süresinin de dolduğunu ve kefilliğinin de sona erdiğini, asıl borçlu açısından takibin durduğundan, kefil olan kendisi hakkındaki takibin durması gerektiğini belirterek, takibin iptali ile maaş haczinin kaldırılmasını istemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/05/2016 tarih ve 2015/1565-2016/1044 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; davacının davalı banka nezdinde emekli maaş hesabı bulunduğunu, davacının davalı bankadan kredi kullandığını ve kredi borcunun ödenmemesi sebebiyle davacının davalı banka hesabına yatan emekli maaşının tümü üzerine davalı bankaca 24/12/2012 tarihinde bloke konduğunu ve her ay kesinti gerçekleştiğini, davacının emekli maaşından yapılan kesintiler sebebiyle yaşamını idame ettiremediğini, davacının emekli maaş hesabı üzerine konulan blokenin ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasını, devamında blokenin kaldırılmasını ve fazlaya dair her...
İcra Dairesinin 2015/1390 E sayılı dosyası incelendiğinde, takip türünün genel haciz yoluyla icra takibi olduğu, asıl alacak miktarının 49.459,58 TL olduğu, örnek 7 ödeme emrinin davacıya 26/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, maaş haczi ve ödemeler nedeniyle çeşitli tarihlerde davacıdan tahsilatlar yapıldığı, davacı vekili tarafından 21/02/2019 tarihinde 25.000,00 TL'nin ödendiği belirtilerek müvekkilinin kefilliğine son verilmesi ve maaş haczinin kaldırılması talep edildiği, talebin reddine karar verildiği görülmüştür. Kefalet miktarını aşar şekilde takip yapılması halinde, bu hususun genel haciz yoluyla takiplerde borca itiraz olarak ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Aksi taktirde takipteki miktar itiraz etmeyen borçlu yönünden kesinleşir. Somut olayda, davacı borca itiraz etmediğinden takipteki borç miktarı davacı yönünden kesinleşmiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davalı 17.11.2008 tarihinde emekli olmuş ve .... tarafından davalıya 44.672,07 TL emekli ikramiyesi ödenmiştir. ...’nun 02.04.2013 tarihli cevabi müzekkeresinde, davalının Kurumun emekli maaş sistemi ile konut ön biriktirim üyesi olduğu bildirilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 18.11.2013 tarihinde borçlunun taşınır taşınmaz malları ile banka hesaplarına ve maaşına haciz konulmasını talep ettiklerini, talepleri nedeni ile borçlunun 34 XX 898 plakalı aracı ile Erdemli ilçesi Karbucak Mahallesi, 606 ada, 2 parsel sayılı taşınmazı ile banka hesaplarına ve maaşına haciz konulduğunu, araç ve taşınmaz üzerine konulan hacizlerin takibin devamı boyunca tekrarlandığını, araç haczinin uyap üzerinden yapılması nedeni ile masraf gerektirmediğini, maaş haczi için gerekli posta masrafının verildiğini, hacizlerin sürekli yenilenmesi nedeni ile 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığını, hacizli aracın süresinde satışı talep edilmediğinden hacizler düşse dahi takibin derdest kalmaya devam ettiğini, maaş haczinin süreklilik taşıması nedeni ile hükmünü devam ettireceğini belirterek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacının SSK'dan emekli maaşı aldığı ve 5510 sayılı yasanın 93.maddesi gözönünde bulundurulduğunda emekli maaşının haczinin mümkün olmadığından emekli maaşının haczine yönelik Gerze İcra Müdürlüğünün 21.7.2008 tarihli kararının kaldırılmasına İcra Hukuk Mahkemesince karar verilmiştir. Davacının emekli maaşından yapılan kesintinin yasal dayanağı bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece davacının emekli maaşından kesilen miktarın bankadan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Davacı vekili, davacının dava dışı borçludan ilama dayalı tazminat alacağının tahsili için başlattığı icra takibi kapsamında borçlu maaşı üzerine haciz konulması için yazılan müzekkereye, ilk sırada davalı haczinin bulunduğundan bahisle, olumsuz yanıt verildiğini, davalı alacağının muvazaalı şekilde oluşturulduğunu, davalı ile borçlunun akraba olduklarını ve davacının alacağının tahsiline engel olmak amacıyla gerçeğe aykırı bono tanzim ettiklerini, maaş haczinde sırayı belirten yazı cevabının sıra cetveli yerine geçtiğini ileri sürerek, davacı haczinin birinci sıraya kaydedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalının akrabası olan dava dışı borçluya, iş kuracak olması nedeniyle, verdiği borç paraya karşılık olarak senet aldığını, tahsil edemeyince de takip başlattığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda; müvekkilini alacaklı belediyeye olan borçlarından dolayı belediye tarafından 6183 sayılı yasaya dayanarak başlatılan icra takibinde borçlunun emekli maaşına haciz konulmuş ise de 5510 sayılı ............ Sigortası Kanunu'nun 93/1 maddesi gereğince emekli maaşının haczedilmeyeceğinden emekli maaşı üzerine konan haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece de şikayetin kabulüne ve emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir....
Davalı banka genel müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 21/07/2020 tarihli cevapta, davacıya ait hesap üzerinde bloke bulunmadığı, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, maaş tutarının kredi borcuna tahsil edildiği, maaş muvafakatnamesi bulunmadığı bildirilmiştir. Anılan genel müdürlükçe verilen 22/07/2020 tarihli müzekkere cevabında aynı hususlar tekrar edildikten sonra davacıya ait hesaba 02/03/2020 tarihinde 375,00 TL emekli maaş promosyon ödemesi yapıldığı, promosyon ödemesine ilişkin taahhütnamenin Telemarketing tarafından müşterinin kayıtlı telefonu aranarak ses kaydıyla alındığı, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, hesaba yatan maaş tutarından kanuni takibe aktarılarak borcuna tahsilat yapıldığı belirtilmiştir. Verilen 03/12/2022 tarihli cevabi yazıda da, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, maaş tutarının kredi borcuna istinaden tahsil edildiği, emekli maaş muvafakatnamesi bulunmadığı bildirilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, dava dışı borçlu ...’ın kredi borcu nedeniyle başlatılan icra takip dosyalarından gönderilen maaş hacizlerinde kesintilerin 1.sırada bulunan davalının icra dosyası kesintilerinin sona ermesinden sonra başlayacağının bildirildiğini, davalının takip dosyasına konu olan bononun davalı ile borçlu arasında muvazaalı olarak düzenlendiğini, borçlu ile alacaklının aynı okulda görev yapan iki öğretmen ve yakın arkadaş olduklarını ileri sürerek ... 6. İcra Müdürlüğünün 2014/11642 Esas sayılı dosyasından 2. sırada bulunan maaş haczinin 1. sıraya, ... 6. İcra Müdürlüğünün 2014/13438 sayılı dosyasından 3. sırada bulunan maaş haczinin ise 2. sıraya alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin borçlu ...'a elden 50.000,00 TL. borç verdiğine ilişkin taraflarca imzalanmış yazılı belge olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....