İlgili takip dosyasında alacaklı tarafından muhletif işlemlerin yapılmış olduğu, borçlunun maaaşına haciz konulmuş olduğu, maaş haczinin 22/08/2013 tarihinde hazırlanıp 31/08/2013 tarihinde tebliğ edildiği, hacze herhangi bir cevap verilmediği ve sıraya alınıp alınmadığının da bildirilmediği, keza maaş haczinin satılarak paraya çevrilmesi gibi menkul veya gayrimenkul olarak kabul edilemeyeceği, haciz talebinden itibaren icra takip dosyasına maaş haczi talep edilen yerden cevap verilmesi ve maaş haczinin sıraya alınarak ilgili borçlunun maaşının1/4'ünün kesilerek icra takip dosyası borcunun bitmesine kadar devam edeceği, maaş haczinde herhangi bir zaman aşımı süresinden söz edilemeyeceği, İİK'nun 106- 110 maddelerinin ancak icra takip dosyasında borçlunun herhangi menkul veya gayrimenkulleri üzerine konulmuş bir haciz varsa bu hacizlerin yasal süresi içerisinde satışlarının istenmesi halinde hacizlerin fekki için icra müdürlüğünden talep olunması ile kaldırılabileceği, para hacizlerinin...
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacı müvekkilinin gerek dava dilekçesinde gerekse de aşamalardaki beyanlarında emekli ikramiyesinin hiçbir şekilde haczedilemeyeceğini değil, davalı tarafından yapılan usulle haczedilemeyeceğini beyan ettiğini, buna karşın yerel mahkemece sadece emekli ikramiyesinin haczinin kabil olup olmadığı yönünde inceleme yapıldığını, henüz emeklilik işlemleri başlamadan davalılar tarafından İİK.m.88 hükmüne göre emekli ikramiyesi üzerine konulan haczin hukuka aykırı olduğunu, nitekim Yargıtay içtihatları ile de sabit olduğu üzere 3. kişiler nezdindeki henüz doğmamış ancak doğması muhtemel alacakların haczinin ancak İİK.m.89/1 hükmü gereği Haciz İhbarnamesi ile yapılması gerektiğini, davacı müvekkili emekli olduktan sonra emekli ikramiyesinin haczedilmesine ilişkin ilk talebin, alacaklısı Elif Gül olan Adana 7....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin SGK emeklisi olduğunu, davalı bankaya olan borcu sebebiyle davalının müvekkilinin emekli maaşına bloke koyup kesinti yaptığını, 5510 sayılı Yasa uyarınca emekli maaşından kesinti yapılamayacağını ileri sürerek, maaş üzerindeki blokenin kaldırılması ve maaş kesintilerinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının müvekkili bankadan çektiği bireysel krediye ait borcu ödemediğini, bloke konulabilmesi için davacının 28.07.2008 tarihli muvafakatname verdiğini, bu sebeple bloke ve kesintinin yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, 5510 sayılı Yasa'nın 93/1. maddesi uyarınca 28.02.2009 tarihinden sonra alınan muvafakatların geçerli olduğu, bu tarihten önce alınan muvafakatların ise geçerli olmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Şubesi ...... numaralı maaş hesabına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu aleyhine birikmiş ve devam eden aylar nafakasının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun SGK'dan almakta olduğu emekli maaşından devam eden aylar nafakasını karşılar şekilde maaşının 1/4'ü kesilmekte iken, 89/1 ihbarnamesi ile ING Bank'daki maaş hesabının tümüne konulan haczin kaldırılması istemiyle İcra Mahkemesi'ne başvurduğu bir diğer anlatımla, borçlunun talebinin emekli maaşının 1/4'ünden fazlasına konulan haczin kaldırılması olduğu anlaşılmaktadır. Bu hali ile talep İİK'nun 82/1. maddesi ile 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetidir. 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
İcra Müdürlüğü'nün 2006/2921 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibinin kesinleşmesinden sonra Bağkur maaşının haczedilemez olmasına karşın 03.04.2007 tarihinde haciz konulduğunu, haczin kaldırılması için 17.04.2007 tarihinde İcra Müdürlüğü'ne başvurduğunu yetkisi olmadığı gerekçesiyle maaş haczini kaldıramadığını, İcra Hukuk Mahkemesi'ne başvurduğunu, maaş haczinin kaldırılmasına ve maaş kesintilerinin iadesine karar verildiğini, Yargıtay'ın kararı kısmen bozması üzerine maaş kesintilerinin iadesi hususunun genel mahkemede açılacak istirdat davası ile istenebileceğine karar verildiğini belirterek, maaşından haksız yere kesinti yapılan 4.248, 00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Borçlunun maaşın ¼ ü yerine 1/3 kesilmesi ve henüz doğmamış emekli ikramiyesi alacağı haczinin yasaya aykırı olduğundan bahisle şikayeti üzerine Mahkemece, borçlu ve ailesinin geçimi için zorunlu miktar tesbit edilmeden maaşının en fazla ¼ nün haciz edileceği gerekçesiyle 1/3 ünün haczi işleminin kaldırılarak haczin ¼' ü üzerinde bırakılmasına, ayrıca doğmamış hakkın haczi mümkün olmadığı gerekçesiyle de emekli ikramiyesi haczi işleminin de iptaline karar verilmiştir. Yukarıda yer alan açıklama ve yasal düzenleme karşısında Mahkemece borçlunun ve ailesinin geçimi için gerekli miktar tesbit edilerek maaş haczine ilişkin şikayetin incelenmesi ve sonuçlandırılması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi ileride doğması muhtemel emekli ikramiyesi üzerine haciz konulmasında bir usulsüzlük bulunmadığı halde, bu yöne ilişkin şikayetin reddi yerine kabulü de isabetsizdir....
K A R A R Davacı, kullandığı kredilerden dolayı emekli maaş hesabına bloke konulduğunu, yapılan işlemin haksız olduğunu ileri sürerek emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. İlk derece mahkemesince, davacının kredi taksitlerinin emekli maaş hesabından alınması için otomatik virman talimatı verdiği ve kredi taksitlerinin bu şekilde ödendiği, sözleşme serbestisi içerisinde verilen bu talimatın haksız şart olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 3....
Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; sıra cetvelinde yer alan her üç takip dosyasından da borçlunun henüz emekli olmadığı dönemde müzekkere ile emekli ikramiyesine haciz konulduğu, henüz doğmamış fakat doğması muhtemel alacağın haczinin İİK'nin 89. maddesine göre mümkün olduğu, şikayetçinin ve şikayet olunanların ortada geçerli bir haczi bulunmadığı, bu nedenle davacının şikayette hukuki yararı olmadığı gerekçesi ile şikayetin usulden reddine karar verilmiştir. Karara karşı şikayetçi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince; borçlunun 3. kişide bulunan henüz doğmamış alacağının İİK 89. maddesine göre haczine olanak bulunduğu, İİK 89. maddesine göre konulmuş bir haczinin bulunmadığı, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetçi vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; Davanın, emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ile emekli maaş hesabından yapılan kesintilerin tahsiline yönelik açılmış alacak davası olduğu, davalı banka ile davacı arasında 03/06/2015 tarihli Bireysel Ürün ve Hizmet Paketi Sözleşmesi imzalandığı, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, kural olarak emekli maaşının haczi kabil olmadığı, borçlunun muvafakati ve talimatı ile emekli maaşının tamamının haczi yaşaca kabul edildiği, dosya kapsamındaki hesap hareketlerinden, işlem yapılan hesabın emekli maaşı hesabı olduğu, davacının SGK'dan alacakları dahil tüm alacaklarının kredi hesabına rehin ettiği kredinin bireysel kredi olduğu, rehin edilen hesap ile kesinti yapılan hesap numaralarının farklı olduğu, somut olayla davacının ticari kredi veya kredi kartı alacaklarının,emekli maaşından tahsili konusunda verdiği bir taahhüt, virman-takas-mahsup talimatı bulunmadığı, sözleşmedeki virman- takas- mahsup maddesinde emekli maaşının yer almadığı...
Şubesinde bulunan emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve emekli maaş hesabından kesilen 1.350,84 TL'nin iadesine karar verilmiş hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Davanın bankanın bireysel kredi müşterisi ve kart hamili tarafından bankaya karşı açılması karşısında 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/1 ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu’nun 22-23. maddelerinde yer alan düzenlemeler uyarınca davanın Tüketici Mahkemesinde görülmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin mahkemenin görevine yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir....