Bu nedenle icra kefilinin takip borçlusu haline getirilip emekli aylığının haczi için öncelikle icra kefiline icra emri tebliğ edilmelidir. İcra emrinin tebliğ edilmesinden önce icra kefilinin sürelerden feragat etmesi ve/veya emekli aylığı haczine muvafakat etmesi geçersiz olur. Somut olayda, davacı icra kefilinin 18/08/2018 tarihinde icra müdürlüğüne giderek emekli aylığının 1.000,00 TL'sinin kesilmesine muvafakat ettiğini beyan ettikten sonra icra emrini icra müdürlüğünde tebliğ almak istediğini bildirdiği, icra emrinin icra müdürlüğünde davacıya tebliğ edildiği, 19/10/2019 tarihinde ise davacının emekli aylığının 1.000,00 TL'sinin haczine karar verildiği anlaşılmıştır. İcra emri tebliğinden sonra ödeme süresinin geçmesi beklenmeden veya usulüne uygun olarak emekli aylığı haczine ilişkin borçlunun muvafakat beyanı alınmadan yapılan emekli aylığı haczi kanuna aykırı olduğundan mahkemece emekli aylığı haczinin kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmuştur....
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; Davanın, emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ile emekli maaş hesabından yapılan kesintilerin tahsiline yönelik açılmış alacak davası olduğu, davalı banka ile davacı arasında 03/06/2015 tarihli Bireysel Ürün ve Hizmet Paketi Sözleşmesi imzalandığı, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, kural olarak emekli maaşının haczi kabil olmadığı, borçlunun muvafakati ve talimatı ile emekli maaşının tamamının haczi yaşaca kabul edildiği, dosya kapsamındaki hesap hareketlerinden, işlem yapılan hesabın emekli maaşı hesabı olduğu, davacının SGK'dan alacakları dahil tüm alacaklarının kredi hesabına rehin ettiği kredinin bireysel kredi olduğu, rehin edilen hesap ile kesinti yapılan hesap numaralarının farklı olduğu, somut olayla davacının ticari kredi veya kredi kartı alacaklarının,emekli maaşından tahsili konusunda verdiği bir taahhüt, virman-takas-mahsup talimatı bulunmadığı, sözleşmedeki virman- takas- mahsup maddesinde emekli maaşının yer almadığı...
dan emekli maaşı aldığı ve maaş ödemesinin davalı banka tarafından yapıldığı tartışmasız olup, 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesi uyarınca gelir aylık ve ödeneklerin, 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemeyeceği, bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine yönelik taleplerin, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedileceği öngörülmüş, yine İİK 83/a maddesi uyarınca haczi caiz olmayan mallar ve haklar ve kısmen haczi caiz olan şeyler bakımından aynı Yasa'nın 82-83 maddesinde yazılı mal ve hakların haczedilebileceğine dair önceden yapılan anlaşmaların muteber olmadığı belirtilmiştir. Somut olayda da davacı, davalı banka ile imzaladığı kredi sözleşmesi sırasında takas, mahsupa ilişkin muvafakat vermiş olup, bu muvafakat İİK'nın 83/a maddesi gereğince geçersizdir....
Emekli Sandığı gibi sosyal güvenlik kuruluşlarındandır. Geçici 20. madde kapsamında olan sandıklar; bağlı bulundukları kuruluşların personeli ile ilgili olarak, 506 Sayılı Kanun'un sistematiği içinde Sosyal Sigortalar Kurumu'nun yüklendiği görevleri ve sağladıkları hakları yerine getirmek üzere kuruldukları için, sosyal güvenlik hukukunun temel ilkelerinin bu sandıklar için de geçerli olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle 506 Sayılı Kanun'un geçici 20. maddesi kapsamında kurulan sandıklarca bağlanan aylıkların 5510 Sayılı Yasa'nın 93/1. maddesi uyarınca haczi mümkün değildir. Ancak Geçici 20. madde kapsamında kurulmayan (506 Sayılı Kanun'un 128.maddesi uyarınca kurulmuş olan) sandıklardan alınan maaşların ise, İİK'nun 83. maddesi uyarınca kısmen haczi mümkündür. Maaş üzerinde birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez. (İİK. m.83/2) Somut olayda, borçlunun... T.A.Ş....
İcra müdürlüğünce maaş haczi için emekli sandığına yazılan müzekkereye verilen cevapde dosya alacağının 3.sırada olduğu belirtilmiştir. 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Yasanın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı Yasanın 93.maddesi; “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” Anılan yasa hükmü 2008 yılı Ekim ayı başında yürürlüğe girmiş olup, emekli sandığından alınmakta olan emekli maaşlarını da kapsar. Bu maddeye, 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Kanunun 32. maddesiyle “Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir” ibareleri eklenmiştir....
Kural olarak borçluların her türlü mallarının, haklarının ve alacaklarının haczi mümkündür. Bir mal veya hakkın haczedilememesi için İcra ve İflas Yasası’nda ya da özel yasalarda açık bir düzenleme bulunması zorunludur. İcra ve İflas Kanunu'na göre, kısmen haczi mümkün olan maaş ve ücretten borçlu ve ailesinin geçinmesi için icra müdürünce lüzumlu olarak takdir edilen miktar indirildikten sonra kalan kısmın haczi mümkündür. Ancak haczedilecek miktarın, maaş ve ücretin 1/4'ünden az olamaz (İİK m. 83). Başka bir anlatımla, borçlunun maaş veya ücretinin 1/4'ü her durumda haczedilecektir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre, bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; Alaplı İcra Müdürlüğü'nün 2006/815 esas sayılı dosyasından yazılan 06/09/2006 tarihli talimat yazısı ve işbu dosyanın yenilenmesinden sonra 2012/966 yeni esastan borçlunun maaş almakta olduğu kuruma yazılan 12/12/2012 tarihli haciz yazısı göz önüne alındığında; borçlunun emekli ikramiyesinin haczi talebinde bulunulduğu, borçlunun müstakbel (beklenen) alacaklarına haciz konulması yönündeki icra müdürlüğü işleminin yerinde olduğu, İİK'nın 355. maddesinde maaş ve ücretlerin haczi usulünün düzenlendiği, SGK ile Adalet Bakanlığı arasında haciz işlemlerinin Uyap üzerinden yapılmasına yönelik protokolün yasal hükmü ortadan kaldırmadığı, Alaplı İcra Müdürlüğü'nün 2012/966 esas sayılı dosyasında alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlunun maaş almakta olduğu kuruma yazı yazılarak emekli ikramiyesi üzerine haciz konulmasının talep edildiği, Alaplı İcra Müdürlüğü'nün düzenlemiş olduğu sıra cetvelinin ilgili takip dosyalarında borçlunun emekli ikramiyesi...
İcra Müdürlüğünün 2010/4903 Esas sayılı dosyası ile başlattığı takipte, Avusturya Emekli Sandığından T.C. Ziraat Bankası Merkez Şubesine gelen emekli maaşı üzerine haciz konulduğunu, haciz konulması için muvafakatinin olmadığını belirterek, haczin kaldırılmasını istemiştir. YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının emekli maaşının haczedilmesi için talepte bulunulmadığını, bankalarda bulunan hak ve alacaklarının haczi için maaş hesabı hariç İİK'nın 89/1. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderildiğini, buna rağmen davacının maaşına haciz konulmuş ise, bu sorunun banka ile çözülmesi gerektiğini belirterek, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile, davacıya Viyana Emeklilik Sigortası kurumunca bağlanan ve Ziraat Bankası Uşak Merkez Şubesi aracılığı ile davacıya ödenmekte olan emekli maaşı üzerine Uşak 2....
İcra Müdürlüğünün 2019/5255 esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, 7 örnek ödeme emrinin borçluya 16/04/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren takibin kesinleşmesi için gereken süre beklenmeden maaş haczi için muvafakat aldığını, takip kesinleşmeden önce alınan muvafakate istinaden emekli maaşına konulan haczin iptali gerektiğini, ödeme emrinin tebliğ tarihi ile maaş haczi hususunda alınan muvafakat evrakının tarihinin aynı olduğunu, dolayısıyla takip kesinleşmeden önce alınan muvafakate istinaden emekli maaşına konulan haczin iptali gerekli iken ilk derece mahkemesince söz konusu şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; emekli maaşına rızası hilafına konulan maaş haczinin kaldırılmasını istediğini, emekli olmadan emekli maaş haczi yasağından feragatın mümkün olmadığını, kendisinin 2018 yılı Aralık ayında emekli olduğunu, ancak tutulan zabtın 2018 yılı 25 Ocak tarihli olduğunu, doğmamış haktan feragat etmiş gibi zabıt tutulduğunu, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece delillerin toplanmadığını, kimseye maaş muvafakatı vermediğini, 350,00 TL nakit para verdiğini ve boş kağıda imza attığını, icra dairesine gidip herhangi bir imza vermediğini, emekli maaşı ile geçinemediğini, pandemi nedeniyle de çalışmadığını, mağdur olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını ve haksız konulan maaş haczinin fekkini talep etmiştir....