sona ermesi ve artık herhangi bir kazanç elde edememesi nedeniyle kendisinin ve ailesinin hayatını idame ettirmekte son derece zorlandığını, müvekkilinin emekli maaşından başka geçimini sağlayacak bir gelirinin bulunmadığını, buna rağmen davalı taraf bu emekli maaşının tamamını bloke ettiğini ve kredi alacağına mahsup etmeye devam ettiğinden bahisle, öncelikle dava sonuna kadar, müvekkilin emekli maaşının tümü üzerine konan blokenin emekli maaşının 3/4 oranındaki kısmı üzerinden kaldırılması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile; müvekkilinin hesabına konan blokenin emekli maaşının 3/4 oranındaki kısmı üzerinden kaldırılmasına ve yapılan tüm kesintinin 3/4 ü oranındaki kısmının (şimdilik kısmi dava olarak 100 Tl talep edilmiştir, yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile belirlenecek tutara ıslah edilecektir) dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı bankadan tahsili ile müvekkiline...
maaşına haciz konulması mümkün olmayıp haczedilemezlik şikayetinde bulunduklarını, haczedilmelik şikayetinin kabulü ile, Sivas icra müdürlüğü 2022/9702 icra dosyası kapsamında, davacı / şikayetçi müvekkil T1 Akbank bankasında bulunan emekli maaş hesabına konulan haczin kaldırılması ile, haczedilen 9.651,75 TL'nin davacı/şikayet edene ödenmek üzere banka hesabına iadesine , yargılama giderlerinin davalı alacaklıya yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
hükmüne istinaden müvekkili hesabını bloke etmenin yasaya aykırı sözleşme yapılmayacak olması nedeni ile hesaba konulan blokenin geçersiz sayılması ve bir hakkın doğumundan önce feragat edilmesinin genel hukuk prensiplerine aykırı olması bloke işleminin yasaya aykırı olduğunu gösterdiğini, bu nedenlerle davalı banka tarafınca hiçbir yasal gerekçe olmadan müvekkili aleyhine başlatılmış bir haciz takibi olmadan banka hesabına haksız ve hukuka aykırı olarak konulan blokenin iptali ve kaldırılmasına yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı bankaya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda; borçlunun emekli maaşına haciz konulduğu anlaşılmakla birlikte dosya kapsamında borçlunun hacze muvafakat ettiği iddia edilen belgede tarih olmadığı, sadece ''görüldü'' şerhinin bulunduğu, icra memuru huzurunda imzalanmadığı ve muvafakatın takibin kesinleşmesinden sonra verilip verilmediğinin anlaşılamadığı görülmüştür. Bu durumda geçerli bir muvafakatten bahsedilemeyeceği gibi söz konusu belgeye dayanarak borçlunun emekli maaşı haczedilemez. O halde, mahkemece şikayetin emekli maaş haczine ilişkin kısım yönünden kabulü ile geçersiz olan emekli maaş haczi işleminin iptaline (haczin kaldırılmasına) karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
. - K A R A R - Davacı vekili; davalının müvekkilinin maaşına konulan haciz nedeniyle yapılan kesintileri başka bir takip dosyasında dosyadan çektiğini, şikayet üzerine mahkemece emekli maaşına konulan haczin kaldırıldığını, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; şikayet üzerine mahkemece haczin kaldırıldığını ancak emekli maaşından usulsüz kesilip alacaklıya ödenen paraların iadesi talebinin istirdat davasının konusunu teşkil etmesi nedeniyle reddedildiğini, davacının doğrudan icra takibi yapmasının hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; bilirkişi raporu ve dosya içeriğinden davanın haklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, şartlar oluşmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
. - 2019/644 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı bankanın müşterisi olduğunu, emekli maaşını davalı bankadan aldığını, ayrıca ihtiyaç kredisi kullandığını, kredi taksitlerinin davacının rızası dışında maaşından kesinti yapılmak suretiyle tahsil edildiğini, 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi gereğince emekli maaşından belirtilen haller dışında kesinti yapılamayacağını, tüketici mevzuatı uyarınca tüketici aleyhine haksız şart düzenlenemeyeceğini ileri sürerek maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılmasına ve davacının blokenin kaldırılmasını istediği tarihten itibaren emekli maaşından yapılan kesintinin iadesine karar verilmesini...
İcra Müdürlüğünün 2008/462 esas sayılı dosyasında sanığın maaşına konulan haczin kaldırılması amacıyla sahte olarak düzenlenen 14.07.2010 tarihli belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması” istenildiği hâlde, Ankara Adli Emanet Memurluğunun 2011/12250 sırasında kayıtlı bulunan ve temyize konu olmayan “Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2010/9877 esas sayılı dosyasında sanığın maaşına konulan haczin kaldırılması amacıyla sahte olarak düzenlenen 01.10.2010 tarihli belgenin” gönderilmiş olduğu anlaşıldığından; Mahkemenin 21.08.2013 tarih ve 2012/22 esas sayılı yazısı ile 3. İcra Müdürlüğüne iade edilen veya mahkeme kasasında muhafaza edilen “suça konu Ankara 3....
Dava Bağ-Kur emekli maaşına konulan haciz nedeniyle davalı alacaklıya ödenmek üzere icra müdürlüğü kasasında bulunan paranın istirdatına ilişkindir. İİK'nun 361. maddesinde fazla verilen paranın geri alınması düzenlenmiştir. İcra hukuk mahkemesi tarafından davacının emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verildiğine göre yapılan kesintilerin iadesi işlemi, icra müdürü tarafından talep üzerine yapılması gerektiğinden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2008/8253 Esas sayılı takip dosyasından emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına ilişkin olup, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 19.06.2008 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleşmesinin ardından 02.12.2008 tarihinde alacaklının talebi üzerinde borçlunun emekli maaşına haciz konulması için SGK'ya müzekkere yazıldığı, 21.01.2009 tarihinde SGK tarafından emekli maaşı üzerindeki haczin sıraya alındığının bildirildiği, şikayetçi borçlunun SGK'dan aldığı emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması istemiyle mahkemeye yaptığı başvurunun .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04.08.2010 tarih 2010/693-701 Esas- Karar sayılı ilamı ile kabulüne karar verildiği ve bu kararın taraflara tebliğ edildiği halde temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşılmıştır. İcra mahkemesi kararları, maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmese de, kendi aralarında kesin hüküm oluşturdukları uygulamada kabul edilmektedir....
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, kredi sözleşmesine istinaden emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintinin tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında kredi sözleşmesinin kurulduğu konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacının emekli maaşından yapılan kesintilerin iadesi talebinin yerinde olup olmadığı, yapıldığı ileri sürülen kesintilerin icraen haciz işlemi sonucunda ya da genel kredi sözleşmesi kapsamında kredi borcuna istinaden yapılıp yapılmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır....