WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

şube, blokenin Banka Kredi Risk Birimi tarafından konulduğunu, Üst yönetimin incelemesi ve kararı sonucu ancak blokeyi kaldırabileceğini bildirmiş, fakat aradan geçen 1 aylık süreçte bloke kaldırılmadığını belirterek, davalı lehine konulan müvekkile ait taşınmazlar üzerinde bulunan ipoteklerin teminat olarak kabulü ile, tedbiren müvekkil adına kayıtlı Uyap hesabı üzerindeki blokenin kaldırılmasına, akabinde davamızın kabulü ile haksız konulan müvekkil adın kayıtlı hesaptaki blokenin kaldırılmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, davacının maaş hesabına davalı banka tarafından konulan blokenin kaldırılması, maaşın 1/4'i üzerindeki blokenin devamı, fazla kesintinin faiziyle birlikte tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyulmasına rağmen, istirdadına karar verilen alacak miktarı davacının 2008 yılı Nisan-Mayıs ayları maaşı toplamından bu aylar maşının 1/4'inin çıkartılması suretiyle tespit edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı bankanın davacıya kullandırmış olduğu 5 ayrı bireysel krediye istinaden, kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle, davacının emekli maaşından kesinti yaparak tahsil etmiş olduğu kredi taksitlerinin iadesi ve hesap üzerindeki blokenin kaldırılması istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş olup, karar davalı vekilince istinaf edilmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2019/29359 sayılı dosyası üzerinden genel haciz yolu ile başlatılan takipte müvekkilinin emekli maaşı üzerine muvafakati olmadan haciz konulduğunu, bu işlemin geçersiz olduğunu, beyan ederek emekli maaşına ilişkin memur işleminin "haczedilmezlik" nedeniyle iptalini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kullandığı kredinin tüketici kredisi olduğunu, tüketici mahkemelerinin bakmasının gerektiğini, davacı borçlu aleyhine gönderilen maaş haczi müzekkeresinin bulunmadığını, blokenin davacı tarafın kredi kullanırken teminat olarak gösterdiği emekli maaşına istinaden yapıldığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...İstanbul 8....

      Davacı tarafından davalı Denizbank aleyhine davalı banka tarafından haksız kesinti yapılan miktarların istirdatına ilişkin açılan davada Konya 1.Tüketici Mahkemesinin 2006/385 esas 2016/1377 karar sayılı dosyasında 20/10/2016 tarihinde verilen karar ile davanın kısmen kabulüne davacının emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına, davacının emekli maaşına yapılan kesintiler ile ilgili davacı tarafın talebinin reddine karar verildiği, bu karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurduğu, Ankara BAM 3.Hukuk Dairesinin 30/12/2016 tarih 2016/80 esas 2016/77 karar sayılı ilamıyla davacının sadece emekli maaşından haksız kesilen miktarın iadesinin talep edilmesine rağmen HMK 26.maddesi göz ardı edilerek ve talep aşılmak suretiyle karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığından davalının bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü ile hükmün HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davacının davasının reddine ilişkin yeniden hüküm kurulduğu, Yargıtay Hukuk Genel...

      DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; gecekondunun yanması sonucu ev kira elektrik su bulunmadığını, eşiyle beraber mağdur kaldıklarını yiyecek ve içecek bulamadıklarını icra dosyasında bütün maaşına bloke konulduğunu, maaşa konulan blokenin kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 21/01/2020 gün 2019/862 E. 2020/31K sayılı kararla "Davacının davasının kabulüne, emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına " karar verilmiştir....

      Hukuk Dairesi'nin 2015/34078 esas ve 2016/11777 karar sayılı kararına atıfla davacının emekli maaşının 1/4'ünden fazlasının haczedilemeyeceği gerekçesi ile şikayetin kabulüne, davacının emekli maaşının 1/4' den fazla yapılan kesintinin kaldırılmasına, İstanbul 3. İcra Müdürlüğünün 2018/1078 sayılı dosyasında emekli maaşından fazla yapılan kesintilerin davacı tarafa iadesine karar vermiştir. Davalı/ alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; cevap dilekçesinde saydığı nedenlerle birlikte davacının maaşının icra dosyasından gönderilen bir maaş haczi ile kesintiye uğramadığını, SGK'dan gelen cevap ile de bu hususun sabit olduğunu, davacının emekli maaşına blokenin müvekkili banka ile serbest iradesi ile imzalamış olduğu sözleşme gereği verilen muvafakat kapsamında konulduğunu, icra dosyasından kaynaklanan ve şikayete konu olabilecek bir işlem bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında imzalanan 02/03/2010 tarihli Bireysel Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi ve 17/02/2011, 25/03/2011 ve 25/01/2012 tarihli Tüketici Kredisi Sözleşmelerinde rehin, takas, mahsup ve hapis hakkına ilişkin hükümler nazara alındığında, davacının emekli maaşına ve bankadaki alacaklarına banka tarafından bloke konulmasına muvafakat ettiği, borcun ödenmemesi üzerine bankanın, söz konusu hükme dayanarak kesinti ve tahsilat yapmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, taraflar arasında düzenlenen tüketici kredisi sözleşmelerindeki rehin, takas, mahsup ve hapis hakkına ilişkin düzenlemelerin 6502 sayılı Yasa kapsamında haksız şart niteliğinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        KARAR Davacı, emekli maaşını davalı bankadan aldığını,davalı bankadan aldığı işletme kredisinin ödenmemesi nedeniyle hakkında icra takibi yapılmaksızın maaşına bloke konulduğunu bildirerek bloke işleminin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder....

          Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı bankada emekli maaşı hesabı bulunduğu, başka bir bankaya olan kredi kartı borcu nedeniyle hakkında takip yapılarak maaş hesabına bloke konulduğunu, blokenin mahkeme kararıyla kaldırıldığını, bu sürede maaşını çekemediğini ve bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek tazminat talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde tüketici işlemi bulunmayıp, davalının bankacılık işleminden kaynaklanan haksız eylemi ile bankanın özen sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle tazminat talep edildiğinden, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince Üsküdar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,17.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu