanın HMK 114/1 -c delaletiyle HMK 115/2 gereği (Usul) görev yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

                  Davacı sahibi vekili, davalı yüklenici ile ön protokol yaparak beğendiği ev eşyasının yapımı konusunda 13.04.2014 tarihli sözleşme imzaladıklarını, nakit ve kredi kartı çekimi ile 2.000,00 TL ödendiğini, ürünlerin teşhir ürünü olduğunu anlayınca malı almaktan vazgeçtiğini, bedelin iadesi için çekilen ihtarnameye rağmen bedel ödenmediği gibi, bakiye bedelinin tahsili için takip başlatıldığını, borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 2.000,00 TL nin davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı yüklenici vekili ise cevap dilekçesiyle davanın reddini dilemiş ve birleşen dava ile bakiye bedelini istemiştir....

                    Mahkemece, taraflar arasında eser sözleşmesinden kaynaklı edimler sebebiyle cari hesap ilişkisinin bulunduğunu, eser sözleşmeden kaynaklanan alacak bulunması halinde cari hesap ilişkisinden kaynaklı alacak olarak bağımsız olarak alacak talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda (TBK) ise 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen “Eser sözleşmesi” yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Her iki tarafa karşılıklı borç yükleyen bir tür görme sözleşmesi olan eser sözleşmesinde “eser” ve “bedel” olmak üzere iki temel unsur vardır. Bu sözleşmelerde yüklenici, sahibine karşı yüklendiği özen borcu nedeniyle eseri yasa ve sözleşme hükümlerine, fen, teknik ve sanat kurallarına uygun olarak yapıp zamanında tamamlayarak teslim etmeyi, sahibi de bu çalışma karşılığında ivaz ödemeyi üstlenmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu